Papatya Mezarlığı [ texting ]

🌼09.00🌼

Off!
Şu piyano dersleri iki gündür beni çileden çıkarıyordu. Ve bugün serçe parmağımı incittiğim için azar yemiştim.

Piyanoyu gerçekten çalmak istiyordum. Yani bu tamamen benim irademle olacak bir şeydi lakin iki gündür yapmak zorundaymışım gibi hissettirmişlerdi bana. Sebebini de bugün öğrendim. Haftaya yapılacak olan bir etkinlikte piyano hocam parçayı benim çalmamı istiyordu.
Ben de ona bunu yapacağımı fakat bu konuda beni zorlamamasını söyledim.

Aah, her neyse bugün piyano kursunda akşamlayacaktım anlaşılan. Çalışma odasında epey prova yapmam gerekiyordu.

"Ona çok aldırma Melodi. Sadece Neşe Hoca bu tür etkinlikleri biraz fazla ciddiye alıyor."

Bana bunları söyleyen Talha idi. Aynı sınıftaydık onunla. İki senedir bu kursta olduğundan Neşe Hoca'yı iyi tanıyor olmalıydı.

Onun dediklerine başımı sallamakla yetindim.

Hiçkimse: Bir kez cevap verme yemini falan mı ettin?

13.24

Görüldü

Ona dün yazdığım şeylerden sonra garip hissetmiştim. Aslında o anın atmosferine kapılıp bir anlığına yazdığım şeylerdi. Çünkü o anı paylaşmak bana iyi hissettirmişti. Ve bende bunu kelimelere yansıtmıştım o kadar. Sonra tekrar yazdıklarına cevap verme gereği duymadım.

"Telefonun içinde senin için önemli olan bir şey olmalı."

"Hı?"

"Dalmışsın."

Talha'nın ellerini gözümün önünde sallamasıyla kapattım telefonu.

"Dalmışım bi an." diyerek geçiştirdim.

"Farkettim zaten. Neyse ben de akşamlayacam sanırım. Neşe Hoca bir sürü beste tutuşturdu elime."

"Pekâla, başlayalım o zaman."

...

Parmaklarımız ağrıyana kadar çalışmıştık. Nihayet paydos vakti gelmişti.
Eşyalarımı toplayıp çantama atmakla meşguldüm.
O sırada Talha geldi yanıma.

"Ben çok açım, başka bir planın yoksa yemek yiyelim mi?"

Hmm, aslında ben de açtım ve makarna haricinde bir şeyler yemek fena olmazdı.

"Olur, ben de açım zaten."

"Tamam, yakınlarda güzel bir yer biliyorum oraya gidelim. Sen bahçede bekleyebilirsin ben bestelerin fotokopisini çektirip geliyorum."

Çantamı sırtıma atıp adımlarımı bahçeye çevirdim.

Hiçkimse: Ben de makarnaya dönüşmenden epey korkmuştum. Rahatladım şimdi.

20.15

Ben: Derken?

Hiçkimse: Vaov! Klavyeyi tekrar kullanabilmene sevindim.

Hiçkimse: Diyorum ki karnını iyice doyur.

Hiçkimse: Cevap vermediğine göre yine dalıp kaldın sanırım. Ama dikkat etmelisin yüzme bilmiyorsan okyanuslar tehlikelidir.

Okyanuslar...

Ben: Ama güzeldir de.

Hiçkimse: Güzelsin... Ve ben yüzme biliyorum ama senin okyanusunda henüz yüzemiyorum Melodi. O yüzden kıyılarında olacağım.

Ben: Peki ya okyanusun suları kıyıya vurmazsa?

Hiçkimse: Elbet vuracaktır. Çünkü papatyaları bende, onların suya ihtiyacı var.

20.21

Görüldü