ARTIK BENIMSIN

Gecelerin kızı dolunay

İzmir seviyordum. İzmir benim için özgürlüğe ilk adım demekti. Sabah gizemle buluşup güzel bir kahvaltı yaptık dalıp gitmelerimi anladı ona emreyi anlatamazdim henüz kendim bile kabullenmemisken aklımdan çıkmadığını nasıl söyleyebilirimki. Gizemin

"Bu aksam Benimlesin kuzucuk çok eglenicez seni bizimkilerle tanıştırıcam hepsini çok seveceksin eminim"

diye başlayan uzun konuşmasını dinlemek için kendimi zorladım ama aklım sürekli emredeydi. O çocukta beni çeken bir şeyler vardı. Bu kesin. Tabiki beni sürekli gıcık etmesi ondan etkilenmemi zorlastiran bir unsurdu. Dersler bitince gizemle 2 saat sonra bulusmak icin sozlesip evlerimize ayrıldık. Eve gittiğimde bu sefer daha özenli giyinmeye karar verdim. Siyah dar elbisemi üstüme geçirip saçlarımın doğal dalgalarını masayla duzelttim. Gözlerime koyu bir makyaj yaptığımda hazirdim. Gizem gelip zile bastığında ceketimi giyip hemen aşağı indim. Doğum günü hediyem olan arabama -üvey babanızın zengin olmasi mukemmeldir- atlayıp bulusacagimiz yere doğru gitmeye başladık. Aslında bu özellikle yapılmış bir plan değildi. Okuldan çok yakışıklı bir çocuk evinde parti veriyordu ve bizde dahil tüm okul davetliydi. Kapıda Gizemin arkadaşları bekliyordu gizem neşeli bir şekilde koşup hepsine teker teker sarıldı sonra da beni onlara tanıttı. 4 erkek 2 kızın olduğu bu grubu sevmiştim. Gruptaki çağdaş ve göksu ikizdiler. Atilay ve sevcanda sevgililerdi ve gerçekten çok tatlı bi çift diye geçirdim içimden. Aşkları gözlerinden okunuyordu. Grubun diğer üyesi efe çok sıcak kanlı ve sevecen bir çocuktu. Oldukcada Yakışıklıydi. Kapının önüne gelip daveriyelerimizi gosterdikten sonra içeri girdik. Yüksek sesli müzik sınırsız alkol ve dans eden onlarca insan. İçim kıpır kıpır olmuştu. Gizem beni kolumdan ceke ceke bar kısmına getirdi. Ickilerimizi söyleyip beklemeye başladık. Bu sırada hemen yan tarafımda bir kızla bir erkek öpüsuyor daha doğrusu erkek kızı yiyordu. Bakmamaya çalışarak önüme döndüm. Partinin sahibi serdar esmer uzun boylu kaslı ve okulun en Yakışıklılarindan biri olduğu kesin olan bir çocuktu. Ickilerimizi almış barın önünde dururken gizem bir kaç tanıdıkla selamlasmaya gittiğinde serdar yanıma geldi.

"Merhaba ben serdar sende dolunay olmalısın" dedi kocaman sıcak bir gulumsemeyle.

