chapter: 3

1.1K 160 148
                                    

ධ

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.





"ah... bu çok hoş bir bahçe." dedi taehyung, arkadaki büyük bahçeye bakan balkonun içine adım atarken. bahçe farklı türde çiçek ve bitkiler, gül, lale ve ebegümenin farklı renkleri ile doluydu. bahçenin bir tarafında banklar vardı ve taehyung'un denemek isteyeceği tarzda beyaz metalden bir salıncak.

"orada konuşmak ister misin?" diye sorduğunda omega hiç düşünceden kafasını salladı ve "majestelerini görebildiğim sürece konuştuğumuz her yerin güzel olacağını biliyorum," dedi ve seokjin onu bekletip oturacağı sandalyeyi çekerek oturmasına yardım etti.

taehyung, kralın bu sıcak ve nazik hareketi karşısında utançla kafasını eğdi. yanaklarının bahçedeki çiçeklerin rengine dönmesinden korkuyordu.

"the season çiçekleri güzel, değil mi?" diye konuşmaya başladı seokjin, çay içtikleri balkonun altındaki çiçeklere bakmaya devam ederken. çayını soğutmuş olması pek de umurunda değildi. hava sıcaktı ama ferahlatıcı bir rüzgar çiçeklerin yapraklarını sallıyordu ve bu her ikisi için de oldukça rahatlatıcı bir duyguydu.

"öyleler. ancak, kış aylarındaki çiçekler bana daha güzel ve çekici geliyor," dedi taehyung tıpkı alfa gibi çiçeklere bakarken. bu esnada güçlü bir rüzgar esmiş ve zayıf bir karanhindibanın tüylerini alıp götürmüştü.

"ama kışın sadece birkaç çiçek açar... bunu nasıl söyleyebilirsiniz omega?" seokjin dikkatini önündeki esmer tenli omegaya çevirerek şaşkınlıkla konuşmuştu.

taehyung'un dudakları küçük bir gülümse ile boyandı. bakışlarını krala çevirmeden önce küçük bir sessizlik oldu. seokjin ise kafa karışıklığı içinde omegaya bakıyordu, omeganın yüzündeki gülümse şimdi daha hüzünlü ve üzücü geliyordu ona.

"gün ışığı bitkiler için muhakkak en temel olan şeydir. güneş onların gelişmesi için en büyük sevgiyi verir. ama kış aylarında neredeyse yüzünü hiç göstermiyor, kar ve kuvvetli rüzgâr var... yine de buna rağmen açan çiçekler nasıl güzel olmasın ki?" diye devam etti taehyung.

"öyleyse soğukta yetişen çiçeklerin daha güzel olduğunu düşünmüyor musunuz kralım? onlar size benzersiz gelmiyor mu? daha güçlü ve daha olağanüstü geliyorlar bana," dedi kısa bir ara verip çayını yudumladıktan sonra taehyung.

omegaya bakarken sözlerinin arkasında kralın henüz tam olarak saptayamadığı bir şeyler vardı. hem sormak istiyor hem de omegayı bu kadar erkenden daraltmak istemiyordu.

taehyung ise bir cevap alamadığında kendisine güldü.

"sonuçta bu sizin fikriniz. kralın çiçek tercihini sorgulayamam, günün sonunda hepsi çiçek," dedi taehyung ve bakışlarını uzağa giderken yüzüne asılı kalan bir tebessüm yayıldı.

be kind. ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin