seoul lisesi 15.05.2015
Etrafta ki insanlar gidecek olan Roseanne'in etrafında bir daire oluştururken Jungkook olup bitenleri okulun çatısından yaşlı gözleriyle izliyordu.
"Rosie," dedi sessizce. "Beni bırakıp gitmek zorunda mısın?"
Evet.
Rüzgar Roseanne'in sesini Jungkook'un kulaklarında çınlatırken yanağından akan tuzlu su tenini tahriş etmeye başlamıştı.
Seoul, South Korea. 20.08.2020
Parmaklarım saçlarımın arasında bir tarak misali dolaşırken gözlerimi uzun zamandır görmediğim şehirde gezdirdim.
Yıllar önce her şeyi arkamda bırakıp eğitimim için yurtdışına çıkmıştım. Şimdi ise yarım bıraktığım hayatıma devam etmek istiyordum. Tıpkı lisede ki gibi herkesin dudaklarında ismim dolanmalıydı.
Roseanne Park.
"Roseanne, hadi gidelim artık." annem sabırsızca konuştuğunda bakışlarımı büyük kulelerden ayırdım ve cam duvardan uzaklaştım.
"Babamın toplantısı?" sorarcasına konuştuğumda yüzüme bile bakmamıştı. "Bizde gireceğiz sanıyordum."
Rugan ayakkabılarının çıkardığı tok sesler beynimin içerisinde yankılanırken yüzümü buruşturdum ve arkasından ilerlemeye başladım.
"Gelir gelmez işlerle mi uğraşacaksın?" milyon dolarlık gözlüklerinin üzerinden sertçe baktığında korkuyu iliklerime kadar hissetmiştim. "Akşama özel bir misafirimiz var, harika görünmelisin."
"İstemiyorum." dedim tüm kararlılığımla. "Beni sorarlarsa odasında pinekliyor ya da öldü diyebilirsin."
"Jeon'ların biricik oğluna Roseanne öldü dememi ister misin?" imayla karışık bir şekilde konuştuğunda kaşlarımı çattım ve gelen asansör kabinine bindim.
"Hazır değilim." diye söylendim sırtımı aynaya yaslarken. "Nasıl bittiğini biliyorsun."
"Nasıl değilsin?" sinirle konuştuğunda üzerimde hissettiğim baskı canımı sıkmaya başlamıştı. "O aptal kızla ayrılmaları gerekiyor ve Avusturalya'dan bunun için geldin."
"Jungkook evli." dedim parmaklarımı birbirine kenetlerken. "Saçma isteklerinizi bir kenara bırakın, onları ayırmayacağım."
Gözlüklerini düzeltip boğazını temizlediğinde aklından geçen düşüncenin tam da bu olduğuna emin olmuştum. Birkaç yıl önce tüm üst sınıf aileler Jungkook'un fakir bir kızla evlenmesi yüzünden çalkalanmıştı. En çokta ben.
Kuşkusuz Jeon Jungkook herkesin en iyi damat adayı listesinde birinci sıradaydı. Benim ailemin bile.
Annem ve annesi uzun yıllardır o kıza karşı nefret besliyordu. Çünkü Jeon'ların nesli durmuştu. Annesi sürekli kızın kısır olduğundan ve saf bir Jeon doğuramayacağından bahsedip duruyor, ben yurtdışındayken neredeyse her gece arayıp saçma isteklerde bulunuyordu.
Jeon Jungkook'un lisede ki en büyük aşkı Roseanne Park Chaeyoung.
Üzerime yapışan lanet bir cümleydi bu. Hoşuma gidiyordu fakat sürekli duymak sadece acı çekmeme sebep oluyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝘄𝗶𝗻𝘁𝗲𝗿 𝗯𝗲𝗮𝗿 ღ 𝒓𝒐𝒔𝒆𝒌𝒐𝒐𝒌
FanfictionJeon Jungkook ailesine en büyük darbeyi nesil zincirini durdurarak yapmıştı. Kısır bir kadınla evlenmişti. Bir şeytandan daha kötü olan annesi ise yurtdışından yeni gelen Roseanne'i oğlunun aklına sokmak için elinden geleni yapacaktı. Lakin hesaba k...