0.6

158 35 29
                                    

Johnny sessizce Minnie'nin uyumasını izliyordu. Uzun süredir yaptığı bir şeydi bu, artık alışkanlık haline gelmişti. Okuldan çıktığı gibi Jisung'un yanına gidiyor ve gücünü, sinirini nasıl kontrol edeceğini öğreniyordu.

Ardından eve gidiyor ve birkaç saat sonra da Minnie'nin açık olan penceresinden onu izliyordu.

Gitmek için arkasını döndüğü sırada karanlıkta gördüğü ucube ile olduğu yerde kalmaya devam etti. Ne olduğunu biraz daha görmek için yakınlaştığı sırada bir kurt adam olduğunu fark etti.

Ancak sıradan değildi. Daha büyük ve daha güçlüydü. Kurt adamların hissiyatı güçlü olduğundan, sürüden birisinin yakında olduğunu hissedebildiğinden o fark etmeden gitmeliydi.

İzlemeye devam ederken gözleri bir çift el tarafından kapanmıştı.

Minnie'nin sesini duymasıyla rahatladı.
"Ne işin var burada? Üstelik saat 1."

Johnny fısıldayarak cevap verdi.
"Sessiz ol Minnie. Ben seni görmek istedim sadece, kötü bir niyetim yoktu."

Minnie derin bir nefes aldı ve onaylarcasına başını salladı.
"Peki her arkadaşını bu saatte ziyaret eder misin?"

Johnny en başta ne diyeceğini bilemedi sonrasında artık itiraf etmesi gerektiğini düşünerek söyledi.
"Arkadaşlarıma gelmem ama sana gelirim çünkü sen sıradan bir arkadaşım değilsin."

Minnie heyecanla itiraf etmesini bekliyordu. Kalbi hızlı atarken derin bir nefes daha aldı.

"Arkadaşım değil de daha çok aşık olduğum birisisin."

"Bu bir çıkma teklifi mi?"

Johnny gülerek konuştu.
"Yani öyle sanırım. Sonuçta sana seni sevdiğimi söyledim."

"O halde ben de itiraf edeyim..."
Minnie biraz duraksadıktan sonra fısıldayarak konuştu.
"Ben de seni seviyorum."

Minnie Johnny'nin dudaklarına yaklaştı ancak içeriden gelen ses ile durdu ve geri çekildi.

Johnny içinden küfrederken saklanmak için çatının yanındaki duvara yaslandı. Şuan aslında onun için çok tehlikeliydi çünkü alfa onu görebilirdi.

Minnie'nin babası odaya girdi ve şaşkınlıkla kızına baktı.
"Hâlâ uyumadın mı sen?"

"Uykum yok o yüzden uyumuyorum."

Babası sert mizacını korurken yeniden konuştu.
"Halan gelecek ancak arabası bozulmuş ve yolda kalmış. Ben onu almaya gidiyorum. Senin güvende olup olmadığına bakmak için gelmiştim."

Minnie heyecanla konuştu.
"Halam mı?! Bana hiç haber vermemişti! Çabuk baba onu al ve gel!"

Babası odadan çıkmadan önce açık olan pencereyi kapattı ve son kez Minnie'ye baktı.

"Annen içeride korkmana gerek yok ayrıca pencereni kapatmazsan üşütürsün."

Minnie babasının odadan çıkışını baktı. Onun odadan çıkmasıyla birlikte penceresini açtı ve fısıldayarak konuştu.
"Johnny, gelebilirsin. Gelen kişi babamdı ama gitti, korkma."

Minnie Johnny'nin nerede olduğuna bakıyordu. En son duvara saklandığını görmüştü ancak yoktu. Sesini yükseltip bağırmasına rağmen o gelmemişti.

 Sesini yükseltip bağırmasına rağmen o gelmemişti

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Okuduğunuz için teşekkürler

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Okuduğunuz için teşekkürler. Sizi seviyorum.🖤

Wolfman ↔ minnie + johnny ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin