Meftun / Nisbar

17. bölüm

Baris murat yağcı

Sen ve ben belkide biz
Çok mu geç kaldık hatalarimizdan geri dönmek için
Çok mu geç kaldık tekrar birbirimize sim sıkı sarilabilmek için
Ey kalbimi notası çok geç olmadan gel yüreğime tekrardan kokun ile sarhoş et beni

Nasıldı herşey nasıl olabilirdi bunca şey bunca yaşanmış olay nasıl bir çırpıda unutula bilirdi nasil beni hiç sevmemiş gibi bakabilirdi gozlerime anlamıyorum. Bana her bakışında ben maffolarken o bana soğuk bakıyordu. Kantinde oturuyorduk öğle arasiydi ayağı kalkıp "ben arka bahcedeyim" dedim ve yürümeye başladım. Ne güzeldi herşey ne kadarda masum safti

Arka bahçeye gidince yere çöktü ve cebimden sigara çıkarıp yaktım derin bir nefes aldım sigaranın ciğerlerimi boka çevirmesine izin verdim. Yanıma birisi oturmuştu ve kokusu... Özlediğim o koku siril siklam aşık oldugum o koku "bende icicem" dedi. Gözlerimi yavaşça açıp ona baktım "bu siktigimin şeyi sana zararlı olduğunu söylemediler mi?" Elimden sigarayı aldı tam ağıza goturcekken elinden aldım "peki ya sana demediler mi" cevap vermedim veremedim Kafasını çevirmiş bana o kadar güzel bakıyordu ki o an aklima bir şiir gelmişti

"Şimdi sen kalkıp gidiyorsun. Git

Gözlerin durur mu onlar da gidiyorlar. Gitsinler.
Oysa ben senin gözlerinsiz edemem bilirsin"

"Cemal Süreya" dedi yutkunarak gözlerinden bir damla yaş akarak hemen elimi kaldırıp sildim yanağını sevmeye başladım oda gözlerini kapattı "kalbim aciyo" dedi belinden tutup kendime çektim kafasını gogusume yasladım ve o çok özlediğim kokusunu içime çektim...

Bilmem kaç dakika geçti biz boyle oturduk ve sanırım nisa'm uyumuştu onu rahatsiz edmeden telefonu çıkardım bizim cemalin açtığı gruba girdim

3 karakterleri boş ama cepleri dolu

Siz: bı yolunu bulun siniftan kızlarla ve nisanin çantasını alın birlikte cıkın ben otoparkta sizi bekliyom

Gotcugumun yastığı: niye lan

Bozuk Çamaşır makinesi: sibep

Siz: okulu asicaz siz de sevgilileriniz ile daha iyi vakit geçirin diye

Bozuk Çamaşır Makinesi: okey

Gotcugumun yastığı: sen cagirisan sevgilim gaca gaca gelerem

Telefonu cebime koyup nisa' m kucağıma aldım çok hafifti. Otaparka doğru yürüyordum ve bianda karşıma Aycan çıktı
"Oooo koskoca BARIŞ MURAT YAĞCI ya bak sen" oğlum lan keşke erkek olsaydin lan sana o kadar güzel fanteziler yapardım ki "siktir git Aycan" dedim Aycan ellerini gogusune koydu "ne buluyorsun bu sürtükten" dedi nisaya igrenerek bakarken picoza bak picoza ay içime Cemo kaçtı sanırım cik lan içimden "sen surtuksen sen nesin lütfen gözümde kendini dahada düşürme" dedim yanından geçerken kolumdan tuttu "neden o" dedi omuz silkip nisanin suratına baktım

"insan severken sebepsiz sevmeli illa bir sebep arıyorsan gözü mimikleri kokusu dudakları gülüşü bakışı duruşu her seyi" dedim Aycan elini çekmişti ona baktım ağlıyordu "ağlama bir kadın ağlamayı haketmez senide seven birisi olucaktir" dedim Aycan gülümseyip gitti ne kadar asalik biriside olsa bir kadin ağlamayı haketmez. Arabaya doğru yürümeye başladım "lan oğlum" diye bağırdı Berkan arkamı döndüm önce kucağımda ki nisaya sonra bana baktı "uyuya kaldı" dedim kafasını salladı ve otaparka gitmeye basladik "danla'm " diye bir ses geldi az ilerideki çocuk grubundan