Kapının dışında ki sesler ile Leander ayağa doğruldu. İçeriye iki tane görevli adam girdi onları tanıyordu. İsim olarak bilmese de onu Doktor Barton'a götürmek için geldiklerini biliyordu. Adamlar ellerinde silahları ile hazır bekliyordular genellikle Leander gitmemek için zorluk çıkartıyor ve küçük bir karmaşa yaşanıyordu. Leander ellerini havaya kaldırıp indirdi. Bu size zorluk çıkartmayacağım anlamına geliyordu. Görevlilerin yüzünde anlık bir sevinç belirdi. Eliyle yolu işaret etti. Leander yavaş adımlarla ilerledi. Adamlar her an bir şey olabilme tedbirine karşı tetikte duruyorlardı ama öyle bir şey olmadı.
Leander adamlarla giderken koridorun her bir yanını dikkatlice gözlüyor nerede hangi odalar olduğunu aklına kazıyordu. Asansöre bindiklerinde binanın kaç kat olduğuna baktı dört tane düğme bulunuyordu. Kendi odasının bulunduğu yer ikinci kattı bildiği üzere üçte de yemekhane ve ayrı bir girişten Doktor Barton'ın revirine geçiş bulunuyordu. Görevli üçüncü katın düğmesine bastı. Burasıyla ilgili daha fazla bilgi edinmeliydi. Asansörün kapısının açılması ile birkaç kişiyi daha gördü, gözü onlardan biraz daha ilerideki küçük hanıma takıldı. Valentina'nın elini tutmuş ilerliyordu. Bu Leander'ın sinirlerini daha da çok bozuyordu o küçük çocuğu kendi işleri için kullanıyor ve kandırıyordu. Etrafına bakınarak yürüyen Mia Leander'in düşüncelerini duymuş olmalıydı. Hızlıca arkasını döndü biraz gerisinde duran Leander'ı görünce Valentina'nın elini bırakıp hızlıca ona koştu. Leander kollarını açtı ve birkaç adım ilerleyerek kendisine doğru koşan küçük meleği kollarının arasına aldı. Valentina, Leander'ın Minerva ile iyi anlaştığını görmüştü bu belki ileride işine yarayacağı bir bilgi olabilirdi. Mia ise kendisi için çok önemliydi küçük olması onun için daha iyiydi böylelikle kendisine zorluk çıkartmıyor ve ondan yararlanabiliyordu.
Mia, Leander'ın kulağına yaklaşarak kısık bir sesle " bu kadını hiç sevmiyorum aklından hiç güzel düşünceler geçmiyor" diye fısıldadı. Leander gülümsedi ona bakarak "kendine dikkat etmelisin sakın ona güvenme seni kandırmasına izin verme tamam mı" diye Mia'yı tembihledi. Küçük kız kafasıyla onu onayladı. Valentina'nın sesi ile Mia Leander'dan ayrıldı. Yanında ki adamlar Leander'a girmesi gereken odayı gösterdiler. İçeriye girdiğinde bir sürü insan vardı. Pamerlerden tüp tüp kan alıyorlardı Leander bu aldıkları kanlar ile onları durdurabilecek bir ilaç yapıyorlar ya da onlar gibi olabilmek için kendi üstlerinde deney yaptıklarını düşünüyordu.
