6. bölüm

1.5K 82 3
                                    

Barışla kavga edeli 2 gün oluyordu ve bu iki gün boyunca ne onlar bizim yanımıza geldi nede biz onların yanına gittik sadece uzaktan bakismayla yetindik bu  kavga olay bizede dokunmuştu kaç yıldır kavga eden lale ve danla artık kavga etmiyolardi kıyamet kopucakti sanırım okul bitmişti"kızlar hadi gülün artık dünyanın sonu değil ya" dedim lale kendini toparlayip "aynen ya niye bu kadar abartikki" dedi danla ise sadece kafa sallmisti okulun çıkışına doğru gelmiştik karşıya geçtik pardon geçmeye çalıştık bi araba hızlıca gelip laleye carpmasina zamak kalmistiki durdu lale donmustu danla koşarak lale nin yanına gitti ve onu sarsti bende gidip arabaya vurup "çık lan disari" dedim lale kendine gelmişti ve sinir dolu gözlerle araya bakıyordu sürücü koltuğunda Berkan indi onun yanindaki koltuktan barış arka koltuktan ise Cemal lale önce şaşırmışti ama hemen kendini toplayıp Berkanin yanına gitti "noldu şimdi beni oldurmeyimi planliyosun" dedi lale sinirle  Berkan laleye boş boş bakiyordu  lale daha da hırslandi ve Berkanin  göğsüne vurdu "seni aptal ölebilirdim" dedi Berkan lalenin elini tuttu "bunu asla izin vermezdim" dedi lale sanki dünyayla bir baglantilari kalmamış gibi birbirlerine bakiyorlardi sonra bi anda bu romantik ani bozan bir âdet çınar ve koşarak gelip  laleye sarildi lale çınara tepki vermemişti bu arada sinirle kuduran bir adet Berkan vardı bi anda elini cama vurdu cam binlerce parçaya ayrılmıştı Berkanin eli kanlar içindeydi danla çığlık attı ve arkasını dönmüştü danlayi kan tutuyodu Cemal koşarak danlanin yanına gitti ve onla konuşmaya başladı  binada bana baktı gulumsedi bende ona gulumsedim bu Cemal in benden izin isteme yoluydu laleye döndüğümde ise ortada yoktu etra baktığımda ise bana bakan bi barış vardı "lale Berkanin arkasında koştu" dedi ona kafa sallayıp arkami döndüm ve  yürümeye başladım ve kulaklığımi taktım biraz rahatlamaya ihtiyacim vardı  muziklerime girip rasgele bi şarkı açtım

Böyle güzelsin hep böyle kal olurmu
Aklına ne gelirse hep yap olurmu

Bi anda sol tarafimdaki kulaklık alındı  sol tarafima bakınca benle birlikte yürüyen bir barış gördüm
"Kaan Boşnak güzel seçim" dedi hiç bişey demeden  kafa sallayıp şarkıyı mirildandim "niye döndün murati"
Dedim bi anda bunu beklemiyo olucak ki önce şaşırdı sonra konuşmaya başladı "sevmiyorum çocuğu senin yanında dolasmasini senle olmasini" şaşkınlıkla ona baktım beni kiskaniyomuydu banami öyle geliyordu "neden ben" dedim anlamamis gibi bana baktı "etrafında bi sürü kız var hepsi benden güzel taşlar yani ben onların yanında ..." devam edecektim ki barış dibine kadar girip elleriyle dudaklarimi kapatmisti "sen daha doğalsin onlar plastik bebek ve herseyin doğal davranislarin kokun sesin saçın dudaklarin" ve baş parmayla yanaklarımi sevmeye başladı o mavilikler dudaklarima kayiyordu yavaşça dudaklarima eğildi nefeslerimiz bir birine karisiyodu tam Öpücüklken kafamı çektim  ve arama bakmadan koşmaya başladım "şarkilarda buluşuruz" diye bağırdı arkamdan

Berkan Karabulut

Tam 2 gündür lale ile konusmuyoduk ve o çınardenen it lalenin yanından ayrilmiyodu lalenin kokusunu içine cekebiliyodu gülüşünü yakından bakabiliyodu ben ise uzaktan platonik gibi takiliyodum aklima bile gelmezdi bir gun o itin yerinde olmak isteyecegim  sonunda okul bitmişti çocuklarla otoparka gidip arabayi almıştık  ana yola çıkmıştık lale diğer tarafa geçiyordu hemen gazı kökledim ve tam lalenin dibine girince durdum "lan mal napıyosun"  dedi Cemal o arda Nisa araya vurup "çık lan disari" demisti "kızlarla konusmaniz için size bi şans" dedim be arabadan indim lale önce şaşırdı sonra sinirle yanima geldi kokusunu alabiliyodum mimiklerine yakından baka biliyodum bu arada lale bişey diyodu ama ben duymuyorum çünkü kokusu beni sarhoş etmişti bi anda göğsüme vurup "seni aptal ölebilirdim" dedi  onu öldürmek mi sevdiğim kızımı asla elini tuttum ve
"bunu asla izin vermezdim" dedim lale bana bakiyodu ben ona bu mükemmel ani cinar iti bozdu laleye sarildi benim sevdiğim kıza ben ise bişey yapamıyordum  o hırsla elimi cama vurdum can parçalara ayrilmisti ve elim kanıyordu ama hiç bişey umrumda değildi  hızlıca yürümeye başladım burdan biran önce kurtulmak istedim ara sokağı girmiştim burda kimse yoktu boş bi sokakti hemen yere çoktum bi kaç saniye sonra lale yanıma gelmişti  hemen yanıma çöktü ve elimi ellerinin arasını aldı peçete çıkardı ve kanları temizlemeye başladı kokusunu alabiliyordum mimiklerine bakabiloyordum saçları durmadan önüne  geliyordu bundan rahatsız  oluyorsun çünkü yüzünü göremiyordum ellerimi onun ellerinden alıp cebimdeki tokayi çıkardım onun tokasiydi bana nefret ile baktığı gün odadan çıkarken dusurmustu iki gündür bu toka ile avutuyordum kendimi tokayi bilegime geçirip ona yaklastim saçını elimde topladım ve sonrada toka ile bagladim ona baktigimda ise saskinca bana bakiyordu elimi boynuna indirdim ve baş parmağıyla yanağını sevmeye başladım "niye bana bunu yapıyorsun niye" bana baktı o kadar güzel bakıyorduki gözlerinde kaybolmak istedim "ben bişey yapmiyorum" dedi kafasını egerek "Özür dilerim"  kafasını kaldirdim ve diğer elimde yanağını sevmeye başladım "seni aptal ne olduğunu bilmiyorsun ki" dedim gülerek o ise benim gülüşüme bakiyodu ve dudagimi dudağına yaklaştırdim  tepkisini baktım  önce şaşırmışti sonra ise korku dolu gözlerle bana bakıyordu "sen beni sevene kadar sana dokunmicam" dedim ve ona sarıldım 2 gündür hasret kaldığım kokusunu derin derin içime çektim sanırım yüksek oranda sarhoş olmuştum

