ACCOMPLISHED▪[KNJ]

7

Başlamadan size yazarını çok beğendiğim bir sayfa önermek istiyorum yazarbirarmy şuan paylaştığı hikaye ise Karşı Komşum/JJK.

___

               🦋keyifli okumalar🦋

  "Waow yani, bu ne güzellik hanımefendi. Taş mübarek taş?" Elimden tutup beni etrafımda döndüren Cris'e göz devirdiğimde arabaya adımladım.

  "Cris çeneni biraz olsun kapa ve hızlı ol annem görmeden gidelim yoksa iki saat sana birşey yedirip içerecek." Daha doğrusu bana hesap soracak fakat Cris'in bilmesine gerek yok. O gülerek arabaya bindiğinde bende kemerimi taktım.

  "Niye ya kayınvalidem ile çok güzel anlaşıyoruz biz." Konuşması tekrar göz devirmemi sağlamıştı.

   "Bu siyah elbiseyi kim seçti? Büyüleyici görünüyorsun sana birkez daha aşık oldum." Omuz silkerek kafamı koltuğa yasladığımda radyodan slow bir müzik seçip gözlerimi kapattım ardından içimdeki huzursuzluğun dinmesini dileyerek Mark'ın partisinin olduğu yere gitmeyi bekledim.

Aradan geçen bir yarım saat sonra arabanın durmasıyla zorlukla gözlerimi açtım.

  "Geldik hadi." Oflaya puflaya arabadan indiğimde gayet gösterişli ve müzik seslerinin iki sokak öteden duyulacağı şekilde olması şaşırtmıştı ama tedirginliğimi bastıramamıştı.

  Dün masumca benim gelmemi istediğini söyleyen Mark'ın partisi gerçekten bu lüks parti miydi?

  "Hadi gelmiyor musun?" Cris'i onaylayıp giriş kapısına doğru ilerlediğimde kapalı zincirin arkasında duran iri yarı ve oldukça güçlü görünen bir koruma bizi durdurdu.

  "İsminiz nedir?" Diyerek iyice beni süzüyor ve yandan gülümsüyordu Cris bunu farketmiş gibi önüme geçtiğinde adam birden gözlerini kırpıştırıp kendine gelmişti.

  Sapık herif.

  "Cris ve Elis" diyerek arkadan elimi tuttuğunda korumacı tavrına gülümsemiştim. Bazen ne kadar şebek olsa da gerektiği zaman ne yapacağını biliyordu.

  "Sadece Elis Hanımın ismi var." Dedi alaylıca gülümseyerek Cris yüzünü bana döndüğünde omuz silkmiştim haklıydı yani çocuk sadece beni davet etmişti.

"O zaman bir saat burada takılıyım ben, sende sizin partinize git tam bir saat sonra gelip beni burdan alırsın." Dudakları aşağı doğru kıvrıldığında kafasını olumsuzca salladı.

  Eliyle bedenimi işaret edip vücut hatlarımı ortaya çıkaran, ince askılı ve kısa elbisemi ima ettiğini anlamam uzun sürmemişti.
 
   "Si Si bu elbiseyle seni nasıl tek bırakabilirim?" Gülümseyerek omzunu patlatladım.

  "Hadi giriyorum sende git unutma tam bir saat sonra gel." Kafasıyla onayladığında korumanın zinciri kaldırmasıyla içeri girdim. Burnuma gelen ağır içki kokusu ve etrafta birbiriyle yiyişen çiftleri gördüğümde şaşırmıştım. 

Cidden Mark'ın partisinin bu olduğuna emin miydim acaba?

   "Yalnız mısınız hanımefendi?" Dedi aylak yürüyüşünden belli olan sarhoş adam. Uzattığı elini itip parti yerine adımımı attığımda gözlerim Mark'ı aradı biraz daha bakındıktan sonra gördüğüm şeyle biraz şaşırmıştım.

   Biraz daha ilerleyip kendisinden başka kimsenin olmadığı sadece tek mumlu pasta olan masada karşısına geçip oturdum. Pastadan her ne kadar uzak durmak istesem de çok yakınımda olmaması iyi olmuştu.