Oda karelemesine büyük bir odaydı duvarları beyaz renkti. Dolaplar, farklı elektronik eşyalar, tıbbi ilaçlar ve araçlar bulunuyordu. Kesici aletler yoktu bunu bilinçli koymadıkları belliydi. Doktor Barton Leander'ı görünce "çabuk geldin biraz gecikirsin diye düşünmüştüm" diyerek gülmüştü. Leander sadece göz devirmekle yetindi. Muayene masasına geçti kollarını sıvadı. Tüpleri koydukları taşıma araçlarına baktı nerdeyse hepsi doluydu. Doktor Barton Leander'dan kan alma işlemlerini yaparken bir yandan da diğer hemşirelere yapmasını istedikleri komutları söylüyordu. Leander çevreye bakındı belki bir ihtimal işine yarayabilecek bir şey görür diye ama burada kesinlikle kesici bir eşya yoktu. Doktor, Leander'ın göz gezdirdiğini fark ettiğinde güldü "hiç vazgeçmeyeceksin değil mi ?" diye sordu. Leander "sen olsan ne yapardın" dedi. "Artık kabullenirdim" durdu son tüpü de aldıktan sonra iğneyi çıkarttı. "Bak burada olanlar doğru olmayabilir ama oluyor ve sen yıllardır buradasın buna alışmış olmalıydın kimse buradan çıkamadı deneyenler oldu ama hepsi başarısız oldu" dedi elindekileri yerleştirmek için uzaklaştı. Geri döndüğünde buz gibi gözlerle karşılaştı Leander çabuk sinirleniyordu yaptıkları onca şeye rağmen hala yüzsüz bir şekilde konuşabilmelerine şaşırıyordu. "Artık pes etmelisin daha fazla zorluk çıkartırsan hayatını da kaybedeceksin şuanda yaşıyor olmanın sebebi Thalia" dedi. "Teşekkür mü etmeliyim" diyerek doktoru itip geçti kapıya yönelmişti ki içeriye yaka paça birisini getirdiler. Bu yüzü önceden görmemişti. Üstünde ise gündelik kıyafetlerden bulunuyordu.
Leander içinden "bir şanssız daha" diye geçirdi. Hemşirelerden birisi hızlıca gelip adama sakinleştirici vermişlerdi. Gitmek için çok çabalamışa benziyordu ter içinde kalmış ve soluk soluğaydı. Yüzünde ise kanayan yaraları vardı adamı hırpalamıştılar. Gözleri yalvarır şekilde bakıyordu. Koluna hemen bilekliklerden takmışlardı. İçeriye Valentina girdi hemen yanında da Mia. Valentina yere çöktürülmüş adamın yanına doğru ilerledi. Adamın başını kendisine bakması için yukarı kaldırdı. "bunu kolay yoldan mı yapalım zor yoldan mı" diye sordu. Leander pür dikkat izliyordu. Adam kafasını salladı " benden ne istediğini bilmiyorum ama hiçbir şekilde sana yardım etmem" dedi. Valentina bilerek o adamı buraya getirmişti böylelikle onlarla iş birliği yapmazlarsa ne olacağını gösterecekti.
Bıkmış şekilde ofladı. "Pekâlâ, ben yinede son defa sorayım diğerlerinin yerlerini söyle" herkes onlara bakıyordu. Leander her şekilde Valentina'nın bunu öğreneceğini biliyordu adamın canını yaksa belki yinede söylemezdi ama diğerlerinin yerlerini düşünmesi bile öğrenmesi için yeterliydi. Bu yüzden Mia'yı buraya getirtmişti. Pamer tekrardan kafasını olumsuz şekilde salladı. "İstersen beni öldür ama yinede söylemeyeceğim" dedi korkuyor olmasına rağmen arkadaşlarının yerini söylemeyecekti onlara ihanet edemezdi. Valentina Mia'yı yanına çağırdı. "Ne yapman gerektiğini biliyorsun" dedi. Mia bunu yapmak istemiyordu hafifçe kafasını salladı kısık bir sesle "istemiyorum" dedi. Valentina "Mia cezalandırılmak istemiyorsun değil mi ?" sesini yükseltmişti. Bu adamın bildiklerini öğrenirse nerdeyse bir grup pameri yakalayabilecekti. Leander Mia'ya baktı onun yüzünde ki çaresizliği gördü elinden bir şey gelmiyordu. Lanetler yağdırıyordu. Küçük bir kız öne doğru bir adım attı adama baktı birkaç saniye duraksadı "söylememesi gerektiğini düşünüyor kendini tekrarlayıp duruyor" dedi. Mia rahatlamıştı karşısında ki düşünmediği için Valentina'ya bir şey diyemiyordu. "Onlar nerede saklanıyor" diye tekrardan sordu. Git gide daha da sinirleniyordu. "Söylemeyeceğim." Valentina korumalardan birisine gelmesi için işaret etti. "Ona yumruk at" dedi. Koruma denileni yaptı adamın yüzüne sert bir yumruk indirdi. Pamer acı içinde inledi zayıf ve cüssesiz biriydi yediği ikinci yumruk ile yana devrildi. "Hayır" diye mırıldandı. Valentina korumaya durması için eliyle işaret etti.
