12. Bölüm: Anahtar Ararken..

48 8 0
                                    

Derinden...
Kapıda kalmak çok da huzur verici bir şey değildi. Ve soğuktan donmak üzereydik. Artık Damla'yı da Rüzgar'ıda boş vermiştik. Sadece bir anahtar istiyorduk. Çünkü ikimizde biliyoruz ki Rüzgar'la Damla çok olgun insanlar. Onlar mutlaka başlarının çaresine bakmışlardır. Fakat dediğim gibi bir anahtara ihtiyacımız vardı. Sonra aklıma bir fikir geldi! Tabi ya nasılda unuturum! Damla'nın şehirdeki en güzel yer olarak bulduğu liseliler sokağı. Orada neredeyse hiç ses yoktur ve kimse kimseye karışmaz. Damla oraya tek başına gider ve sadece oturur. Başkaları sevgilileriyle otururken. Hızla Koray'ı kolundan çekip koşturmaya başladım. Koray arkamdan bişeyler diyordu bağırarak ama onu dinleyecek vaktim yoktu. Daha hızlı koşmaya başladım, başladık. Sokağa geldiğimizde Damla yine her zamanki kaldırımında oturuyordu da o da ne!? Yanında ufak bi çocukla. Acaba o Damla değil miydi? Tek çare bakmaktı. Hızlı adımlarla yürümeye başladım. Ama uzun sürmedi. Bir anda durdum. Koray gelmiyordu. Arkama dönüp baktığımda sokağın başında bekliyordu. Sinirlenmiştim. Neden gelmiyordu ki? "İyi gelmezsen gelme Damla'yı alıp gelicem işim çok uzun sürmez sen olduğun yerden kıpırdama!" Diyerek yoluma devam ettim. Tam Damla'ya yaklaşmıştım ki bir anda ağacın arkasından bir şey beni kolumdan çekmiş ve ağzıma bir bez dayamıştı. Koray'ın seslerini duyuyordum. Fakat daha fazla dayanamadım ve siyah bir görüntü. Gerisini hatırlamıyorum.
Uyandığımda bir arabadaydım. Nereye gidiyoruz dememe fırsat kalmadan şöförün telefonu çaldı. Sessiz kalmayı tercih ettim. Çok hayırsever insanlara benzemiyorlardı. Şöför telefonda "Abi kızı aldık. Biri bizi gördü ama tam yüzümüzü değil. Kızı çektiğimizi gördü. Arkasından bağırdı ve koşturarak geldi. Bizde ensesine silahla vurarak bayılttık. Zaten büyük ihtimalle hafızası kalmamıştır." dedi ve iğrenç bir kahkaha attı. O an bir şok geçirmiştim. Ne yani beni hatırlamamasına mı üzüleyim, yoksa şuan ölüm kalım meselesi içinde olduğuna mı? Sonra konuşmaya karar verdim. "Çocuktan ne istediniz !? Ne yaptı ki o size?! Ayrıca beni niye kaçırıyorsunuz?! Kim istedi?!.." Sorularımı devam ettiremeden öndeki adam "Kes sesini be seninle mi uğraşıcaz aldık gidiyoruz bekle!" Bir iki saniye sustuktan sonra bir emir daha "Bayıltın şunu!" Sonra adamlardan biri ağzıma o bezi dayadı. Kurtulmama imkan yoktu ellerim bağlıydı. Sonra yine siyah bi görüntü gidiyoruz ve evet siyah görüntü tamamen yerleşti artık..
***
İnşallah beğenirsiniz lütfen oy verin iyi okumalar :))

Siyah ve BeyazHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin