-Youngjae bir reklam çekimi yüzünden köpeği Coco'yu arkadaşın Jaebum'a bırakmıştır ama Jae'nin son anda işi çıktığı için köpeklerden korktuğunu bilmesine rağmen Coco'yu sana postalamıştır. -
"*adın* lütfen inan bana önemli bir şey olmasa sana bunu yapmazdım biliyorsun."
Oflayıp sinirle saçlarını karıştırdın. Evinin kapısında elinde beyaz bir köpekle Jae masum bakışlarla sana bakıyordu. Bir ayağını sinirle yere vurdun.
"Jae köpeklerden haz etmediğimi biliyorsun. Ayrıca grubun diğer üyelerine de emanet edebilirsin neden ben?"
Sitemle konuştuğunda, Jaebum derin bir nefes aldı ve seni ikna çabalarına devam etti. Bu sefer bıkkınlık ve hafif sinirle sesini yükselterek konuştuğunda biraz tırsmıştın.
"Olmaz! Jackson Çin'de, Bambam Tayland'ta, Mark hyung şu sıralar depresyonda ve Yugyeom yeni koreografi üzerinde çalışıyor. Jinyoung ise dizi çekimlerinde. Benim de şirkette işim var ve burda seni ikna etmeye çalışarak her saniye daha da geç kalıyorum. *adın* lütfen. Sadece bu seferlik. Hem bak Coco uslu bir köpek sana sorun çıkarmayacaktır ayrıca aşıları da tam."
Jae'nin dedikleriyle kucağındaki köpeğe bir bakış atmıştın. Aslında haklıydı zararsız bir köpeğe benziyordu ayrıca şirindi de.
Jaebum'a geri baktığında sana umut dolu gözleriyle bakıyordu. Pes edip kafanı tamam anlamında salladın. Mutlulukla elindeki Coco'yu ve çantayı sana uzattı. Çantayı elinden alıp Coco'yu içeriye yönlendirdin.
"Çantanın ön gözünde dikkat edilmesi gereken şeyler yazıyor. *adın* teşekkür ederim artık sana yemek borcum var." Hızla dönüp asansöre doğru ilerlerken arkasından bağırdın.
"Biftek istiyorum bu sefer!" Sana arkasını dönmeden el sallayınca kafanı 'olmaz bu çocuktan' anlamında sallayıp içeri girdin.
Salona baktığında Coco'nun lacivert koltuk takımının berjerlerinden birine yayılmış olduğunu gördün. Ona uzak kalan bir yere geçip elindeki çantayı kucağına koymuş ve Jaebum'un dediği "dikkat edilmesi gerekenler" adlı kağıdı arıyordun. En sonunda bulmuş ve katlı kağıdı açıp okumaya başladın.
1- Şekerli şeyler vermeyin.
2-Uyku pozisyonundayken rahatsız etmeyin saldırganlaşabiliyor.
Okuduğunla kafanu kaldırıp Coco'ya baktın. Aslında hiç de saldırgan bir köpeğe benzemiyordu aksine uysal ve uyuşuk bir köpek gibi gözüküyordu. Neyse dedin içinden bunu yazdıysa bir bildiği vardır dedin ve kalan maddeleri okumaya devam ettin.
3-Saat 14.30'da çantanın içinde bulunan vitaminleri mamasının içine katarak verin.
Saate baktığında daha bir buçuk saatten fazla olduğunu gördün ve ne olur ne olmaz diye telefonuna alarm kurup çantanın içindeki vitaminleri orta sehpanın üstüne koydun.
4-Yemeğini yedikten sonra biraz oyun oynayın aksi halde huysuzlanacaktır.
5-Eğer evinize işemesini istemiyorsanız yürüyüşe çıkarmanızı tavsiye ederim. 16.00 sularında özellikle.
...
Sorunsuz bir şekilde dört maddeyi de tamamlamış beşinci madde için Coco'ya tasmasını takmaya çalışıyordun fakat şımarık köpek onunla oyun oynadığını sanıp senden kaçıyordu ve sende elinde tasmayla peşinden koşuyordun. En sonunda durup onun gelmesini beklemeye başladın. En sonunda gelip önünde durduğunda yavaşça eğilip bir elinle kafasını okşamaya başladın ve diğer elinle de tasmasını geçirip derin bir nefes aldın. Bu ufaklık her ne kadar sana zarar vermese de yormuştu.