0.2

1.5K 210 223
                                    

Selamlarrrrr

İlk bölümleri biraz daha seri atmaya çalışacağımmmm

Seveceğini düşündüğünüz arkadaşlarınızı etiketlerseniz çok sevinirim. Bolll destek bekliyorummm

İyi okumalar...

"Roseanne, hazırsın değil mi?"

Kapımı açan annem siyah renk elbisesiyle bana bakarken gözlerimi aynadan alarak ona baktım ve gülümsedim. "Hazırım."

"Bak sana ne getirdim?"diyerek odaya girdi ve yanıma yaklaşarak arkama geçti. Bakışlarımız aynadan buluşurken gülümseyerek elindeki kadife kutuya açtı ve içindeki ben pahalıyım diye bağıran, elmaslarla döşenmiş zarif kolyeyi boynuma geçirdi.

Acaba onlardan gizli hamile olduğunu duysa yine de bana böyle davranır mıydı?

Yutkunarak elimi kolyenin taşlarına değdirdim. "Bu çok güzel görünüyor, teşekkür ederim."

Annem ellerini iki yanımdan omzuma koyarak saçlarıma bir öpücük bıraktı ve odadan çıkmak için benden uzaklaştı.

"Aşağıda bekliyoruz seni."

Başımı sallayarak topuklu ayakkabılarım üzerinde ayağa kalktım ve aynadaki yansımamı inceledim. Hamileyken topuklu ayakkabı giymemin tehlikeli olduğunu biliyordum ama giymezsem annemlere söyleyebilecek bir bahanem yoktu.

Gözlerim belirgin olmayan karnıma giderken elimi hafifçe değdirdim. Ne yapacaktım, ne zamana kadar saklayacaktım bilmiyordum. Henüz çok yeniydi ve neyseki kış aylarına giriyorduk. Kışın bol giyinerek 3 ayımı gizleyebilsem bile karnım illaki kendini belli edecekti.

Aklımın bir köşesinden sürekli aldırma isteği geçiyordu ama kendi hatamın cezasını minik bir canlıdan kesmeye gönlüm el vermiyordu. Fazla geç kalmadan bir sonuca varmam ve ona göre bebeği aldırıp aldırmamak gerekiyordu.

Derin bir nefes alarak elimi karnımdan çektim ve dikkatli olmaya dikkat ederek elimle aldığım çantamla odamın dışına doğru yürümeye başladım.

Annem memnuniyetle üzerimdeki beyaz elbiseyi incelerken gülümseyerek yanlarına ulaştım ve birlikte arabaya bindik.

Elbisem özel dikim olarak üzerime tam olacak şekilde dikilmişti ve annem, elbiseyi güzel taşıdığımı yol boyunca söyleyerek öve öve bitirememişti.

Trafik nedeniyle uzun süren yolculuktan sonra bağış gecesinin yapılacağı gösterişli yalıya gelmiştik.

Son model arabalardan çeşit çeşit markaları üzerlerinde taşıyan insanlar inerken o ailelerden birisi de bizdik.

"Roseanne?"

Gözlerimi kırpıştırarak bakışlarımı karşımda oturan anneme çevirdim.

"İyi misin?"

Annem kaşlarını çatarak hafifçe bana eğildiğinde gülümseyerek başımı salladım.

"Dalmışım öyle."

Annem sandalyesini geriye ittirerek ayağa kalktığında gözlerimle onu takip ediyordum.

"Gel benimle, seninle tanıştırmak istediğim birisi var."

Kaşlarım havalandığında sandalyemi hafifçe geriye ittirip bende ayağa kalktım. "Kiminle tanıştırmak istiyorsun?"

Annem ellerini saçlarıma getirip öne gelen saçlarımı omuzlarımdan geriye attı ve böylece boynum daha çok göz önüne çıktı. Tabii birde elmas kolyem...

The Night We Met ❧ RosékookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin