Uçak yolculuğum sona erdi. Norveçin güzel ama soğuk havasıyla vucudum sonunda buluştu. Şimdi sıra bir araba bulup evime gitmeye geldi.
Havaalının çevresinde olan bir Rent a car'a girip birkaç aylığına araba kiraladım. Valizimide arabaya koyup yola koyuldum.
Norveçe ilk kez gelmiştim. Daha önce niye gelmedim acaba çok güzel bir yere benziyor. Yolda durup birşeyler almak için markete uğradım.
Ben : Merhaba hanımefendi.
Kız : Merhaba, burda yenisiniz galiba sizi daha önce görmedim.
Ben : Evet az önce uçaktan inmiştim. Bu arada isminiz neydi?
Kız : Jill ben sizin?
(Uzun zamandır böyle hissetmemiştim. İlk görüşte aşk galiba ama ben nasıl aşık olabilirim. Ya ona zarar verirsem. Ondan uzaklaşmam lazım onu korumak için.)
Alelacele birşey almadan marketten çıktım. Jill arkamdan şaşkın şaşkın bakmasına rağmen. Hey ben kimseyi sevmeyi haketmiyorum.
Arabada gelirken sürekli Jilli düşünüyordum. Bir kaç kelime sohbette birine bu kadar bağlanılır mı. Olmaz ben bir seri katilim ne kadar istemesem de kanımda dolaşan bu dürtüye mani olamazsam onun canını yakabilirim.
En iyisi eve girip biraz dinlenmem olur. Bagajdan valizlerimi alıp eve girdim. Görünüşe bakılırsa epeydir kullanılmıyormuş. Etraf toz içinde bir de kötü bir koku var fare ölmüş galiba. Neyse yukarı çıkıp eşyalarımı yerleştirdim.
Camdan dışarı bakarken buranın ne kadar ıssız olduğunu fark ettim. Tabi doğal olarak ormanın içindeyim. Polisken biriktirdiğim paralarla uzun süre hayatta kalamam. En iyisi burda bir işe girmek.
Şimdi bakalım iş ilanlarına neler varmış. Erkek garson aranıyor. İdeal bir iş geçinmemi sağlar. Kimliğimide rahatça gizleyebilirim. Gidip bir konuşmak lazım.
