Medya:HAZAR
Canım neden bukadar fazla yanıyordu bilmiyorum belkide birinden gerçekleri duymak canımı acıttı. Ağlak sesle ona döndüm.
-peki o kızı o çocuğa nasıl kavuşturabiliriz?
Hazar yeniden derin bir nefes aldı.
-senin nişanlın olması lazım meva mecbur onlarda amcanın kızlarına geçicek bu sayede olur.
Bu nasıl olucaktı peki hiçbir fikrim yoktu. Ardından aklıma gelen fikirle.Hazara döndüm
- BENİMLE EVLENİRMİSİN HAZAR KOÇMAN ??(koyduğum soyismini unuttum bundan sonra koçman jdjdh)
Hazar ağzını açmış mal mal bana bakıyordu.
-Hazar ağa konuşacakmısın artık??
Diye sordum ama ses yoktu. Anında bir delilik geldi aklıma ve adamın dudaklarını öpmeye başladım. İlk başta karşılık alamasamda sonradan belimden tutup kendine daha fazla çekip öpmeye başladı. Nefes nefese kaldığımızda ayrıldık. Anlını anlıma koyduğu an gülmeye başladım . Oda benimle beraber gülüyordu .Ardından konuşmaya başladı.
-seninle evlenirim tabikide ama önce halletmem gereken berdel olayı var benim müstakbel nişanlım.
Diyip bütün gülüşünü önüme serdi.
-acaba babamlar gitmişmidir ki çok uykum geldi ya .
Evet çocuk gibi mızmızım kabul ediyorum.
-onlar bu gece uzun uzun konuşurlar kaç senedir kardeşlerini görmüyorlar, malum sizin olaylar felan uzun sürer. İstersen uyu sen burda.
Başımı onaylarcasına sallayıp pikeyi kaldırıp altına girdim . Ardımdan aynı işlemi Hazar yaptı ve arkasını dönerek uyumaya başladı . Artık gözlerimin dayanmadığını anladığım an kendimi uykunun kollarına teslim ettim..
*********************************
Sabah gülüşme sesleriyle gözlerimi açtım.Resmen ahtapot gibi sarmıştı kollarını bana . Hazarda artık uyanmış olacakki kollarını bir an çekip kızlara döndü.
-Sizin ne işiniz var burda.
Kız gülmekten çatlayacaktı simdi.
-ya abi kahvaltıya çağiracaktim ikinizide bir baktım şarmaş dolaş uyuyorsunuz aynı yatakta .
Peşlerinden bir çocuk daha girdi ve şaşkınca.
-Ne oluyor burda hazar ??
Hazar bıkkınlıkla herşeyi baştan sona anlattığında gülmeye başladılar . Artık utancımdan kırmızıya döndüm.
Ardından çocuk bana dönerek
-yenge utanma utanma en iyisi biz çıkalım kızlar.
Diyip kızları da peşine aldığı gibi çıktılar odadan .Anında hazara dönüp.
-ne sarmışsın sende be adam.
Hazar gülerek
-ne bilim koçman kızı
Ona gülerek karşılık verdim. Yataktan kalkıp valizimide alıp yan odaya geçtim. Ardından banyoya gidip elimi yüzümü yıkadım. valizimden kalın askılı dizimin 3 cm üstünde biten siyah spor elbisemi giydim , altina da siyah spor ayakkabılarımı geçirdim . Saçlarımıda tepeden toplayıp dudak parlatıcımı sürüp aşağı indim. Herkes sofrada otururken son gelmenin utanciyla annemin yanina hemen geçtim. Ardından annem
-sen burdakileri yemessin diye nequik getiriyorlar koca bebek
Dıyip gülmeye başladı . Sofrada herkes şaşkınlık içinde bana bakıyordu . Babam anlamış olucakki bakışları .Hemen konuşmaya başladı.
-meva küçükken , bir arkadaşıyla kahvaltı yaparlarken çocuk kalp krizi geçirdi ve malesef hayatını kaybetti ondan sonra meva kahvaltilari asla sevmez oldu. Sadece nequik yiyor iste onada annesi alıştırdı birdahada bıraktıramadı.
Aklıma o gün tekrar gelmişti atlatamamiştimki o günü herkese afiyet olsun diyip dolu dolu gözlerle üst kattaki odadan arabalarin anahtarıni alıp aşağı tekrar indim ve babama dönüp
-baba ben çıkıyorum gelirim bikaç saate .
Diyip kapıya yönelmiştimki amcamın sesini duydum.
-o kıyafetlerle ve tek başına hiçbir yere gidemezsin .
Amcamın o geri kafasıyla ugraşıcaktim ama şimdi değil cevap bile vermeden kapıdan cıktım . Ardından babamin bağırmasıyla içimin yağları erimişti resmen . Buraların yabancısı olduğumdan navigasyonu ayarlayip gideceğim yeri tarif etmesiyle gidiyordum . O yere geldigimde yanima kulaklığımı alıp uçurumun kenarına geçip son ses şarkı açtım kulaklarımı dolduran o şarkıyla resmen gözyaşlarıma mani olamıyordum. O arkadaşımın çırpınışı geliyordu . Ogünden sonra arkadaş yapmamıştimki ya benden yardım isterde , ya tekrar yardım edemezsem diye düşünür dururdum. Ahmetle kahkaha atıp kahvaltı yapıyordum en sevdiğim öğün kahvaltıydı . Ahmetin bir an kahkahasi durdu çırpınışları geldi kahkahası yerine. Kimse kurtaramamıstı Ahmeti ben bile o küçük bedeni ýildı yere , annesinin çırpınışları hala aklımda. Tek başıma ilk 16 yaşımda gitmistim annesinin yanina.Bana bir resim ve not kağıdı vermişti . Bunları sana yapmış küçük bedenindeki aşka bak resmetmiş onu diyip saatlerce birbirimize sarılıp ağlamıstık. En son boynumdan hic cikarmadigim o kolyenin icindeki notu ve resmi tekrar acip baktim optum kokladim sarildim . O cümleleri tekrar okudum.
-SENİ SEVİYORUM MEVAAAAAAA
BÜYÜYÜNCE BENİMLE EVLENİRMİSİN. KİMSEYİ BENDEN FAZLA SEVME OLURMU .
Kalp çizmiş ve oklar gösterip baş harflerimizi yazmıştı .Neden erken gittin be Ahmet canımı neden bukadar fazla yaktın . Çık gel artık canım yaniyor be Ahmet ölüyorum aralarında görmüyorlar , senden sonra hiç gülmedi içim dışımdan güldüm hep. Sen varken içim dışım gülüyordu ahmet . Kolyenin diger tarafinda ahmetle yanyana çekilmiş fotoğrafim vardı.Ordaki hiç büyümeyen çocuğa baktım ve dayanamayıp hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladım. Okadar çok ağlıyordumki kimse beni susturamazdı . Saatlerce ağlıyordum dinmiyordu canımın yangınlığı .Bende onu seviyordum yüreğim hala ondaydı . Bir anda gözlerimi semaya cevirip bağırmaya başladım . ALLAH'IM KİMSEYE KALDIRAMAYACAĞINDAN FAZLA YÜK YÜKLEMESSİN AMA BEN BUNU KALDIRAMIYORUM BEN ÇOK YORULDUM, BEN BİTTİM , BEN TÜKENDİM , CANIM KAVRULUP KÜLE DÖNDÜ ARTIK.
Dıye bağıra bağıra ağlıyodum . Gözlerimi kapatıp ağlıyordum artık sessiz sessiz . Kaç saat geçmişti bilmiyordum elime aldigimda telefonumu saatin 8 oldugunu gördüm. Babamin annemin ve bir numaranin defalarca aradığını yeni gördüm hizlica anneme aradım çalmadan açmıstı resmen telefonu.
-meva nerdesin sen Allah aşkina 9 dan beri çocuk
-geliyorum anne eve simdi
Diyip hızla telefonu kapatıp eve sürdüm 45 dakikalık yolun ardından konaktan içeri girdiğimde. Masada oturmuş bütün gözlerin bana dönmesini beklemiyordum. Babam halimden anlamış olacaktı ki sabah açtığı olayın etkisiydi bu .hatasını anlamıştı gozlerinden anlamıştım o pişmanlığını. Babam ardindan sadece tek düze tonda hazarla 1 ay sonra evleniyorsun , şimdi istersen odana çıkabilirsin .
Dediği gibi hızla odama çıktım ardından kendimi soğuk duşun altina attım burda bile canim yaniyodu aglayislarim durmuyordu biliyordum bir kac gun sonra azalacakti ağlayışım . Sonra yine patlicakti yine gunlerce surecek yine azalacak sonra tekrar patlayip gunlerce surecekti. Bu döngü devamlı böyleydi. Gözyaşlarımı silip aynanin karsisina geçmis halime baktığımda iç acıtır cinstendi görünüşüm. Kırmızı olmuş gözlerim, onun etrafini saran morarmış göz çevrem , solmuş cildimle iğrenç gözüküyordum. Ardından banyodan çıkıp valizimden şortumu ve atletimi alıp üzerime geçirip saçımı kurutup kendimi bizim odanın girişindeki büyük alana attım .Ruhum daraliyordu bir insan nefes almaktan zorlanırmıydı, ben deli gibi zorlanıyordum . Kalbimi neşterle kesmişler gibi acıyordu. Boğazımda bir yumru oturmuş kalkmıyordu.Korkuluklara tutunup gözlerimi gökyüzüne tutup neden Allah'ım ben neden diyerek bozuk plak gibi tekrar ediyordum. Ardımdan arkamdan öksürük sesi geldiğinde oraya ďönüp anlamaz bakişlarımı kıza attım.
-merhaba ben Dilşah
-merhaba
-sana çok teşekkür ederim abim sana olanları anlatmış galiba sende o planı bulmuşsun. Beni sevdiğime kavuşturduğun için hemde çok teşekkür ederim.
-birşey değil bunu abin değil sende diyebilirdin neden aşkın için savaşmadın , savaşmadan aldığın bu aşkı hak ediyomusun peki.
Gaddardım belki evet ama sinirliydim , öldükten sonramı söyliceklerdi sevdiklerini .
-belki savaşmadım ,belki sustum ama babam bizi susturdu sen bugün o kapıdan çıkarken senin baban gibi bizim hakkımızda konuşanları susturmadı . Neyse daha fazla rahatsız etmim iyi geceler sana
Diyip çıktı gitti benim derdim bana yetiyor . Ben bu çevremdekilerin sorunlarını nasıl çözeyim koltuğa oturmuş biryandan ağlıyor bir yandan semaya bakıyordum. Okadar güzeldiki belkide güzelliği insanlarin gerçek duygularıyla ona bakmasındandır . Sahte hiçbir göz deymedigindendir belkide. Bu düşüncelerimi bölen hazarın sesi oldu.
-Daha ne kadar ağlayacaksın Allah için yetmedimi sabahtan beri ağlaman ,yetmedimi yuŕeğini bukadar korlaman . Al bak sana nequik getirdim .
Şaşkınca hazara baktım .
-teşekkür ederim ama yemek istemiyorum .
Ardından hazar yanıma oturdu
-bak koçman kızı delirtme beni ağzına zorla sokar yediririm .
Gözlerimi devirdikten sonra elindeki kaseyi alıp yemeye koyuldum. Ama sanki her lokma boğazımı yırtarcasına geçiyordu. Ardından hazar konuşmaya başladı.
- Neden onu bukadar seviyosun , kalbini bukadar yakıyorken, belliki ya seni aldatmış yada bir yanlış yapmış ...
