UMUTSUZ

Kararsızlık

İnci hanımın itirafından saatler geçmiş kendime bir bavul hazırlamak için Onur tarafından evden kovulmuştum şimdi evde aynanın karşısında ne yapmam gerektiğini düşünüyordum Özgür'ün bilmeye hakkı vardı ama annesi söyleme diyorsa yapabileceğim bir şey yoktu resmen iki ucu pis değnek hesabı karaları bağlayıp ne yapmam gerektiğini düşünüyordum bir yandan bir sırt çantasına pijama eşofman ve gündelik giyecek ufak tefek şeyler koyuyordum telefonumun sesiyle elimdekileri bırakıp arayana bile bakmadan cevapladım

"Efendim "

"Efendin miyim gerçekten ?" Tahmin ettiğiniz gibi arayan  Onur du

"İşsiz misin oğlum sen ya ?"

"He ya babam kovdu geçenlerde nerden bildin müneccim Boku mu yedin yoksa sen " allahım neydi günahım benimde Onuru başıma verdin

"Kapatıyorum Onur "

"Nereye kapatıyorsun kızım sen 10 dakikaya oradayız hazır ol ya da olma I'm coming for you" diyerek kendince havalı bir kapanış yaptı eşek herif neyse hızlıca çantamı hazırlayıp küçük çantama da  rimel parfüm şarj aletini falan attım hızla evden çıkıp kapımı kilitledim Cevatgile de merak etmemeleri için mesaj atmam lazımdı  arabada atarım diyerek telefonu da cebime attım

Apartmanın önüne çıktığımda siyah minibüs tipli arabanın içinden bakan
Onur'u gördüm hızlı adımlarla arabaya ilerledim

"Şşt yavru atla bırakalım gideceğin yere " Zeynep kekolara bağlayıp resmen laf atıyordu bu iki gerizekalı birbirlerine ancak bu kadar benzeyebilirdi onlara göz devirip arka kapıyı açıp içeri girdim Özgür tatlı bir gülümsemeyle bana bakıyordu ona bir tebessüm bahşedip yanına geçtim

"Eveet yolculuğumuz an itibariyle başlamış bulunmaktadır Yolculuk esnasında başınıza gelebilecek hiçbir durumdan Onur seyahat sorumlu değildir ona göre götünüzü kollayın " bir pilot edasıyla konuşan Onura Zeynep kahkahalarla gülüyordu aptal çocuk

"Bana bak sen biraz daha saçmalarsan boynunu kırarım senin " Özgür tehdit edercesine konuştuğunda Onur ağzını fermuar yapıp susmuştu Özgür bana dönüp

"Nasılsın evden çıkarken pek iyi görünmüyordun ?"merakla bakan gözlerine bakamadan gözlerimi kaçırdım

"Şey iyiyim bir sorun yok " buna inanmadım dercesine bakarken uzatmayarak kafasını salladı konuyu değiştirerek

"Ne kadar sürer bu yolculuk ?"
Dedim merakla

"Bir bir buçuk saat sürebilir bir sorun mu var" diyen Zeynep'e omuz silkerek

"Beni uzun yollarda araba tutarda ondan sordum "

"Arabaya kusarsan seni aşağı atarım " Onur'a göz devirip cevap verecektim ki Özgür araya girip

"Sen ölmek ve bayılmayı karıştırdın herhalde birinde temelli gidiyorsun " kapalı bir şekilde yapılan tehditi alan Onur hızla

"Defneciğim araba senin köpeğin olsun  sıç arabaya yavrum " Onun bu haline başka zaman olsa kahkahalarla gülerdim ama şimdi kafam İnci hanımın söyledikleri yüzünden allak bullaktı

"Yosun bir sıkıntı olmadığına emin misin güzelim ne geçiyor o aklından ?"
Özgür'e yalan söylemek içimi çok darlasa da hızla toparlanıp

"Gerçekten iyiyim ev dışında kalan biri değilim pek onu yadırgadım herhalde"

"Anladım istediğin an geri dönebiliriz Yosun " anlayışla konuştuğunda ona içten bir tebessüm ettim