Avına hızla yaklaşan dev Komodo Ejderi ,yavrusunun gözleri önünde,saniyeler içinde anne şempanzeyi boynundan yakaladı ve bıçak gibi keskin dişlerini , kurtulmak için çabalayan hayvanın boynuna geçirdi.Yavrunun çığlıkları arasında ,çenelerinin arasında can çekişen hayvanı parçalara ayırdıktan sonra birkaç hamlede midesine indirdi.Yavru şempaze olduğu yerde donup kalmış, yalvarırcasına komodoya bakıyordu. ‘’Zavallı hayvan ,gözleri önünde annesinin yem oluşunu izledi. '' Chris,yavru şempazeyle göz göze geldiğinde Irak’da yaşadığı anılar bir anda gözünde canlandı.
‘’Alfa 1 den Delta 4 e Alfa 1 den Delta 4 de beni duyuyor musunuz ? Hemen cevap verin. