(Jungkook ile Jimin'in öpüştüğü günden bir video)
Sen benim en doğru yanlışım. Tövbesi olmayan günahımsın. Uzak duramadığım yasaklım en açık ettiğim saklımsın. Sen başımdan giden aklım severek çektiğim ahımsın.
(◉ω◉)
Oturduğum yerden huysuzca kalktım elimde bulunan kahveyi bir fiskosa koydum. Bu magazin muhabirleri yine tragedya'ya adını yazdırıyorlardı ve bu hiçte güzel bir davranış değildi. Bir kişinin özel hayatına burunlarını sokup duruyor ve herkesi rahatsız ediyorlardı. Cidden bu tür davranışlardan oldum olası nefret etmiştim ve hala daha ediyordum. Şu an magazin muhabirleri kimin hayatına burunlarını sokmaya çalışıyorlar bilmiyordum. Fakat yakında kesin öğrenirdik yine o mübalağa sanatı yaparak dergilerde magazin haberlerinde anlatırlardı."Üf neler oluyor hiçbir halt göremiyorum ya." diye ofladı Jin Hyung. Bu kargaşa nedendi ikimizde bilemiyorduk.
"Bunlar yüzündende uyunmuyir da napalım yani işe devam edeceğiz."
Kıyafetlerimin bulunduğu koliyi açtım."Tamam ama ilk önce benim bir duş almam gerekiyor."
Jin Hyung hemen kafasını tamam anlamında salladı ve dış kapiiya yöneldi. "Tamam, sen duş al bende ne bu kargaşa bir öğreneyim de geleyim.
"Öğrenmesen olmaz dimi Hyung?"
"Asla olmaz Chimmy, meraktan kırk takla atarım vallaha bu yuzdn öğrenmem lazım."
"Of Hyung ya ne meraklısı yani."
"Oflanmaz Hyunga, ayrıca ne yani dedikodu da geride mi kalayım? Asla böyle bir şey olamaz Kim Seok Jin dedikoduyu bilmiyor dedirtmem ben. Ayrıca bir kaç saniye sürer ögremem gittiğimi anlamayacaksın bile Jimin ah."
Diye sırıttı bir şapka aldı ve evden çıktı Jin Hyung ben ise banyoya gittim. Doldurduğum suya baktım gayet iyiydi. Duşun altına girdiğimde omuzlarımı hemencecik gevşemeye başlamıştı. Suyun altındayken gözlerimi kapadım sıcak su bedenimi sararken aklıma o günkü adını söylmeyen yakışıklı gizemli adam geldi. Onu düşündüğüm an başım dönüyor karnım kasılıyordu bedenim daha da sıcaklıyordu. Gözümün onüne gelen o adamı tekrar görmek istiyordum ve ya tekrar onunla karşılaşmayı. Bu çok güzel olmaz mıydı? Kesinlikle olurdu. Vücudumu sabunlamaya başladım.
Ondan oldukça masum bir şey öğrenmek istemiştim o kirazımsı dudaklarında kendi isminin çıkmasını dilemiştim fakat bu gerçekleşmemişti. Onun beni neeen öptüğünü biliyordum takıntılı eski sevgilisi yüzünden ama yalan söylemeyecektim o dudakları tekrar hissetmek istiyordum fazlasıyla.
"Çıkmalı bu adam aklımdan kesinlikle artık çıkmalı. Çıkart şu lanet adamı aklından Park Jimin!" diye sinirle konuştum. Sabunu köpüğünden arındırmak adına suyun altında durdum. Ah, cidden neden hep onu düşünüyordum rüyalarıma bile giriyordu lanet herif! Duşumu hızla aldım ve banyodan çıktım. Saçlarımı biraz kuruladım biraz ıslak bıraktım böyle hoş duruyordu. üstüme küçük işlemeleri olan beyaz bir gömlek ve altına açık mavi yırtık bir pantalon, salkantılı bir küpe ve de bir bilezik taktım aynadan baktığımda hoş görünüyordum. Bu sırada mutfaktan ses geldi tahminen Jin gelmişti ve mutfaktaydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
I don't want to remain your secret
FanfictionOnun o kehribar rengi gözleri kalbimi delip geçiyordu sanki, yanaklarım al al olmuştu fakat yanan tek yer yanaklarım değildi ki, Üniversite bir mezuniyet partisi için tekrar kapılarını açmıştı orada utangac tatlı Park Jimin seksi ve çekici olan Jeon...