×8×

2K 149 122
                                    

"Shou-kun~çok tatlısın~~"

Sinirle burnumdan soludum. Tamam grubumuzun bir parçası ama bu bana yürüyebileceği anlamına gelmiyordu! Ben kızlara ilgi duymuyordum. Bunu ona binlerce kez söylememe rağmen hâlâ bana yürüyordu.

"Toga bak iyi hoş kızsın ama seni sadece takım arkadaşı olarak görüyorum! Neden bunu  anlamamakta ısrarcısın!!"

"Umurumda değil! Hem sen de şirin olduğunu göremeyecek kadar beyinsizsin! Baka!"

"Benim nerem şirin!! Gözümün biri bembeyaz! Diğeri kırmızı renkte!"

*not: sağ gözü o kaza nedeni ile bembeyaz oldu(kaza dediysem intihar girişimi ama bu yarayı kahramanların yaptığını sanıyor). Sol gözü de eskiden yeşil olan o kısmı artık kırmızı(özgünlüğü yüzünden) aklınız karışmasın diye söylemek istedim *

"Bu seni şirin kılıyor işte~" dedi psikopat gülüşü ile

Ben ona anlatmaktan yoruldum. Ama o yorulmadı. Ne tuhaf..

Dabi'nin iki gün önce tamamen siyaha boyadığı saçlarıma ellerimi daldırdım ve kaşıdım.

Aylardır güneş yüzü görmemiştim ve bu süreçte yapılan tüm operasyonlara katılmamıştım. Belki de abim yine bana bir şey olur korkusu ile beni burda tutuyordu.. Bilemem.. Ama artık özgünlüğümü en iyi şekilde kullanabiliyordum. 

Yani çıkmaya hazırdım. O zaman niye burada bu kız ile tek başıma duruyordum ki?

Bu evde aylarca kaldığım süreç içerisinde dabi ile yakınlaşmıştım.

Hoş çocuktu aslında. Benden büyük olduğu için ona 'dabi-kun' diyordum. Doğru olan da buydu zaten.

Onun hakkında az bir şeyler biliyordum. Bu guruba kendi rızası ile gelmiş. Ve babasından intikam almak istiyormuş.

Ama babası kim bilmiyordum.

Ama öğrenirsem cidden zevkle onun babasına işkence edecektim.

Ben böyle düşünürken takım gelmiş ve yoruldukları için hemen kendilerini kanepelere atmıştı. Üstümdeki bakışları hissettim. Çaktırmadan dabi-kun'a baktım. Evet bana bakıyordu. Gözlerimi abime çevirdim. Ayağa kalktım ve özel bir konu hakkında konuşmamız gerektiğini söyledim.

Abim ile odamıza gittik.

Söze ilk ben başladım

"Abi biliyorsun artık özgünlüğümü en iyi şekilde kullanıyorum. Ve dövüşlerde de ustalaştım.  Artık ben de sizinle operasyonlara katılmak istiyorum!"

"Aslında evet..  hazırsın. Peki sana önce küçük görevler vericem. Küçük dediğime bakma aslında baya zor görevler"

"Cidden mi? Teşekkür ederim abi! SEN BU DÜNYANIN EN İYİ ABİSİSİN!"
Diyerek sarıldım abime.

O da bana geri sarıldı. Ama parmaklarına tabi ki dikkat etti. Toz olup giderdim yoksa.

Kısa bir süre öylece o pozisyonda kaldıktan sonra ayrıldık ve abimin gözlerinin içine baktım.

"Peki görevlerim ne? Ne zaman başlayacağım?"

"UA öğrencilerinin özgünlüklerini  araştıracaksın. Zayıf ve güçlü yanlarını. Anladın mı? Ama bilgi alacağım diye sakın onlarla dostluk kurma. Sonra savaşta 'dostum' dediğin kişiler seni öyle görünce emin ol sana acımayacaklar."

"Anladım! Dostluk yok, bilgi var!"

"Aferim! Şimdi istersen git.. Bu gün sana ilk görevini vericem. Git ve Shoto Todoroki'yi araştır"

"Peki abi! Seni gururlandıracağım! Emin olabilirsin!"

Bunları dedikten sonra yüzümdeki gülümsemem ile hızlıca odadan çıktım ve ilk görevimi yapmak üzere  yola çıktım..

×8×

~VĮŁŁĀÌŇ ĐƏĶŲ~ //DabiDeku//Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin