~ZİHNİMDEKİ OKYANUS~

⭐✨

İşte, bu da böyle bir aşktı.
Kalbinin üstünde gülüşümü taşıyan adamın gözlerinde alev fırtınaları kopuyor gibiydi. Ben bu alavlerde yanmaya hazırdım. İlk andan itibaren beni içine çeken girdap gözlerdeki yangında yanmaya hazırdım.
Bunun için doğmuştum ben.
Zarar göreceğimi bile bile, yanmak için doğmuştum.
Her uzvumda hissediyordum onu.
Sanki onun kalp atışları beni yaşama bağlıyor, nabzım onun ismini haykırarak atıyordu.
Bana ılıştırdığı suyu getirirken histerik bir gülüş koptu dudaklarımdan.
Bana su getiriyordu.
Ben yangınında ölmek, kül olmak isterken o söndürmek için su getiriyordu.
Yine de uzattığı suyu kana kana içtim. Çünkü içimdeki diğer yangınları söndürmek gerekiyordu.
Onun yarattığı yangının çıtırtı seslerini duymak için diğer yangınları susturmalıydım.
Şu an hayatımın en önemli anı olabilirdi bu. Ama benim istediğim tek şey zihnimin kıvrımlarında bu adamın dans etmesiydi.
Zihnimin duvarlarına çarpsın, çıplak ayaklarla kafamda gezsin istiyordum. Bu tehlikeliydi.
Ona duyduğum koşulsuz aşk kesinlikle artık tehlikeli bir boyuta ulaşmıştı.
Ama durduramıyordum kendimi.
O da yapamıyordu.
Ne kadar denersek deneyelim yine yollarımız birbirine çıkıyordu.
İki yil önce aşka zerre inancı olmayan kıza ne olmuştu? İki yılda bu denli büyük bir değişime nasıl ayak basmıştım ben böyle?
Başımdaki korkunç ağrı dinmiyordu.
Ne yapmalıydım?
Düşünmeyi bırakıp hayatımın iplerini eline verdiğim adamı izledim.
Yanan şömine odayı çok sıcak yaptığından kazağını üstünden bir çırpıda atmıştı.
O sırada gözüme tam kalbinin üstünde yazan şey takıldı.
"Gülüşünün ışığı, aydınlatır karanlıkları."
Burukça gülümsedim.
Nasılda güzel seviyordu beni öyle?
Kalbim duracaktı.
Sessizce mırıldandım.
"Neden ismimi bedenine sen kazıyabiliyorsunda benim aynısını yapmama izin vermiyorsun?"

Alaycı bir gülüş peydah oldu sert yüzünde.
Yavaşça deniz irislerime çevirdi yangın gözlerini.
"Elimden gelse senin canını yakan her şeyi dünyadan silerim. Sen kalkmış güzel narin cildine iğne dokundurtmaktan bahsediyorsun. Komik."
Gülümsedim. Canımı yakacağı için dövme yapmamı istemiyordu.
Başımı usulca koltuğa yaslayıp onun yaptığı gibi sessizce onu seyrettim.