2 Ay Sonra
Okul da proje ödevi verildi. Sıra arkadaşımızla takım oluyoruz. Benim sıra arkadaşım da bildiğiniz üzere Toprak.
Toprak ile aramızda ödevi nasıl yapacağımızı konuşurken bana "İstersen bize gel , bizde yapalım." Dedi ve ben biraz düşününce hemen "Yanlış anlama zaten evde annem ve kız kardeşim olur.... Neyse söylediğimi duymamış gibi yap." Deyince ben "Yok yanlış anlamadım, olur. Size geleyim. Sana ne zaman uygun?" dedim.O da tebessüm edip gülmeye başladı.
Tabii bunları Barış ve Buse 'ye anlatınca verdiği tepkileri az çok tahmin edebiliyorsunuzdur. Haa bu arada da Barış her şeyi biliyor. Her şeyden kastım ,Toprak olayı.Arada dalga geçse de,anlattığım için pişman değilim. Çünkü burada güvendiğim insanların başında geliyor kendileri.
Söylemeyi unuttum, annem babamın yanına Avusturya'ya gidiyor.Ve tabii ki de babamın haberi yok sürpriz yapacak. 1 – 2 ay kalacağı için beni de götürmek istedi ama ben kalmak istediğimi söyledim. Hem burada çok mutluyum.
Anneannem ve dedem ile annemi havaalanına bıraktık. Annem sımsıkı sarıldım sanki bir daha görüşemeyecekmişiz gibi. Anneannem ağlamaya başladı. Sanki şuana kadar hep annemle yaşamış, ilk defa ayrılıyormuş gibiydi. Çok duygusal , çok. Dedem hemen olaya el attı "Hanım, bak Selin'im üzülüyor sen böyle yapınca." Dedi. Evet annemin adı Selin. Annem de "Hadi siz gidin uçak da birazdan kalkar." Dedi ve bizle vedalaştı.
Eve gelince, babamı arayıp ağzını aradım. Bir şeyleri anlamış mı diye. Ama sanmam çünkü şüpheli bir şeyler hissetmedi Dedektif Defne Hanım.
Defne'nin Annesi (Selin)
Sonunda Avusturya'ya dayım. Beni almaya arkadaşım geldi. Şimdi diğer arkadaşlarımla da buluşup, biraz gezeceğiz. Akşama doğruda canım kocacığım Florian'a sürpriz yapmak için evimize gideceğim.
Viyana'ya gelmişken Defne'nin arkadaşlarına almamı istediği birkaç hediyeyi de alayım.
Çok çabuk hava karardı. Taksideyim ve ellerim alışveriş poşetleri ile dolu. Normalde birkaç parça bir şey alacaktım ama kendimi tutamadım. Çok güzel şeyler aldım, Defne bayılacak.
Saat 20:54 ve evime geldi. Çok özledim kocacığımı. Taksiden indim, araba kapının önünde.Eve gelmiş.Sırt çantamın içinden anahtarlarımı bulup çıkardım.Kapıyı açtım, lambalar kapalıydı.Erkenden uyumuştur diye düşündüm ve yatak odamıza çıktım.Yatak odamızdan sesler geliyordu.Kadın sesleri.
Neye uğradığımı şaşırdım. Yanlış duymuşumdur dedim kendi kendime ve derin bir nefes alarak kapıyı açtım.
Gözlerime inanamadım.Defne'nin öğretmeni ve kocam...
Florian beni görünce hemen yanıma geldi. Ben gördüklerim karşısında çığlığı bastım. Bana bir şeyler söylüyordu ama ben öfkemden hiçbir şey duyamaz olmuştum.
En güvendiğim insan, kocam. Evlendiğim adam bana nasıl yapabilmişti. Hem de kızının öğretmeni ile. Nasıl?? Anlamıyorum. Yüzüne bir tokat bile atamadan ...
Ağlayarak koşarken, elimdeki alışveriş poşetlerini yere fırlattım ve kaçtım, kaçmak istedim. Yüzleşecek cesaretim yoktu.
Peşimden geliyordu , gitmesini söyledim ama hala geliyordu.Hangi yüzle? Bir taksiye atladım ve hemen arkadaşımın evine gittim. Arkadaşım beni sakinleştirdi.Ne yapmak istediğimi , Defne'ye ne diyeceğim, ona nasıl anlatacağım sadece bunları düşünmemi istedi.
Defne o çok üzülecekti. Onu üzmemem gerekiyordu. O yüzden boşanma işini halledip , ona uygun bir dille anlatmam gerekiyordu. Artık büyümüştü. Umarım beni anlar. Onu üzmeyi göze almam, alamam.
5 Gün Sonra
Defne
Bugün Toprakların evine gidiyorum, proje için. Hatta geldim.Konuma göre burası olmalı. Aaa orda pencereden bana el salladı. Bende el sallayıp, evin önüne geldim.
