Don't Touch Me - Yoonmin

6. Bölüm - Bilmen Gerek

Bir adım, bir hedef.

Çıplak ayaklarımızın dokumasını sağlayacak o son hamleyi yapabilmem için başıyla bana bir kez cesaret verici şekilde onay vermesi yetmişti.

Ayaklarım Jimin'in ayağının etrafında kalmıştı.

////****////

" Sadece al. Belki bir gün, bu boşluğu şahsen doldurmama izin verirsin. Ama o zamana kadar, beni soyut bir şekilde de olsa tuttuğunu bilmek hoşuma gidiyor."

Jimin'e sarılmayı dilediğim gibi tişörtü göğsüme çekerek sıkıca sarıldım.

" Keşke seni öpebilsem..." diye fısıldadı.

Ama belki Erin haklıydı. Belki imkansız değildi. Yarattığım ivmeyi kullanarak, kendimi daha da zorlayarak, bana çok yakın olmasına rağmen, parmaklarımı dudaklarıma kaldırdım, öptüm ve tüy gibi bir dokunuşla dudaklarının üzerine bıraktım.

İç çekerek gözlerini kapadı. Sıcak nefesi parmaklarıma çarptı ve onları aynı derecede hafif şekilde öptü. Yeniden gözlerini açtığında parmaklarımı çektim ve kendi dudaklarıma bastırarak öpücüğünü dudaklarımın üzerine bıraktım.

************************************

" Lanet olsun çok sıcak! "

Jimin kamyonuna yaslanıp oflayıp puflarken terden sırılsıklam hale gelmiş tişörtünü çıkardı. Benimkini yarı yolda çıkarıp belimin etrafına sarmıştım bile. " Haziran sonundayız, daha da sıcak olacak. "

Yüzünü de sildikten sonra tişörtünü kamyonetinin arka tarafına atıp iki şişe su çıkardı. Birini aldıktan sonra kana kana içtim. Jimin bir şekilde çalışmadığımız günlerde koşumuzu bir saat geç yapmaya beni ikna etmişti. Böyle olduğunda koşumuz bittiğinde çoktan hava aydınlanmış oluyordu. Suyumu bitirince başımla sağ taraftaki patikayı işaret ettim.

" Hadi plaja inip ayaklarımızı biraz denize sokalım. " diye önerdim.

Hafta sonlarını paylaşmayı dört gözle bekler olmuştum. İşimiz olmadığı için koşumuzdan sonra saatlerce birlikte takılıyorduk, hatta bazen geceleri de. Çıktığımız hiçbir şekilde teyit edilmemiş olsa da, sanki aramızda sessiz bir anlaşma yapılmış gibiydi. İlerlememiz yavaştı. Birlikte olduğumuzda kendimi bir şekilde dokunmayı başlatabilmek için odaklamaya çalışıyordum. Jimin sabırlıydı ve asla zorlamıyordu, baş edebileceğim kadarını yapabileceğimi anlıyordu, bu da bana cesaret veriyordu.

Jimin de suyunu bitirip beni plaja doğru takip etti. Ayakkabılarımızı çıkarıp dizlerimize kadar suya girdik. Hava sıcak olabilirdi ama su sabahın erken saatinde hala biraz soğuktu. Isınmış tenimize değen soğuk su bizi hem nefes nefese bırakmış, hem de güldürmüştü.

" Soğuk olmasından şikayet etmesen iyi olur Bay Of Koşmak İçin Çok Sıcak. "