Usulca yeşil gözlerini açıp etrafı taradı Harry.
Yanının boş olduğunu gördüğünde yavaşça kalkıp aşağıdaki mutfağa gitti.
Kocasının orda olmadığını görünce bir bardak alıp su doldurdu ve içti.
Yukarı geri çıktığında Louis'nin hiçbir eşyasının orda olmadığını gördü.Bir not falan da yoktu.
Saate baktı,saat sabahın dördüydü.Hızlıca ayağı kalkıp etrafa bakmaya başladı.Kocasını hala bulamıyordu.İşinin çıktığını ve evden bu saatte çıkmak zorunda kaldığını düşünmek istiyordu.
Giyinme odasına girdiğinde Louis'nin eşyalarının ve bavulunun orda olmadığını gördü.
Harry'nin gözlerinden yaşlar akarken telefonuna uzandı.
Harry:Louis nerdesin?
Harry:Louis,eşyaların neden burda değil?
Harry:Mesajlarımı görüyor musun?
Harry:Louis lütfen cevap ver.
Harry:Louis beni bırakıp gitmiş olamazsın değil mi?
Harry:Louis bara mı gittin?
Harry:Arıyorum.
Harry'den 6 cevapsız arama.
Harry:Louis neden açmıyorsun?
Harry:Hayatım bir sorun mu var lütfen cevap ver.
Harry:Louis,korkuyorum.Gerçekten.
Harry:Louis
Hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı Harry.Göz yaşları telefona düşüyordu.
Harry:Louis lütfen beni bırakma
Harry:Yapma lütfen nerfesin
Ekran ıslanırken iyi şeyler düşünemiyordu.Zaten anksiyete hastalığı vardı,kocası ona şaka yapıyorsa bunun bedelini fena ödeyecekti.
Yazıları bozulmaya başlamıştı.
Harry:Louşs şaja mo yapıyorşsub?
Harry:Şaka değil mi?
Harry:Lütfen lütşen şala oksun
"B-baba?"Harry göz yaşlarını silip telefonu yatağa koydu ve arkasına döndü.
"Hayatım?"
Küçük meleği paytak paytak ona doğru yürümeye başladı.
"Baba,Lou babam nevde?"Harry yatağa oturup oğlunu kucağına oturtturdu.
Ona ne söyleyeceğini bilmiyordu.İki yaşındaki bir çocuğa babasının onları bırakıp gittiğini nasıl söyleyecekti ki?Hatta belki de ölmüştü.Ya da kaçırılmıştı,Harry bilmiyordu.
"İş seyahatine çıktı bebeğim."küçük çocuk babasından aldığı mavi gözleriyle ona baktı.
"Neyden bu kadav evkeyn bi şaatte gitti?"
Harry onun kıvırcık saçlarını karıştırdı.
"Öyle olması gerekiyordu."
Harry ve Louis üç sene önce evlenmişlerdi.Bir tane taşıyıcı anne sayesinde de bir yıl sonra oğulları Scorpius Leo dünyaya gelmişti.
Harry ve Louis ona Scorpius ismini vermişlerdi çünkü Harry Potter filminde Harry ile Dracoyu shipliyorlardı ve Draconun oğlunun adı Scorpiustu.Ayrıca Scorpius bir yıldızdı ve akrep anlamı da vardı.
Küçük Scorpius iki babasına da çok benziyordu.Kıvırcıklarını,huylarını ve burnunu Harry babasından alıyorken,mavilerini,kıvırcıklarının rengini ve dudak şeklini Louis babasından almıştı.
Uzunca bir süre sessizce ağladı Harry.Oğlunun onu görmediğini sanıyordu.
"Neyden ağlıyovşun baba?"ellerini babasının yanaklarına getirdi ve yavaşça göz yaşlarını sildi.
Harry acıyla gülümsedi.O gerçekten dünyalara bedeldi.
"Ayağımı çekmeceye çarptım da canım acıdı bir tanem."diyip onun saçlarını koklayıp öptü Harry.
"Hadi uyuyalım,yarın Zayn amcanın kızının doğum günü."
Heycanla ellerini çırptı Scorpius.
"Diana çok güşey bi kış."
Harry gülümsedi.Çocuğunun çapkınlığı kimden aldığı çok belli oluyordu.
"Evet ama onu yarın görebilmen için şimdi uyuman gerek."dedi Harry kucağındaki mükemmellikle ayağı kalkarken.
"Bugün yanında yatabiliv miyim?"
"Gök güyüytüşü çok kovkunç."
Harry başını gülümseyerek sallayıp onu babasının yerine yatırdı.Yanına yatıp yavaşça örtüyü üzerine örttü.
"Şeyi şeviyoyum bayba."
Bu cümle Harry için gerçekten huzurun son noktasıydı.
"Bende seni seviyorum hayatımın anlamı."Oğlunun yanağına bir öpücük bırakarak geri çekildi ve telefonuna baktı.Hala mesaj gelmemişti.
Şaka yapıyorsa eğer yarın ortaya çıkardı.O yüzden çok düşünmeyip uyudu.
<28<28
Selaaaam kötü anlatımımla bir kitaba daha başlamış bulunuyorum.Başta çok üzülseniz de sonra bağımlısı olacağınız ilk Larry ficime hoş geldiniz.Umarım seversiniizz ♡
ŞİMDİ OKUDUĞUN
lost golden ღ larry
Fanfictionlouis birden ortadan kayboluyor. - texting bölümleri olan ama tamamen texting olmayan bir kitap <3 [🏹] 18.06.2020-16.11.2020 ♡ - louis tomlinson x harry styles - - one direction - #10 larry (18.07.2021)