Bölüm 5

115 60 29
                                    

Damien mektubu okuyunca biraz gerilmişti. Marco kavnit tekniği kullanmıştı ve bu teknik için kendi kanını kullanması lazımdı. Damien mektubu okudu ve Marco mektup yazmaya karar verdi. Hızla yattığı yerden kalktı ve koşarak krallığa gitti. Damien şanslıydı çünkü iblis olduğu için ışık hızında bir yere hemen varabiliyordu ama bunu yapınca gücü de çabucak bitiyordu. Hızlıca kiliseyi aradı. Damien bir iblis olabilir ve bu onun tanrının ( hiç yazmak istemiyordum ama kitabın akışını bozamam ) kutsadığı yere giremezdi. Sonunda kiliseyi bulunca hızla oraya ilerledi. Kapının önüne varınca derin bir nefes aldı ve kapıyı açtı. Kapıya dokunduğu eli yanmaya başladı ve elini hemen geri çekti. Kapı açılınca peder arkasını döndü ve gelen kişiye ilk şaşırdı ve saniyeler sonra peder büyük bir gülümsemeyle " Hoş geldin Damien." dedi ve sesinde sevinç vardı. Peder insandı bu yüzden iblisten korkmuyordu. Damien içeri yürürken vücudunun yandığını ve ayaklarının soğuduğunu hissetti. Bir süre sonra afalladı ve peder elindeki hacı bırakıp Damien'a koştu. Ne kadar çabalasa da bir süre sonra tekrardan afalladı ve bu yere düşmesine neden oldu. Peder hızla Damien'ı tuttu. Onun acı çektiği yüzünden okunuyordu. Sağ kolunu omzuna koydu , sol elini Damien'ın alnına koydu. Yanıyordu. Hızlı adımlarla kiliseden çıktı ve peder onu kendi evine götürdü. Yolda giderken herkes onlara bakmıştı. Sonunda pederin evine gelmişlerdi. Hemen elini tokmağa koydu ve çevirdi. Kapıyı açtığı an evin içine fırladı ve Damien'ı yatağa yatırdı. Kimse gelmesin diye de evin kapısını mühürledi (insanlar büyü yapamadığı için sadece mühürleyebiliyorlar.) Damien yavaşça yatakta kıvrandı. Gördüğü şeyler ona korku yaşatıyordu.

Odasındaydı. Yatakta doğruldu ve elini alnına koydu. Kafasını sağ tarafa çevirdi ve gördüğü şeyle dona kaldı. Marco ona bakıyordu ama çok değişmişti. Saçları kar beyazıydı , gözleri buz mavisiydi ve yüzünde hiçbir duygu belirtisi yoktu. Damien gözlerini Marco'ya dikti. O neden böyleydi. Aniden sol tarafından ses geldi " Senin bile anlayamayacağın şeyler vardır Damien." dedi. Sesin geldiği yöne baktı ve karşısında kendisi vardı. Sim siyah saçları , kan kırmızısı gözleri ve boğazındaki siyah şerit. Bir dakika boyundaki siyah şerit mi? "Evet Damien boynumda siyah şerit var." dedi. Ardından adam iç çekti. Aniden adam Damien'ın boğazına yapıştı. Damien ani hareket karşısında tek yapabildiği şey kurtulmaya çalışmaktı. Adam kafasını yaklaştırdı ve gözlerini altında boğulan çocuğa dikti. Damien'ın çırpınmaya devam ederken gözlerini diken adama baktı. Gözlerinin beyaz kısımları yavaş yavaş siyaha bürünüyordu. Damien Korkuyordu. Hayatı boyunca böyle korkmamıştı. " Damien" adam ismi söylerken gülmüştü. " Sakın bu ismi unutma" dedi ve adam Damien'ın kulağına yaklaştı " Yoko " dedikten sonra kafasını kaldırdı ve aniden siyah tozlar içinde kayboldu. Giderken ürkütücü bakışını atmıştı.

Hızla gözlerini açtı. Yattığı yerden doğruldu ve korkarak ona söylenen ismi fısıldadı. " Yoko" . Damien ellerini başının arkasında bileştirdi ve derin derin nefes almaya başladı.

Bu sırada sarayda

Marco yatakta uzanıyordu. Üstünde Damien'ın ona hediye ettiği kıyafetler vardı. O günü düm gibi hatırlıyordu.