Mia'ya döndü "güçlerini bugün biraz zorlayacaksın düşüncelerine girecek ve yeri öğreneceksin" dedi. Mia bunu sık sık yapmıyordu bir iki kez başarabilmişti bu onu zorluyordu ve şuan da bunu yapmak istemiyordu. Mia "yapmayacağım" dedi. Valentina "yapacaksın yoksa sonuçlarına katlanırsın" diye tehditler yağdırmaya başlamıştı. Mia bir adım geri gitti. Valentina korumadan elektrik şokunu aldı "bu son uyarı" dedi sonra kaldığı yerden devam etti "ımm ya da Minerva'yı çağırmamı istemezsin değil mi senin yüzünden onun zarar görmesine izin vermezsin" dedi gözlerini kıstı çocuğa baktı verdiği cevaba göre hareketleri daha da kötü sonuçlanacaktı. Mia sonunda pes etti.
Adam "yapma" derken Mia çoktan zihnine girmişti. Küçük kızın yüzünden zorlandığı belli oluyordu. Leander bir şey yapmalıydı. Çevresine tekrar bakındı muayene lambasını gördü çevredekilere belli etmeden yavaşça lambanın olduğu yere gitti. Hızlıca lambanın demirini ayaklarından söktü gürültü ile Valentina ve adamları ona döndü. Hızlı davranmalıydı. Valentina adamlarına "onu durdurun" emrini verdi. Onu tanımasa da karşısındakinin ne yapabileceğini tahmin edebiliyordu.
Leander gelen korumanın üstüne önünde ki pansuman arabasını itti. Aldığı darbe ile yere düşen görevli birkaç dakikalığına etkisiz hale gelmişti. Diğer taraftan gelen koruma Leander yaklaşmaktayken başka bir pamer adamın üstüne atladı. Leander böylelikle Mia'ya yetişmek için vakit kazanmıştı. Leander'ın geldiğini gören Valentina olduğu yerden biraz daha uzaklaştı gürültüyü duyan dışarıda ki adamlar içeri girdi. Leander hızlı bir hareket ile yerde çökmüş duran pamerin kafasına sert bir darbe indirdi. Pamerin bilinci kapandı yere yığıldı. Artık Mia bir şey yapamazdı çünkü bakabileceği ya da okuyabileceği bir zihin yoktu üstünden bir yük kalkmışçasına bir oh çekti. Valentina delirmek üzereydi bütün planları bozulmuştu. Leander'ın yüzünde kazanılmışlığın verdiği bir sırıtış yer aldı. Alaycı bir tavırla "tüh bak sen şu işe hemen bayıldı" dedi ellerini havaya kaldırarak, gözlerinde bu durumdan çok zevk aldığı belli oluyordu. Leander Valentina'nın hırladığını duyduğundan emindi. Görevlilere yerde ki adamı almalarını söyledi Leander'a dönüp "bende uyanmasını beklerim o zaman" dedi. Odadan çıkmadan önce olaya karışan diğer pameri almaları içinde adamlarına işaret etti. Sorun çıkartan ya da neden aldıklarını bilmedikleri bazı özelleri ayrı bir bölüme götürüyorlardı.
Onlar için farklı bir yol işledikleri kesindi çünkü giden kişiler bir daha odalarına geri dönemiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Pamer- Uyanış-
FantasyPamerler ya her şeyin çözümü ya da sonu olacaklardı. Her şey yüzyıllar önce dünyaya başka bir gezegenden kaçıp gelen küçük bir grubun insanların arasında yaşaması ile başladı. Kendilerine Pamer ismini vermişlerdi. Bu özel varlıklar zaman geçtikçe g...