Genç kız bu sefer kalablık bir davetin içerisinde gözlerini açtı. İlk önce üzerindeki fazlasıyla dekolteli siyah elbiseye sonra etrafındaki kalabalığa göz gezdirdi.
"Rüyada mıyım?" diye mırıldanırken ellerini kaldıdırıp şöyle bir yokladı. Oje kullanmamasına rağmen parmakları ojeliydi. "Rüyadayım." diyerek başını salladı.
O sırada kalabalığın arasından çıkan genç bir adam gülümseyerek kendisine doğru yaklaşıyorıyordu. "Hayatım, gelsene." diyerek elini omzuna attı. "Misafirlerimiz seni bekliyor. "
Rüyada olduğu için pek şaşırmıyordu. Kim bilir yine kimin karısıydı.
Genç adam kızın kulağına doğru eğilip "Rüyada olduğunu biliyorum."dedi, aynı zamanda ukala bir şekilde sırıtıyordu.
"Ne?" dedi genç kız.
"20 Haziran Cumartesi akşam saat sekizde. Sahilin önündeki beyaz bankta seni bekliyorum."
"Bu gerçek değil. Birazdan uyanacağım."
"Evet." dedi genç adam. "Beyaz tikiyi görünce uyanacaksın. Tarih saat ve mekanı unutma."
Genç kız adamın dediği şeyi aklında tutmaya çalışırken bir yandan da etrafına bakınıyordu.
"Onu arıyorsun değil mi?" dedi adam. "Bak orada." diyerek insanların arasında heybetli duruşu ve karbeyaz tüyleriyle gezinen beyaz tilkiyi gösterdi. Gözleri kehribar rengiydi ve bir değerli taş gibi parlıyordu.
Genç kız tilkiyi görür görmez büyük bir boşluğa düşer gibi oldu. İçi geçti, nefes alış verişi zorlaştı. Düştüğü boşluk nefesi keserken yattığı yerde gözlerini çoktan açıvermişti.
Yanı başında duran postite hemen notunu aldı.
20 haziran cumartesi akşam saat sekiz sahildeki beyaz bank.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Beyaz Tilkiyi Görünce
FantasíaGenç adam kızın kulağına doğru eğilip "Rüyada olduğunu biliyorum."dedi, aynı zamanda ukala bir şekilde sırıtıyordu. "Ne?" dedi genç kız. "20 Haziran Cumartesi akşam saat sekizde. Sahilin önündeki beyaz bankta seni bekliyorum. "