Meftun / Nisbar

15.bolum

Nisa Bölükbaşı
Kafede gidip gelen müşteriler ile ilgiliniyordum kapıdan annemler girdi ellerinde mısürü poşetler barış ve Cemal can gidip hepsini aldı içeri gittiler bende işime koyuldum biliyorum barış bana ihanet etti ama onu hep yanında istiyorum biliyorum bu pek doğru bişey değil ama istesekte istemesekte yan yana geloyorduk hem belki güzel bir arkadaşlık kurarız

Ne arkadaşlığı kızım o senin sevdiğin adam beh

Dedi her şeyi boka benzeten yazar ne güzeldik biz oysa beraber

"Nisa" dedi arkama döndüğümde barış vardı "annenler bize 15 dakka mola verdi" dedi etrafa baktım Selma garsondu barış önünden çekilip bana yer verdi bende belimdeki şeyi çıkartıp tezgaha koydum uzanıp annemi öptüm tam geri celiyordum "gel kız buraya" dedi lalenin annesi onuda öptüm danlanin annesi kasadan bana kaslarini çatarak bakıyordu "kız çatma kaslarını bak geliyom" dedim ve onuda öptüm arkamda bana gülümseyerek bakan bir barış vardı yanına gittim "nerdeler" dedim barış "depoda yemek yiyolar" dedi depoda mi depo neya depoya geldiğimizde kapı kapandı ve kilit sesi hasss kapıya baktigimda bana sarıtarak bakan bir barış vardı kapıya yaslanmıştı "şey napiyorsun" dedim barış gülüp yanma geldi elini belime sardı hemen onu ittim "sakin ama sakın bana..." dudagima yapismisti istemsizce ona karşılık vermiştim ellerimi yanaklarına koydum oda elini belime koydu nefessiz kalınca ayrıldık "yapma canımı daha çok acitiyosun" dedim gözümden süzülen bir damla yaş ile gozumdeki yaşı sildi "bi kere dinlesen beni" dedi anlini anlima yasladi "dinlersem inanirim" dedim ellerini boynuna koydum tekrardan dudaklarima yapisti bu sefer karşılık vermememistim geri çekildi ondan biraz ayrılıp "yapma" dedim ve arkami dönmüştum "dinle bi kere" dedi Hayır dinleyemezdim dinlersem affederdim abuk subuk bir bahane yi bile affederdim ve kalbim çok yorulmuştu korkuyodum tekrar aynı şeyleri yaşamaktan yere çöktüm ve oturdum barış belime yaslanmisti şuanda sırt sirtaydik "eğer beni dinleyip affetmessen giderim bir daha karşına cikmamaya calisirim" dedi sanırım kurtulusum yoktu "anlat" dedim barış derin bir nefes alarak konuşmaya başladı "okula geldiğiniz gün kantinde olanlar beni çok kizdirmisti bende arka bahçeye gittim o ara Aycan geldi "noldu barış bi kız senin cazibene boyun egmedi diyemi bu sinir" dedi bende kimse benim cazibeme katlanamaz dedim sonra işte iddia ya girdik eğer ben kazanırsam peşimi birakacakti eğer o kazanirsa onla sevgili olcaktim" dedi ve sustu derin bir nefes aldı "bunu senden beklemezdim" dedim barış gülüp "bende kendimden beklemediğim şeyler yaptım aşık oldum" dedi kalbime ağrı girmişti ve gözümden süzülen yaşlar tenimi acitiyordu "ben ilk defa aşık oldum ister inan ister inanma sen yokken benim icin kalp sadece kan pompalayan basit biseydi ama sen geldin anladım ki kalbin tek işi kan pompalak degilmis" oda ağlıyordu bende elimi kalbimin üstüne koydum "kalbim o kadar çok agriyor ki seni affedebilr miyim bilmiyorum belki biz başka dünyaların insaniyizdir" dedim ayağı kalktım oda kalktı  göz yaşlarımi sildim ve gülümsedim "biz belki başka hayatlarda mutlu oluruz başka yollarda başka insanlarla" bu sozler kalbime ok gibi girmişti en son ki kelimeyi kısık söylemiştim barış kafasını eğip "haklısın" dedi ne kadar kolay pes etmiştik sanırım model haklıydı  degmez miydi ? Sevgimiz savaşip direnmeye  değmezmis sevgimiz elimi uzattım "arkadaş olabiliriz" dedim barış kafasını kaldırıp "son biseyden sonra" dedi ve beni kendine çekti dudaklarima yapisti hemen karşılık verdim ellerimi saclarinda gezdiriyordum oda beni havaya kaldırdı bende bacaklarimi beline doladim beni duvara yaslamisti duvar soğuk olduğu için inlemistim barış bunun üzerine dudaklarimdan ayrilip boynumu opmeye başladı küçük inlemer çıkıyordu ağzımdan eğer barışı durdurmassam bu işin sonu hayırlı değildi barışın sacindan çektim kafasini kaldırıp bana bakti bu sefer ben onun boynunu öpmeye başladım bu sefer o inliyordu sonra tekrardan dudaklarini öptüm nefessiz kalinca ayrıldık anlimi anlina yasladim "sadece arkadaş" dedim barış beni indirdi "sadece arkadaş" dedi ve kapıyı acti

Lale Onuk
Nisa ve barış yanimiza geliyordu ama ikisinininde gözleri kızarmış ve yıkılmış bir bina gibilerdi enkaz yanımıza geldiler ikisinin kafasida egikti "hayırdır noldu size" dedi Berkan barış elini cebine koydu "konuştuk" dedi elleri ceplerindeyken "eee sonuc" Nisa başını kaldırdı "arkadaş olmaya karar verdik farklı dünyaların insanı olduğumuzu anladık" dedi Nisa bize  baktı ve gülümsedi ama bu acı dolu bir gulumsemeydi "s2cem ama ha" dedi Berkan elim ile ağzına vurdum barış ayklandi "hadi gidek" dedi ve ilerlemeye başladı Berkan yanagimdan öptü ve barışın peşinden gitti Nisa ya döndüm kafasını egmis ağlıyordu yanına gittim sarildim "az daha dayan eve gidelim" dedim oda kafa salladı danla annemlerden izin almaya gitti bi kaç dakka sonra geldi hadi gidelim

30 dakka sonra
Evime gelmiştik geleorkende bimden bi sürü çikolata almıştık şimdide televizyondan çok güzel hareketler bunlar 2 yi izliyoduk uçumuzun elinde kavonazda cikolata üstümüzde gecelikler ben pembe panter  Nisa avokado danla makyaj malzemeli gecelik vardı hepimiz dizilmistik ama Nisa ağlıyordu "hey niye ağlıyorsun" dedim nisa kasigi agzindan cikartarak "o kız o çocuğu sevmiyo" dedi ben ninsanın bu haline gülerken danla " o çocuk zaten o kızı sevmiyo" dedi Nisa daha çok ağlamaya başladı "niye o kızı kimse sevmiyo"  elimi anlima atıp kahkaha atmaya başladım iyice delirdi bu kız

Danla bilic
"Ans... yeter ama ya bihtim ya bihtim bi kere üstüme düşmeyin beh" diye bağırdım bu sefer nisa üstüme düşmüştü gerçekten bir gün kafayı siyiracaktim "anirma beh" dedi nisa ve kendini diğer tarafa attı "dün gece ne oldu" dedi nisa başını tutarak kikirdadin neler olmamıştı ki

Hulululululu
"Ben mesela ucarim mesela lalele göklere sigamiyorum..." nisayi iteledim "gir kız içeri" dedim balkonda basbas bağıran nisaya "banane ya o levent buraya gelecek" dedi eliyle dudaklarimi kapıti "mebelen değil kavun kavun" lale ile kikirdiyoduk "ştttt karpuzumla konusuyorum" dedi ve bardağı eline aldı bu arada biz  nisayi içeri sokmustuk "fındığim cevizim patatesli böreğim" diyip bardağı elinde sallamaya başladı bi anda lale nisanin kafasına vurdu ve nisa bayıldı  yanıma oturdu "yoruldum lan"  dedi her sene böyle olurdu nisa delilirdi bizde onun başına vurup bayıltirdik sonra kalkinca uyku ilacı verirdik öğlene kadar uyurdu

Hulululululu
"Aynı şeyler oldu" dedim hadi kalkın yemek yiyek ben çok acıktım...

Heh heh napunuzzz pikocular sanırım size lakap bulmaliyim

Neyse hikaye geldi nasıl sizce hikaye