Bana "Bulman zor oldu mu?" diye sorunca ben de "Yok, hemen buldum." Dedim ve içeri girdim. Annesi işteymiş. Evde sadece kız kardeşi vardı. Beni kız kardeşi Ayça ile tanıştırdı. "Selam, ben Ayça. Bugün çok çok özel bir gün...... çünkü abim ilk defa eve arkadaşını getirdi." Dedi gülerek. Oradan Toprak'da onu itekleyip "Rahat bırak da projemizi yapalım.Hem ödevin falan yok mu senin?" deyince Ayça'da "Ben gidiyim o zaman... birazdan gelirim konuşuruz...ablaacımm." Diye bağırarak odasına çıktı.
Toprak da bana "Sana bir şeyler söylerse ciddiye alma, hep böyledir." Dedi. Bende çaktırmadan güldüm. Kıskanmıştım bu özelliğini ... eminim kardeşi ile çok eğlenceli vakit geçiriyordur. Benim de keşke kardeşim olsaydı diye içimden geçirdim.
Proje için biraz çalıştıktan sonra , yemek molası verdik. Toprak bize bir şeyler hazırlarken, Ayça ile ben Toprağın dedikodusunu yaptık. Ayça telefonumu elimden alıp bir şeyler yaptı ve daha sonra telefonu uzatıp "Telefon numaram, bundan sonra sık sık konuşuruz. Hem abim normalde buzdur, buz ama sana karşı pamuk gibi bakıyorum, değiştiğini görmek hoşuma gitti. Hem abimle ilgili tüm dedikoduları beraber yapabiliriz." dedi ve gülmeye başlayınca bende "Tamam o zaman bu da bizim ilk sırrımız olsun." Dedim ve o da kafasını sallamaya başladı.
Bizden 2 yaş küçük. Ama yinede onunla çok iyi anlaşacağımızı düşünüyorum , hem onu çok sevdim.
Biz muhabbet ederken yanımıza Toprak geldi. Bana çikolatalı sütü uzatıp "Okul da durmadan çikolatalı süt içtiğin için sana yaptım." Dedi. Düşünceli aslında.
Ayça'da "Bana?? Bana yapmadın mı? Yazıklar olsun bir de abi olacaksın, yazık yazık." Deyince Toprak'da "Sakin sakin, sen sıcak sevmezsin diye buzdolabına koydum. Alırsın birazdan." Dedi.
Telefonum çalıyordu , arayan anneannemdi . Bana "Kızım eve gelmen lazım ,annen döndü.Senin ile konuşması lazım." .... "Ne çok çabuk gelmiş biraz daha kalır diye düşünmüştüm. Neyse geliyorum. Görüşürüz." Dedim ve telefonu kapatıp ,Toprak'a "Kusura bakma eve gitmem lazım acil bir şey de projeye daha sonra devam etsek." Dedim ve o da "Tabii ki , istersen evine kadar beraber gidelim." Dedi , bende "Olur." Dedim. Hemen evden çıktık.
Yol boyunca ağzımı bıçak açmadı. Neden bilmiyorum ama içime kötü bir his doğmuştu ve bir anda modum düştü. Bir de annem neden erkenden gelmişti ki...
Toprak ile evin önüne gelince "Teşekkür ederim, bugün için de çok sağol." Dedim , o da "Tamam o zaman görüşürüz." Dedi ve el sallayıp gitti. İçeri girdiğimde herkes çok ciddiydi. Bu ciddiyetin nedenini anlayamamıştım.
Annemi görür görmez koşarak sarıldım. Ama yüzü çok ciddi göründüğü için hemen ellerimi çekip koltuğa oturdum ve "Anne, ne oldu?" dedim. Annem birkaç dakika bekledikten sonra "Öncelikle lütfen bana kızma ve soru sorma." Dedi . Derin bir nefes aldı ve bir an da ağzından "Babanla boşandım." Cümlesi çıktı.
Ben bir an da bağırarak "Nee? Anne ağzından çıkanı kulağın duyuyor mu?? Anne neden? Cevap ver anne , cevap ver!" diye bağırmaya başladım.Ağlıyordum, hıçkıra hıçkıra. Canım çok yanmıştı.
Defne'nin Annesi (Selin)
Defne'ye ne diyecektim? Ona doğruları söylersem daha çok üzülecek. Ne diyeceğim diye düşünürken bir anda "Geçinemiyorduk, o yüzden boşanmak istedim." Diye bağırdım ona. Karşımda hıçkırarak ağlamaya başladı. İçim parçalanıyordu...
Bu söylediğim de onu üzmüştüm ama hiç değilse ömrü boyunca babasına nefret dolu bakmayacaktı. İnsanlara güvenini yitirmeyecekti. Her şeyi onun iyiliği için yaptım, her şeyi...
Defne
Hemen odama çıkıp çantama bir şeyler doldurdum ve ağlayarak kapıya yöneldim. Anneannem ile dedeme bakarak "Beni merak etmeyin arkadaşıma gideceğim." Dedim ve çıktım. Kime gideceğimi bilmiyordum, cep telefonumu da Toprakgilde unutmuşum galiba. Üfff deliriceğim şimdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yara Bandı
Teen FictionGeldik benim hikayemin başladığı yere... Hiç bilmediğim bir yerde , hiç bilmediğim dostluklar , hiç tatmadığım acılar ve aşklar ... Eğer benim hayatımı merak ediyorsanız takipte kalın. Okunmayacağını bile bile yazıyorum... Yorumlarınızı bekli...