ESARET🔗 (DÜZENLEMEDE)

27. Bölüm

piyANO 🎼

Orman Evi

Yağız ve Hazan arabanın camına  tıkılanmasıyla irkilerek geçmişten çıkar. Camın dışarısındaki yaşlı adam boğuk sesiyle seslenir "Yağız, bey oğlum hoşgeldiniz" der ve tatlı gülümser. Genç adam çarpık gülümseme sergiler ve arabanın kapısını açıp çıkar "Hoşbulduk" der ve etrafına bakınarak sertçe yutkunur. Yaşlı adam endişeyle gözlerini kırpıştırır "Ogün kapıdan ruh gibi çıkmıştın" der ve düşünceli bir ifadeyle sakalını sıvazlayarak ağzından "Eee" nidası çıkar. Çenesiyle genç adamın elini gösterir. Soru sorar gibi kaşları çatılır "Elin de kanıyordu endişelenmiştim" deyince, genç adam hüzünle dudaklarını bükerek "Sorun yok" der ve başını yavaşça sarsarak "İzin verirmisin" der ve arabanın önünden dolanıp genç kadının kapısına gelir. Sıkıntılı bir nefes alır. Parmaklarıyla kapının kolunu kavrayıp açar. Endişeden titreyen kahvelerle karşılaşır. Genç kadın az önceki kafasının içindeki sahnelerin etkisinden çıkamamıştır. Genç adam gözlerini şüpheyle kısarak "İnmeyeceksen" derken, genç kadın ayağının birisini arabanın dışına sarktır.Eliyle yavaşça koltuktan destek alarak kalkar. Dudaklarına sahte gülümseme yerleştirip kendisine bakan yaşlı adama gülümseyerek "Tekrar merhaba" deyince,  yaşlı adam samimi gülümser "Seni de bırakıp gitmişti ya bu deli oğlan" derken, sesi kinayeli çıkar. Genç kadın gergince alt dudağını dişlerinin arasına alıp ısırır "Olmuştu birşeyler işte" derken, sesi titrer. Yaşlı adam alaycı bir ifadeyle başını sallayarak "Evliliklerde olur böyle şeyler" der ve ikaz edercesine tek kaşını kaldırıp "Önemli olan yatağa küs girmemek" der ve iki parmağı iki aşığın arasında mekik dokurken. Yağız 'ın mavileri genç kadının çekingen kahvelerini bulur. Aynı anda yutkunurlar. Yaşlı adam boğazını temizleyerek "Neyse siz içeriye geçin" der ve işaret parmağıyla kapıyı gösterir "Merak etmeyin kapı tamir edildi" deyince, genç adam çekinerek genç kadının beline elini koyar "Hazan hazır değilsen" derken, sesi boğuk çıkar. Genç kadın gergince yanaklarının içini dişleyerek başını sallar "İyiyim tamam" der ve Yağız 'ın endişeli mavilerine bakar "Kaçmak yok!"

Sinan daire

Sinan'ın merakla kaşları çatılır "Kimmiş kız?" der ve merakla gözlerini kırpıştırarak genç kadına bakar "Yani nasıl biriydi?" diye sorar. Nil bıkkınca nefes alır gözlerini yukarıya doğru devirirken ağzından "Ahh" nidası çıkar. İşaret parmağıyla kapıyı göstrir "Yani" der ve dudaklarını bükerek "Aslında pek senin tanıyabileceğin bir kız değil" deyince, genç adam gözlerini şüpheyle kısarak "Sadece soruma cevap ver" der ve gözlerini bayar. Genç kadın yanaklarını şişirip bıkkınca nefesini üfler "Zayıf, mavi gözlü kumral" der ve gözlerini düşünür gibi kısarak "Birde kızın üzerinde erkek v yaka bol bir t-shirt vardı" deyince, genç adam parmaklarıyla kapı kulpunu kavrayıp açar. Nil genç adamın arkasından bağırır "Üzerinde sadece havlu var" der ve gözlerini yukarıya doğru devirir. Genç adam hızlı adımlarla koridordan yürüyüp,köşeyi döner. Asansörün hareket ettiğini görünce "Allah kahretsin" diye tıslar. Hızlı adımlarıyla geriye dairesine doğru yürür. Kapıdan girer girmez salona yönelir. Nil merakla gözlerini kırpıştırır "Ne oldu?" derken, genç adam eline sehbanın üzerindeki cep telefonunu alıp resepsiyonu arar.

◇

Genç adam gergince iki elini birbirine sürterek "Ben şimdi şömineyi yakarım" derken, sesi boğuk çıkar. Genç kadın gergince alt dudağını dişlerinin arasına alıp ısırır başını yavaşça sallar. Endişeli kahveleri salonun etrafında dolanır. Genç adam buruk tebessüm sergileyip Erdal'ın önceden hazırlattığı odun dolu çuvala doğru yürüyüp önüne çöker. Eline bir, bir odun alıp şömineye sırayla dizer. Genç kadın ise çekingen bir eda'yla kanepeye oturur. Gözleri bilinçsizce aşık olduğu genç adama kayar.