2.Bölüm

7 1 0
                                    

Bir an kanımın çekildiğini hissettim ama sonra bir arkadaşımın bana şaka yaptığını düşünüp kendimi toparladım. O an biri kolunu omzuma attı. Hızla arkamı döndüğümde abim olduğunu anlamanın verdiği ferahlıkla derin bir oh çektim. Abim bende ki tuhaflığı anlamış olmalıkı kaşları çatıldı ve  "Neyin var? " diye sordu. Bende ona elimdeki kağıdı uzatıp "dolabı açtığımda içinden düştü. Sence bizimkiler şaka mı yapıyorlar?" Abime ne olur öyle olsun der gibi yalvaran gözlerle baktım. O da bunu anlamış olacak ki "Sanırım güzelim. Sonuçta senin bu lakabını bilen başkası yok bizden başka. Gel gidip soralım. Kantideler zaten ben de seni oraya götürmeye geldim." dedi. Birlikte kantine gitmeye başladık. Bizimkiler her zaman ki masaya oturduklarını görüp yanlarına gittik. Bizede iki nescafe almışlardı. Ben hemen elimde ki kağıdı masaya koyup" Hanginiz bu şakayı yapıyorsa hemen ortaya çıksın çünkü hiç komik değil. O da değil hiç mi mizah anlayışınız kalmadı be gençler!? "denim ama şöyle bir masaya bakınca herkes şaşırmış ve 'sen ne diyon aq' der gibi bakıyorlardı."Ne yani siz yazmadınız mı?" dedim çaresizce. O sırada telefonuma bildirim sesi geldi.
Bilinmeyen Numara:
Onlar yapmadı yıldız kızı. Ama bence korkmalısın çünkü daha yeni başladım ve daha bir şey yapmadım. Ama 5 dk sonra okulun İnternet sayfasına bak derim :)

Asena:
Kimsin ve benden ne istiyorsun?

Bilinmeyen Numara :
Öğreneceksin güzelim ama zamanı var.

Asena:
Kimsin bilmiyorum ama bana bir şey yapamazsın.

Bilinmeyen Numara :
Bence bir daha düşün.
Ve şimdi bak bakalım okulun İnternet sitesine...

Hemen mesaj uygulamasında çıkıp okulun İnternet sayfasına girdim. Ama girer girmez elim ayağım buz kesti.

Asena Sezgin. Kendisi bu okulda okuyup 10/B sınıfında okumaktadır. Ve bu kızın kendisinin bile bilmediği acıklı bir hikayesi var.
Bı kız şu an ki anne - baba dediği kişilerin üvey evladı. Bu kızın kendi öz ailesi ise ;annesi mezarda babası hapiste çünkü babası uyuşturucu bağımlısı bir ayaş olarak karısını 10 yerinden bıçaklayarak öldürdü hemde ona yemeği tuzlu getirdi diye. Çok üzücü demi. Ama yazık kızın bundan haberi bile yok çünkü bu olay olduğunda Asena 1,5 yaşındaydı. Yazık sana Asenacığım...

Nasıl ya inanamıyorum. Olamaz yalan söylüyor. Okuduklarım karşısında göz yaşlarım benden izinsiz firar etmeye başladı. Masadakiler susmuş ne diyeceklerini şaşırmış vaziyettelerdi nitekim bende öyle. Hemen mesajlara girdim.

Asema:
Yalan söylüyorsun. Ve ben sana bunu yaptıracak hiç bir şey yapmadım. Neden böyle bir yalan söylüyorsun?

Bilinmeyen Numara :
Yalan mı? Güldürme beni Asena.
İstersen sor bakalım anne - baba sandığın kişilere. Onlar seni evlatlık alırken bunu biliyorlardı.

Asena:
Hayır hayır. Sen benim canımı yakmak için yalan söylüyorsun ve o kadar iyi bir yalancısın ki herkesi inandırıyorsun.

Bilinmeyen Numara :
Biliyor musun şu an o kadar acizsin ki haline gülüyorum. Ve emin ol ki ben yalan söylemem. İstersen git annene sor bakalım.

Göz yaşlarına boğulurken oturduğum masadan kalkıp hızla, bana bakan acıyan bakışlarla, okuldan çıktım. Çantamı bile almaya gerek duymadım. Çünkü şu an sadece aklımdaki kuşkuyu dindirmek var ve hemen eve gitmem gerek.
Eve koşarak gittim ve hızla kapıyı çalmaya başladım. Annem kapıyı açtı ve bana endişeli gözlerle bakmaya başladı. Bende eve girip anne ve babama seslendim.
"Anne, bana! İkinizde buraya gelir misiniz?" Hemen gelidiler ve annem "Neyin var, ne oldu kızım kokutmasana!" dedi. Bende uzatmadan direk konuya girdim. "Size tek bir şey soracağım. Benim biyolojik ailem siz misiniz yoksa evlatlık mıyım? Beni 1,5 yaşımda evlatlık mı aldınız?"
Annemler şaşırmıştı ve annemin gözleri dolmuştu. Babam yanıma gelip "kızı.." sözünü kesip " Baba bana evet ya da hayır diyin!"
Babam omuzlarını düşürüp yüzünü yere eğerek "Evet" dedi.

                         İyi Okumalar... 😊

YILDIZLARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin