YENİ KIZ

BÖLÜM 2)

MULTIMEDYADA ASLI NIN KIYAFETLERI VAR. UMARIM BEĞENIRSINIZ.YORUM VE VOTE U UNUTMAYIN.IYI OKUMLAR...

Off bu baş ağrısı ne mk ?? Kahvaltı ?? Eylül ?? Ooof birazdan buraya damlar.

İÇ SES: Eylul su mu da damlasin ??

BEN: Sacmalama iç ses

İÇ SES: Saç malanmaz taranır..

BEN: SES QES hemi de Q ile

      Haa tanıştırayım bu da gerizekalı denince aklımıza ilk gelen şey içimdeki ses. Şeytan falan da diyebiliriz. Pek farketmez bence.

"Aslı. Kanka hazır mısın?"

      Deyip ben daha bir şey söylemeden içeri girdi. Madem girecek niye soruyor derseniz benim canım arkadaşım kapıyı çalmamaya o kadar alışmış ki hocaların odasına da öyle giriyordu. Bir keresinde de hoca buna fena patladı. Atılacaktı. Öyle olunca da konuşarak geldiğini haber veriyor. Eylül'e göre mantıklı.

"Aaa daha hazırlanmadın mı ya?"

"Seninle beraber hazırlanırız diye düşünmüştüm. Amaaa o sen benden önce kalkıp hazırlanmışsın bile. İnsan beni de kaldırır."

Böyle de haklı olunur.

"Sen yola çıkacağın için uyandırmadım. Neyse hadi seçelim."

......

     15 dakikada hazırdık. Hiç bir zaman hazırlanmaya saatler harcamam. Ha bir dee bugün bizim tayfa tamamen izinli. Çok mutluyuz. Valla keşke en son ben gidseydim ya. Düşünsenize 4ü de ayrı ayrı gidiyor dört gün izin! Hayeller hayeller..

"Kanka valla saol. Çok güzel oldum."

"Sayemde."

"Allah'ımm! Neyse tabiki de kıyafetler ve senin seçimin de güzel ama benim harika bi fiziğim varr!!"

İÇ SES: Umarım ders olarak demişsindir. Yoksa aman tanrım!

BEN: He anan.

Kendi içimde yaşadığım bu tartışmaya bir son verip Eylül'e döndüm.

"Hadi gidelim."

"Hadi."

Deyip odadan çıkmıştık ki Emre'yle vedalaşmadığım aklıma geldi. 

"Eylül. Bir dakika beklesene. Ya da sen git ben geliyorum. Olur?"

"Tamam?"

Tık tık tık

     Emre'nin odasının kapısını tıklıyorum ama cevap yok. Nerde ki? Amaan en kötü uyuyordur diye düşünürekten içeri daldım. Ama? Ama bu oda boş? Of Emre of! Aşağı inerken ne olduğunu anlamsınlar diye gülümsedim. Ve arabaya bindim. Yaklaşık yarım saat süren neşeli bir yolculuğun ardından sahil kenarına geldik. Bizim burada takıldığımız bir kafe vardı. Genelde gençlerin takıldığı. Oraya gelmiştik. Gerçekten burayı çok seviyorum. En az yolculuk kadar neşeli geçen bir kahvaltının ardından AVM'ye gittik. 

"Arkadaşlar sinemaya mı gitsek?"

Of Eylül. Sen ve şu sinema sevdan. Bir de romantik seviyor. Allah'ım!

"Olur aşkım."

Enes ve Eylül'ün vıcık vıcık ilişkisi.. kusuyorum.

"Arkadaşlar ben sizin vıcık vıcık ilişkinize daha fazla katlanamayacağım. Lütfen bugünlük yapmayın. Ve de ben romantiğe girmem."

"Ay Aslı ya."

"Ne Eylül? O ne be öyle vıcık vıcık aşk?"

"İyi. Biz sevgilimle romantiğe gireriz. Siz de takılın."

Ben bir şey demeden Ediz atladı.

"Ya hep ya hiç."

"Aynen Ediz ya. Bakın bizi de düşünün. Hadi fantastiğe girelim. Ya da aksiyon. Bilim kurgu falam."

Ediz de bana hak verircesine başını salladı. Tamam ikna ederiz artık.

"Enes abi yapmayın ya. Hem bugün benim son günüm hadi başka bir şeye girelim?"

Bir de yavru köpek bakışı. Tamamdırr.

"Aslı kanka bu sefer yemeyiz. "

"Eneeeeees."

"Hayır."

"İyi. Romantik olsun. Siz bekleyin alıp geliyorum. Sürü gibi gitmeleyim."

"Tamam da sen bu kadar çabuk kabl etmezdin."

"Zorlama istersen Eylül."

"Tamam tamam."

       Onlar arkasını dönünce Ediz bana dönüp gülümsedi. Ve dudaklarını oynatarak 'Sana güveniyorum' dedi. Ben de kafa sallayıp bilet almaya gittim. Onlarda o sırada abur cubur almışlar. Biletlerle olan işim bitince yanlarına gittim. Sonra da gişeye gittik.

"Ebet 4 tane bilim kurgu, buyrun."

Ana sıçtık. Söylemeseydin be tombik.

"Neğğ? Saçmalama ya tekrar bak. Romantik olacak."

"Hayırrr bilim kurgu."

20li yaşlarda gözüken kız bizle konuşurken aynı zamanda Ediz'i kesiyordu. Gerizekalı. Eylül bana dönüp kızgınca baktı.

"Bu kadar çabuk kabul etmenden anlamalıydım. Gıcık."

"Kavganızı sonra yapın. Hadi! Sonsuza kadar sizi bekleyemem."

O bunu söyleyince kahkayı bastım. Kız bana anlamsız bakış atınca daha çok güldüm.

"Komik bir şey mi var!"

"Evet?"

"Ne?"

"Ya ben sen halinden memnunsundur diye düşünüyordum. Hayır arkadaki arkadaşı baya süzdün de. Ay bir de komik olan ne biliyor musun? Çaktırmadığını düşünmen."

"Ne? Gerizekalı bücür. Sen ne dediğinin farkında mısın?"

"Evet ama gerizekalı sensin. Haddini bil! "

"Tek müşteri siz değilsiniz. Hadi, buyrun."

"Yalnız tatlım tek müşteri biziz sanrım?"

Yürü be Ediz. Kız sinirden mosmor olmuştu...