Bella dan
Jacob kapıyı çalmaya başladı Charlie de "Kapı açık Jake gelsene" dedi.
Edward ın ne zaman döneceğini kestiremiyordum o yüzden de Jacob la ne kadar kalacağımı da tahmin edememekteydim.
Jacob sanki hiç birşey olmamış gibi "Hey selam Bells." Dedi
"Selam Jake"
"Gitsekmi artık?"
Bu ne acele? Zaten görünüşe göre uzın bir süre de onlarda kalacaktım yani o kadar da meyilli değildim gitmeye ama gel de bunu önümde duran iki kişiye anlat.
Charlie hemen atladı
"Tabi hemen gidin,Bella eşyaların hazırmı?"
"Charlie dikkat edersen benim de şimdi haberim oldu bana zaman verin biraz hazırlaniyim"
Ve bu bahaneyle koşarak kaçtım yukarıyaSinirli sinirli elime ne bulduysam attım.Eşofman gömlek falan işte.Zaten süslü olmaya özen de gösteren biri değilim.Hazırladığım küçük sırt çantasını tek omzuma atıp aşşağıya inmeye başladım.Charlie ile Jacob oturmuş televizyon izliyorlardı.
"Hadi gidelim."
diye kaldırdım ikisini ayağa.İkisi de sessizdi.Kapıya kadar geldik ve Charlie bana sıkı sıkı sarılıp "kendine iyi bak" dedi.Bende "tamam Charlie" dedim ve Jacobla dışarı çıktık.Volkswagen ini bahçeye park etmişti.En iyi ben bilirdim bu arabayı nasıl hurda halinden kurtarmak için çaba harcadığını.Ama hala anlam veremiyordum neden çaba harcadığını.Edward gittiğinde de ona kör kütük aşık değildim ki o sadece ihtiyacım dı bir kardeş gibi mesela.O yüzden ona da artık nasıl davranmam gerektiğini kestiremiyordum doğrusu.
"Ee nasıl gidiyor Bells?"
"İyi Jake sen?"
"Bende iyiyim...Hiçbişey olmamış gibi davranmaya devam mı edeceksin?" bunu bir fırtına öncesi sessizlik gibi söylemişti.
"Evet Jake evet" diye cevap verdim bende
"Peki ya NEDEN!" diye kükredi birden.Vücudu titremeye başlamıştı.Az sonra kendini kontrol etmezse ikimizde kurda dönüşüp bana zarar verebileceğini biliyorduk.
"Jake sakin" diye bişeyler mırıldanmaya başladım ama kekelemekten öteye bir türlü geçemiyordum.Adrenalin tüm vücudumda salgılanmaya başlamıştı bile.Şuan o kadar çok korkuyorum ki haddi hesab yok.
"Neden ben değilde o ha NEDEN.Bende bir kan emici olsam beni de severmiydin?!"
"Jacob hayır ben seni de seviyorum lütfen sakin ol"
Ve işte olan o an oldu.O kadar emek verdiği arabası bir kükreyişiyle parçalandı.Bende refleks olarak kulaklarımı elimle kapattım.O kadar büyük bir kurddu ki böyle bir varlığı hiç göremezdiniz.Kocaman bir kurda dönüşmesine rağmen hala titriyordu hem de çok şiddetli.Tam karşımda ve gözlerime bakıyordu kocaman kahve gözleri kim bilir ne kadar korkmuş görünüyordum.Arkadan tanıdık bir ses geldi sonra
"KAÇ!"
Diye.Dinledim o sesi hemen Jacob üstüme atlamadan önce harekete geçtim ama yine de çok geçti Jacob un pençeleri kollarıma bacaklarıma kısacası vücudumun heryerine saplanmıştı.Canım o kadar yanıyordu ki hiçbir tepki veremiyordum,bağıramıyordum bile.Hiçbirşeye gücüm yetmiyor gibiydi.Ardından yavaşça pençeler çekildi üzerimden.Sesler uğultulu geliyordu.Uzaktan Jake in acı çığlıklarını duyuyordum.Emindim biri onun canını yakıyordu.Tanıyordum onu durun yapmayın,bilerek yapmadı demek istedim ama yapamadım.Gücüm yeteedi hiçbirşeye.Sonra bir çift kol dikkatlice kaldırmaya başladı.Bu kokuyu tanıyordum.Oydu işte beni kurtarmaya gelmişti.Emin olmak için vücudumun neresinde güc varsa hepsini birleştirip gözümü açmaya zorladım kendimi.Bulanıktı ama seçebilmiştim.Beni kucağında taşıyan o endişeli yüz ifadesine sahip kişi Edward dı o burdaydı.Diğerleri de gözüme ilişiyordu Emment le Jasper onu tutmaya çalışıyorlardı.Ama Edward ın zorlanıyor gibi bir hali vardı.Bana değilde karşıya bakıyordu.Bunun nedenini anca anlayabildim.KAN.Edward zorlanıyordu kanımdan dolayı.İşte bu yüzden o an kendimden nefret ettim.Onu böyle görmeye neden olduğum için.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Edward Dönmeseydi?
De TodoBence bu hikaye alışılmışın dışında bir hikaye olacak çünkü bu hikayede Bella Edward ı kurtardıktan sonra Edward ın ona tekrar dönmemesini konu alacak.Sanırım biraz karışık oldu şimdiden okuyan olursa onlara çok teşekkür ediyorum :) ☆★☆★☆★ "Acı bana...