Tıklım tıklım peronda, annem bir şeyler söylesede sesi bize ulaşamadan yok olup gidiyordu. Ama dediklerini tahmin etmek çok da zor değildi.
" Anlaşıldı mı ? " dedi büyük bir ciddiyetle.
Başımı onaylarcasına salladım.
" James, anlaşıldı mı ? " diye sorusunu yineledi. James'i cevap vermesi için dirseğimle hafifçe durttum. O da başıyla annemi onayladı.
Evebeyinlerimize sarılıp, trenede bindik. Ağır sandıkları peşimizden sürükleyerek boş bir kompartıman arıyorduk.
İçinde kızıl saçlı yüzü pencereye dönük bir kızın olduğu kompartımanın kapısını açtım.
" Merhaba, girebilir miyiz ? " dedim nazikçe. Zümrüt yeşili buğulu gözler bana döndü.
" Tabiki " diyerek pencereye geri döndü.
İçeri girip sandıkları yerleştirdik ve ben Lily olduğunu tahmin ettiğim kızın karşısına James de yanıma oturdu.
"Anlatmak ister misin ?" dedim , karşımda somurtan Lily'e . O sırada kompartımanın kapısı açıldı ve siyah saçlı gri gözlü bir çocuk kompartıma girmek için izin istedi. James elindeki kitaba dalmıştı onu duymadı . Lily zaten cevap veremeyecek durumdaydı . Geriye bir tek ben kalıyordum.
" Elbette"
-Sirius
Ve evet James kitap okuyordu. Yazın öylesine ona bir kitap vermiştim ve bakın iş nerelere geldi.
" Teşekkür ederim " dedi ve içeri girdi. Sandığını yerleştirdikten sonra James'in karşısına oturdu.
Bende Lily'e döndüm . Hala somurtuyordu ve gözleri yaşlıydı.
"Anlatmak istemediğine emin misin ?"
" Karışık aile meseleleri ." dedi gözyaşlarının arasından . İçimden Petunia'ya saydırdım .
" Aileler, seçemediğimiz insanların hayatımızda bu denli büyük yer kaplaması, derin yaralar açması ne garip değil mi ?
ama her şeye rağmen seçemediğimiz insanlara ne kadar değer vereceğimize karar vermek bizim elimizde. Bazen birini gerçekten sevmesende, sırf onu sevmek sevmeye çalışmaya alıştığın için rol yaparsın, karşındakinin o rolu senin için oynamayışı belki de bu kadar canınu yakıyor. " dedim.
" Rol falan yapmıyorum, ona gerçekten önem veriyorum. Hakkımda hiç bir şey bilmeden bunları söyleyemezsin" dedi kızgınlıkla.
– Aslında canım hakkında merak ettiğin bir şey varsa, çekinme sor lütfen.
" Eh bu tanıma uyacak birini bulmak zor olmasa gerek " dedi siyah saçlı çocuk sırıtarak.
" Sirius Orion Black " diyerek ekledi.
- Iı şey, ben demiştim.
" Juliet Jean Potter tanımıma uyduğun için üzüldüm. " dedim başımı yanağa eğip.
Elini iki yana açıp güldü.
" Lily ayrıca özür dilerim, patavatsızlık ettim. "
" Adımı söylememiştim " dedi tek kaşını kaldırıp.
-Siktir
" Sandığında yazdığını gördüm" diyerek yalan söyledim. Sandığını görmemiştim ama büyük olasılıkla adı yazılıydı. Yani umarım.
Başını evet anlamında aşağı yukarı salladı.
" Ayrıca özrün kabul edildi. Yardımcı olmaya çalışıyordun." dedi mahcup bir ifadeyle.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İkiz ( James Potter )
FanfictionTam üç yıl geçmiş her şeyin üstünden. Tam üç yıl. Her şey nasılda ilk günkü gibi ama dalga geçercesine. Nasıl kandırmışlar ama bizi "zaman her şeyin ilacı" derken. Safça inanmışız biz de. Acının her an daha da katlanacağından habersiz. Sadece geçsi...