SWEET CHİLD O'MİNE~(STONY)

BÖLÜM 14

🎶🎵🎶

Steve gözlerini açtığında yanındaki sıcaklığın kokusu burnunu doldurdu. Kokuyu daha çok alabilmek için burnunu onun saçlarına gömdü. Nasıl bir şampuan kullanıyordu, bunu bilmiyordu ama kokusu çok hoşuna gitmişti. Elini yavaşça onun omzunun üzerinde aşağı yukarı hareket ettirerek okşadı. Verdiği hissi seviyordu. Çapkın Tony Stark'ı kolları arasında tutup, bir de üstüne huzur bulacağını aklından bile geçirmezdi. Şu anda bu anı hiç birşeyin bozmasını istemiyordu. Ama bunu istememek olmasını önleyeceği anlamına da gelmiyordu.

Bakışlarını odanın penceresine çevirince siyah bir karaltı dikkatini çekti. Ne olduğunu görünce bir anlığına ürpermişti. Kız kardeşinin saçını kızıla boyamasına sebep olduğu gün, bahçedeki çalıların arasında saklanırken gördüğü siyah kedi yeşil gözlerini dikmiş pencerenin kenarından onları izliyor, bir yandan da kuyruğunu sallıyordu. Tuhaf hayvan neden böyle bir hareket sergiliyor olabilirdi ki? Hem oraya nereden tırmanmıştı? Ağaçtan mı?

Patisini cama sürten kedi içeriye girmeyi talep ediyordu. Steve kedileri sevmezdi. O daha çok köpek insanıydı. Bir nedeni yoktu ama bu kedi artık ona elle tutulur bir neden vermişti.

Kedi sinirli bir şekilde mırlamaya başlayınca Tony önce kıpırdandı. Daha sonra gözlerini açıp başını kaldırarak "O ses neydi Steve?"dedi.

Steve gözlerini pencereden ayırmadan "Kedi vücuduna kaçmış bir şeytanın sesi."dedi.

Tony onun nereye bakmakta olduğunu merak edip arkasını döndü ve gördüğü şeyle heyecanlanarak ayağa fırladı. "Lokitty!!!"

(İlk bölümde şaka yaptığımı söylemiştim. Şimdi gerçek oldu.😂)

Steve doğrulup ona baktı. Ne demişti o? Kediyi tanıyor muydu? İşte bu büyük bir felaketti.

Tony pencereyi açıp hemen onu kucağına alarak sarıldı. Kedi özlemle mırıldanıp başını onun çenesinin altına sürtüyordu. "Ahh Lokitty... Aylardır seni arıyordum. Seni bulmak için her yere resmini asıp bulana 100 bin dolar vereceğimi yazmıştım. Ama hiç cevap gelmedi. Seni çok özledim sevgili dostum."

Steve "O senin kedin mi?"dedi şaşkınlıkla.

Tony ona bakıp mutlu bir şekilde gülümsedi. "Lokitty'i yanıma ilk aldığımda yavruydu. O zamandan beri yanımda. Ona ben bakıp büyüttüm."

Steve yataktan kalkıp ona yaklaştı. Kedi tehdit edercesine ona bakıp tıslar gibi ses çıkarınca Steve uzaklaşmayı tercih etti. "Bence kedin kudurmuş. Onu ilk gördüğümde de bana böyle tıslar gibi ses çıkarıp elime pençe attı."

Tony onun kulaklarının arkasını okşarken "Yabancıları sevmez. Muhtemelen onu gören bana getirmek için yakalamayı denemiştir ama Lokitty izin vermemiştir."dedi.

Steve'in o anda aklına bir soru geldi. "Peki o zaman neden benim evimin yakınlarındaydı? Senin evin buraya çok uzak."

Tony biraz utandı. Ne diyecekti? Onu gizlice izlemeye gelmişken kedisini elinden kaçırdığını mı? "Şeyyy... Ben bir gün seninle konuşmaya gelmiştim ama kedim köpek sesi ile kucağımdan kaçınca onu kaybettim ve bende onu aradım. Bulamayınca eve döndüm. O zamandan beri gelirim diye buralarda dolanıyormuş."