"Evet memnun oldum  " diyerek karşılık verdim ve bende ona gulumsedim. Serdarla biraz sohbet ettikten sonra alkolunde etkisiyle dans etmeye başladık. Serdar benimle resmen sevişmeye başladığında ona izin verdim. Bugün evden çıkarken kendime bir söz vermiştim doyasıya eğlenecek ve kimseyi umursamayacaktim. İstediğimi yapacaktım. Arkam serdar a dönük bir şekilde dansıma devam ederken serdar da benimle uyumlu hareketlerle dans ediyor ve ellerini vucudumda gezdiriyordu. Lavaboya gidecegimi söyleyip serdardan uzaklastigimda yürümekte zorlaniyordum. Basım feci dönüyordu. Lavaboya girdiğimde emreyle göz göze geldim önce erkekler tuvaletine girdiğimi sanıp utandim daha sonra başımı hafifçe egdigimde sarışın bir kızın emreye oral yaptığını gördüm midemdekileri tutmakta daha fazla zorlandım ve başımdan aşağı kaynar sular indi. Emre şaşkın bir biçimde bana bakıp "dolunay" dediğinde sarışın kız kafasını çevirip bana bakti. "Yine mi bu aptal sarışın" diye homurdanmaktan kendimi alamadım. Kız Beni duymamis olsa gerek sinirden açılmış gözlerini bana dikiş "yine mi sen" diye tisladi. O an tuvaletide baş donmemide her şeyi unutmustum. Her hücrem sinirle titriyordu. Sinirle "Afedersiniz" diyerek çıktım ve Serdarin yanına döndüm. O sinirle serdarin hareketlerine izin vermek bi yana karşılık vermeye başlamıştım. Serdarin eli bacaklarimda dolaşırken eteğim yukarıya doğru Sıyırıyordu ve Birden emrw kolumu çekti. Ve bana

"Napiyosun sen" diye bağırdi. Alkolunde etkisiyle

"Bu seni neden ilgilendiriyor ufaklik" dedim ufaklik kelimesini bastirarak söylemiş ve o sırada pantolonuna bakmistim. Neyi ima ettiğim anlasilmistir umarım diye düşünürken pis bir siritisla ona bakmaya devam ettim. Sinirlendigi gözlerinden okunuyordu ve kolumu daha çok sıkmaya başladı. Canım yanıyordu.

"rahat bırak beni" diye bagirdigimda neyseki müzik fazla yüksekti de emir hariç kimse duymamisti. Tabiki birde serdar... Serdar gelip elini belime sararken.

"Kızı rahat bırak emre gördüğün gibi benimle olmak istiyor" dedi ukala bir tavırla. Açıkçası ben bile gıcık olmuştum bi tavrına. Emre serdar in cenesine sert bir yumruk geçirip kolumdan tutarak beni cekistirmeye başladı. Kapının önüne ciktigimizda direnmekte ısrar ediyordum. Artık sinir olan emir beklemediğim bir anda bacaklarimdan tutup beni sırtına attı.

"Napiyosun sen rahat bırak beni"

diye bağırarak sırtına vururken Emre gulmemek için kendini sıkıyordu. Evin yan tarafında tenha bir yere geldigimizde emre beni yere indirdi sonra duvara yaslayip bir elini omzumun üstüne koyup bana yaklaştı. İtiraz etmek istiyordum ama sesimi kaybetmistim gözlerini gözlerime diktiginde yogun bakislarindan kendimi alamadım. Yavaşça yaklaştiginda artık dudaklarimizin arasında 2 santim bile yoktu. Sonra uzaklasmadan konuşmaya başladı.  Buna konuşmadan çok fisildama denebilir aslında.

"Beni zorlama ufaklik."

Dediğinde kendime geldim ve ellerimi gogsune koyup onu ittim yüzü benimkinden biraz uzaklastiginda bağırmaya başladım.

"Neden zorlamayacakmisimki? Ne yaparsam yaparım bu seni neden alakadar etsin ki? O tuvalette gördüğüm manzaradan sonra sırf dans ediyorum diye bana  kızma hakkını sana kim verdi?"

Diye bagirdim. Sınır gozlerinden okunuyordu. Bi anda arkasını dönüp uzaklaştı. Olayın sokundan çıkmak için bir süre orda dikilmek zorunda kaldım.  Kendime geldiğimde bi sigara yaktım ve gizemi aradım. Gizem geldiginde olanları ona anlatmak zorunda kaldım. Şaşkınlıktan ağzı açık kalmıştı. Laflarimi bitirdigimde.

"Yok ar tık" dedi bende onaylar bicimde kafamı salladım. Tam bu sırada efe çağdaş ve göksu geldi Atilay ve Sevcan nerde diye sordugumuzda Sevcan çok içip her yere kustugu için atilayin onu eve bırakmak zorunda kaldığını öğrendik sonrasında evlere dağıldık. Bu günü unutmayacaktim. Serdar nasildi acaba. Peki ya emre..