Üstada sorarlar sеvgi mi nеfrеt mi diyе, “nеfrеt” diyе cеvap vеrir vе еklеr; çünkü onun sahtеsi olmaz.
(ノಠ益ಠ)
Onun sevgilisiyle konuşmasını
engellemek için onun yaptığı harekete karşılık verip oyunu bozmamıştım o ise bana kim olduğunu söylemiyordu bir teşekkür niyetinde bari söyleyebilirdi ama hayır Beyefendi gizemli kalmayı tercih ediyordu. Onun yanında olduğum süreçte beynimde ki düşünceleri toplamakta zorluk çekiyordum. Onunla öpüşmek bir mucize bir büyü ve de bir zehir gibi ya da ben öyle hayal etmiştim. Sahi bu yaşadıklarım bir rüya değildi bir hayal de değildi. O da beni öpmek istemişti bu konuda tek bir tereddütüm bile yoktu. Tekrardan arkadaşlarımın sözleri aklıma geldi. hem zengin hem de yakışıklı, güçlü, zeki bir kişiyle öpüştüğüm gerçeği beni daha da heyecanlandırıyordu. Ama ya bu yakışıklı beni kullanacaksa ne beni oyuncağı yapacaksa hayır, hayır! Buna asla izin veremezdim. Park Jimin kendini bu adama oyuncak etmeyecekti. Ne olursa olsun buna asla katlanamazdım."Şey... beni gitmem gerek." diyiverdim hızla.
Yakışıklı adamın gözleri benim içimi delip geçiyordu hala bu bakışlardan sonra sadece ateşler içinde kalan yanaklarım değildi, kalbimde ateşlerin içindeydi.
"Seninle tekrar görüşmek benim için bir zevk olacak Jimin. Tekrar görüşeceğimiz günü iple çekeceğim."
Dedi. Ve seri adımla ile mekandan çıktı ve gözden kayboldu. O çıkınca sahroş eden etkisi de onunla beraber gitmişti biraz daha kendime gelmiştim onun kokusunun eksikliğini ne kadar hissetsem de, o an aklım bir vurgun yaptı bana adını bile bilmediğim kokusuyla sahroş olduğum adamla öpüşmüştüm. Fakat pişman mıydım? Hayır. Tekrar olsa yine cevap verir miydim? Kes Dedi. Ve seri adımla ile mekandan çıktı ve gözden kayboldu. O çıkınca sahroş eden etkisi de onunla beraber gitmişti biraz daha kendime gelmiştim onun kokusunun eksikliğini ne kadar hissetsem de, o an aklım bir vurgun yaptı bana adını bile bilmediğim kokusuyla sahroş etti beni. Ne olursa olsun o dudakları tekrar tatmak isterdim.
O adamı düşünürken Jin'in yanıma geldiğini bile o beni silkelemeye başlayınca anlamıştım. Jin bana gülümsemişti ve elimi tuttup beni bar tarafına doğru sürükledi. Jin beni oturttuğu gibi bana öyle bi bakmıştı ki kimse anlamasa bile ben bu bakışları biliyordum; Sen ne haltlar yedin bakışıydı bu ve fena halde başım dertteydi. O adamla yaşadığım o büyülü andan sonra en sevdiğim Hyungum. Jin Hyung'la kavga etmeyi hiç mi hiç istemiyordum.
"Jimin kaçamazsın bende söyle bakalım az önce olanlarda neydi?"
Dedi Jin ve önüme atıştırmalık bir şeyler koydu."Aç değilim Jin Hyung." Cidden şu an yemek yiyecek halde değildim adamın o lanet etkisinden lanet bir şekilde kurtulamıyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
I don't want to remain your secret
FanfictionOnun o kehribar rengi gözleri kalbimi delip geçiyordu sanki, yanaklarım al al olmuştu fakat yanan tek yer yanaklarım değildi ki, Üniversite bir mezuniyet partisi için tekrar kapılarını açmıştı orada utangac tatlı Park Jimin seksi ve çekici olan Jeon...