Cemal can Cansever
Tam 2 gündür danlayi uzaktan izledim gülüşünü mimiklerini o heyecan ile bakan gozlerini kokusunu ozlemistim bazen gözlerimiz kesisiyodu bana kırgın bakıyordu haklıydı o gün ben Cemal can değildim o gün ben ben değildim içimdeki duygu neydi öyle kıskançlıkmiydi neydi hiç bişey bilmiyodum şimdi ise Berkan lalenin elini tutmuş ve ona bişeyler söylüyordu onları takmiyordum çünkü benim odak noktam danlaydi bana hariç her yere bakiyodu bi an Berkan cama vurup kirmisti ve elleri kan olmuştu danla çığlık atmıştı ve arkasını dönmüştü hemen yanına gidip "hey badana boya iyimisin" dedim o ise bana bakmayarak nolur bini burdan götür dedi nisa ya döndüm en iyi kız arkadaşım bana gulumseyidi anlamışım ve damlanin kolunu tutup okulun yakinlarindaki cihan abiye götürdüm cihan abi sokak esnafiydi kendine öyle diyodu bi el arabasi vardı orda köfte ekmek satıyordu etrafinda bi kac tane masa ve tabure vardi bizim çocuklarla kavgaya karistigimizda bizi pansuman yapan tek kişiydi ve sözünü tek dinledigimz kişiydi canımız sıkılsa ilk ona giderdik bizim abimizdi gelmiştik cihan abi beni gorunce gulumsedi "vay yastık senin burda neysin var" dedi damlaya bakıp kas göz yaparak dağlardan haberi vardı bi kaç gün önce buraya gelip her şeyi anlatmisti "ben danla" dedi danla elini uzatarak cihan usta gulumseyip danlanin elini sıktı "demek danla sensin tanıştığıma memnun oldum kizim" dedi danla ise merakla gözlerle bana bakiyodu tam konisucaktiki "usta sen bize iki tane at" dedim hemen danlayi alıp masaya oturttum (buraya ayrıntı vermicem)
"O neydi" dedi danla
"Ney neydi"
"Iste o şey"
"Hangi sey"
"Ya öf Cemal"
"Efendim kuzum" dedim birbirinize bakiyoduk ikimizde susmustuk gözlerimiz konusuyodu bizim soyleyemedigiz binlerce kelimeyi gözlerimiz söylüyordu "neden yaptın neden vurdun" dedi anlatmalimiydim herseyi ona olan duygu mu daha ben yeni kesfetmisken söylemem garip olabilirdi hem ya o beni sevmiyorsa ya benden bu yüzden uzaklasirsa kalbim buna dayanmaz "o çocuğu sevmiyorum sana zarar verir zarar görmeni istemem" dedim bana hala merak ile bakıyordu "neden benim zarar görmemi istemiyosun" dedi sanırım acilen bahane bulmam gerek "nisa nin en yakın kız arkadasim ve sende ona yakınsin sen uzulursen nisa da otomatik olarak üzülür" dedim gözlerini bin anlık hayal kırıklığı görmüştüm tam bişey derken cihan abi gelip köfte ekmeklerimizi ve ayranlarimizi verip gitmişti köfte ekmek yerken hiç konusmamistik sanırım kalbini kirmistim danla ayağı kalkıp "benim gitmem gerek" dedi bende onla birlikte ayağı kalktım "ben bırakıcam seni hem yürümüş olurum" dedim danla ise bana kırgınca bakarak "merak etme kendim giderim" dedi onu ikna etmenin tek yolu sanırım araya nisayi sokmakti "nisa ya söz verdim olmaz küçük hanım"dedim ve elimi omzuna atıp yürümeye başladım yolumuz az kalmisti ne o konuşmuştuk nede ben ve danla hala somurtuyodu "hey biraz gulermisin artık" dedim onu karşıma alıp "merak etme nisa ya belli atmam" dedi heh şimdi iyi bok yedin Cemal dedim içimden ona sarılıp "bu sefer benim kalbim icin" dedim ve o ozledigim kokusunu içime çektim ondan ayrıldım ve anlini optum ve ona baktım saskinca bana bakiyordu ve binada koşmaya başladı "ah hadi ama" dedim kahkaha atarak

Meftun / NisbarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin