my devil cat ☯ maricat

x

"Nereden esiyor aklına böyle şeyler?"

"Sana da Luka diyelim, Luka Couffaine."

bölüm on: gelecekten kesit

"Ne yani, kitap bir kütüphane de mi? Şehir kütüphanesinde mi?"

"Ne kadar göz önünde olursa, o kadar az dikkat çeker mantığı. Aptallık. Diyorum ya, konsey ve saçma kararları."

"Seni de bir tabloya koymuşlardı."

"Konsey ve saçma kararları." Adrien nefesini verdi. Şu an bulunduğu durumdan rahatsızdı, kütüphane görevlisi konseyin görevlendirdiği herhangi bir kişi olabilirdi ve buna karşı hazırlanmamışlardı.

Kütüphane'ye girip dikkat çekmeden birkaç kitaba göz gezdirdiler ve sonrasında yavaşça alt kata inen "gizli" merdiveni kullandılar.

"Burası, bayağı eski."

"Babam herhangi bir güce sahip olmadığı halde burayı bulmuştu, eski dönem Tibet'ten kalma bir yer."

"Ama burası Paris, neden Tibet'ten kalma bir yer Paris'te ki?"

"Ne bileyim ben Tibet'ten kalma bir yer neden Paris'te? Kitabı almaya odaklan."

Uzun koridorda olabildiğince az ses çıkararak yürüdüler. Ses yankı yapıyordu ve Cat'in tahmininr göre yankıyı başka bir bölmeye ileterek geleni gideni yokluyorlardu.

Pek yanıldığı söylenilemezdi, ses sadece tuzakları tetikliyordu.

Bir anda gözlerinin önünden geçen kocaman bir bıçağa kadar farkında bile değillerdi.

"Bubi tuzakları mı, ciddi mi bu?" Cat ellerini çırpıp birkaç şey mırıldandı ve koridor boyu yeşil bir hüzme geçti. Tüm tuzakları etkisizleştirmişti.

Marinette ona şaşkınlıkla bakarken Cat omuzlarını silkti. "Filmin içinde değiliz, şeytanım ben be! Ne bekliyordun ki?"

Marinette bilmiyorum dercesine ellerini kaldırdığında Cat gözlerini devirdi. "Devam edelim."

Koridorun sonuna doğru geldiklerinde ikiye ayrıldığını görmeleriyle duraksadılar. "Nereden devam edeceğiz?"

"Soldan."

"Nasıl emin olabiliyorsun?"

"Bir öncekinde sağa koymuşlardı ve tüm tuzakları etkisizleştirdim, sağ tarafı düzenlemeye üşenmişlerdir."

"Bu konsey cidden bu kadar salak mı?"

"Düşündüğünden daha da fazla."

×

Ladybug, giderek güçleniyordu. Mari'nin kendini geliştirmesiyle, eski kudretine kavuşuyordu.

Kırmızı renkli siyah benekli maskenin çevrelediği parlak koyu mavi gözleri tamen beyazlaştığında, gelecekten bir kesit gördü.

"Fu, tuzaklar harekete geçmiş ancak ardından hemen eski hallerine geri dönmüşler. Sinyal yeni geldi, üç saat kadar olmuş bile!"

"Oraya gidip onları durdurman lazım." Fu oturduğu yerden ayaklanıp sinyalin geldiği alıcıya doğru ilerledi.

"Kitabı asla almamalılar. Aldılarsa da buraya ulaşmamalılar.

Kapıda bir anda beliren Cat ve Mari'nin yüzünde ise sinir bozucu sırıtış vardı. "Çok geç."

×

"Bu odada mı?"

"Adımına dikkat et, her kare bir büyü ya da lanet taşıyor olmalı. Elinden geldiğinde boş olanlara bas."

"Tamam."

Onlara birkaç metre ileride, iki sütunun arasındaki parlak alanda bekleyen kitaba erişemeye çalışıyorlardı.

Adrien hızla kitabın yanına geldiğinde Mari hâlâ birkaç adım gerideydi ve ona en yakın boşluk atlayamayacağı kadar uzaktaydı. "YÜKSELME BÜYÜSÜNÜ DENESENE MARI!"

Cat sinirle bağırdığında Mari irkildi ve hızla büyüyü yaptı. "Πάνω!*"

Yerden yirmi santimetre kadar yükseldiğinde kendini ileri verdi ve kısa süren büyü etkisini yitirdiğinde boşluğa inmişti.

"Hadi gel, tek başıma yapmamalıyım."

Mari kendini Adrien'ın yanına attığında kitaba parlayan gözlerle baktı. Kitabın etrafı pırıl pırıldı ve şu andaki sarı saçları savruluyordu.

"Kitabın etrafı hortum büyüsüyle çevrili. Ryuko'nun işi olmalı. Normal bir büyücü olmadan ben açamam. Kasırga oluşturman lazım."

"BEN DAHA RÜZGAR BİLE ESTİREMİYORUM NE KASIRGASI!"

*Πάνω; Yunanca yukarı anlamına geliyor.

'mephisto, 2020