Marco sarsılmayla gözlerini açtı. Karşısında Damien gözlerini kısmış bakıyordu. Yüzünde sırıtma vardı. Marco anlamıştı , gene bir şeyler olacaktı. Damien aniden yorganı çekti ve Marco'yu omuzuna aldı. Marco debelenmişti ama bırakmadı. Damien onu banyoya götürdü ve kapıyı sertçe kapattı. Marco anlamsızca etrafa bakıyordu. Bir anda aklına bugünün doğum günü olduğu aklına geldi. Hızlıca duşunu aldı. Duşun tam ortasında kapı yavaşça açıldı. Marco kapı sesi duyunca hemen olduğu yere çöktü. Damien onun için masaya ona aldığı kıyafetleri bıraktı. Tam geri gidecekken Marco'ya baktı. Sırtındaki yara izi her geçen gün daha fazla kanıyordu. Kafasından üzücü düşünceleri çıkardı ve bakmadan kapıyı açtı. Dışarı çıkarken " Masaya senin için kıyafetler koydum." diyip kapıyı kapattı. Marco gittiğinden emin olmak için etrafa bakındı. Derin bir nefes aldı ve duşuna kaldığı yerden devam etti. Damien odanın camına yaslanmış bugünün planını gözden geçiriyordu. Kapının açılma sesiyle arkasını döndü ve Marco'yu gördü. Marco hızlıca Damien'a sarıldı. Kral Harbin ise kapının ordaydı. Damien ellerini Marco'nun omuzuna koydu " Doğum günün kutlu olsun kısa." dedi ve Marco hızla Damien'ın koluna vurdu. Bu görüntüyü gören Harbin ise gülmüştü. Onlar abi kardeştiler.

Marco bu anıları hatırlayınca gözleri sulanmıştı. Damien'ı özlüyordu. Daha fazla kendini tutmadı ve göz yaşlarını serbest bıraktı. Aklında sadece Damien'ın ona söylediği sözler vardı. Harbin bu sırada Marco'yu gözetliyordu. Öfkelenmişti çünkü oğlu İblis olan üvey oğlunu özlüyordu. Buna artık bir dur demesi lazımdı.

Damien sürekli " Yoko" ismini düşünüyordu. Neden bu ona söylenmişti. Neden rüyasında Marco vardı. Bu düşünceler kafasını yerken kapıdan peder girdi. Peder onu 5 gün önce kilisenin yanındaki sokakta bulmuştu. Sakince Damien'a ilerledi. Damien ellerini kafasının arkasına koydu ve düşünmeye başladı. Peder sadece onu izliyordu ve dayanamadı. Eline kağıt ve kalem aldı ardından Damien'a uzattı. Damien kedisine uzatılan kağıt ve kalemi sakınce aldı ama içten içe heyecanlıydı. Sandaleyi çekip otturdu ve ellerini masaya koydu. Hemen kağıdı önüne koydu ve elin kalemi aldı. Hemen yazmaya başladı.

Sevgili Marco

Umarım iyisindir. Biliyorum o evde seni yalnız bırakmamalıydım ama orada kalsaydım daha da kötü şeyler olabilirdi. Kral Harbin'e dikkat et. Eğer saraydan gitmeseydim kesinlikle şuan zindanda acı çekişiyor olurdum. Anneme onu sevdiğimi söyle ve tekrar ediyorum Kral Harbin'den uzak dur.

Sevgilerle Damien Weber

Damien hızla kavnit tekniğini yerine getirdi. Peder ona bir kaç tane teknik öğretmişti. En son son aşamaya geldi ve pencerenin önüne geçti. Hızla sözcükleri fısıldadı " Ast kiranun konao kavnit Marco Spiller." Mektup siyah ateşe dönüştü ve gideceği kişiye doğru yol aldı. Damien mutluydu ama sarayda yaşanan olayları öğrendiği zaman bu kadar mutlu olamazdı.

Selamın aleykum ben Kuro

Bu bölüm çok kısa oldu , biliyorum ama aklıma fikir gelmiyor. Umarım sevmişsinizdir. Sonlara doğru beynim durdu o yüzden coşkuyla yazamadım üzgünüm.

Yorum yazmayı ve oylamayı unutmayın .

Sevgilerle Kurogane Nakamura

İblisHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin