Tim helikopterin gidişini izledi bir süre ormanların olduğu alana halatla indiler. Şimdi herkes sorumluluğunun bilincinde hareketler yapmak zorundaydı. Sert bakışlar demir yüzbaşıdayken yüzbaşının bakışları herkeste dolaştı.
"Aşağı inerken önümüze bir patika çıkacak orayı takip edeceğiz. Patikadan sonra 16 kilometre yolumuz kalıyor. Herkes tedbirli bir şekilde inecek ama bir o kadar da hızlı olun anlaşıldı mı!" Hafif yüksek çıkan ses ile herkes hep bir ağızdan
"Anlaşıldı." Demişti. Demir eski günlerdeki gibi değildi. Eskiden daha sert ve emindi göreve çıktığı kimsenin yüzüne bile bakmazdı. Herşeyini kaybetmişliğin hıncı vardı üzerinde ama bu gün anladı ki o hınç yerini sakinliği ve sükünete bıraktı.
Tim tam gitmeye hazırlanırken tekrar demir yüzbaşının sesi duyuldu.
"Son bir şey Avcılar. Emir komuta Karanda." Dediğinde Karan şaşkınlık ile baktı üstüne.
"Bu-" Demir yüzbaşı Karanın konuşmasına izin vermeden elini kaldırdı.
"Albayla ortak kararımızdır." Dediğinde herkesin yüzüne renk gelmişti. Karan ise üstünde taşıdığı gerginlik ve yükü bir yere bırakmıştı sanki. Kuş gibi hafif hissediyordu şimdi kendini.
Rüzgar sevdiği adama baktı buraya gelene kadar ağzını açmayan gözünün değdiğini korkutan su yeşili gözlerin içinde parıltı vardı. Vatan aşkı her şeyin gerisindeydi.
Ve bu ona aşık olmak için bir sebep daha doğururdu.
Patika gittikçe uzuyordu hızlı hareketlerle inselerde nerdeyse yarım saati geçmişti.
Rüzgar önde yürüyen adama baktı. Dün ona söylemekle hata mı etmişti? Bunu düşünmekten hiç bir şey yapamıyordu resmen. Lakin içinde de bir şey bırakmak istememişti. Şu görevden sağ salim dönsünler her şeyi anlatacaktı. Yüzüne konan öpücükleri, saçlarının arasında dolanan parmakları, dalıp gidişini... Her şeyi anlatacaktı.
Karan elini kaldırdığı zaman dikkati oraya kaymıştı. Hemen çömelip etrafı izlemeye başladı tim.
Karan yavaşça öne kayarken tim aralarında boşluk bırakacak şekilde ilerlediler. Bir arada avlanma ihtimalleri yüksekti.
"Kuzgun tepeye çıkıp bak, dikkate et." Aldığı emirle hemen harekete geçti rüzgar sağında kalan dağdan düşen parçaların oluşturduğu daha çıktı. Kara gözleri dürbün sayesinde etrafı incelemeye başlamıştı bile.
"Temiz." Demişti kısaca etrafa biraz daha bakıp aşağı indi dağdan. Su yeşili gözleri olan devin bakışlarını hissediyordu. Inatla ona bakmayıp çalılık alana odaklamaya çalıştı.
"Hızlanıyoruz avcılar." Kulaklıktan kısık ve sinirli ses geldiğinde timdeki herkes diken üstündeydi. Demir ise Karanın astsubaya nasıl baktığını incelemişti. Şüphe tohumların artık onunlaydı...
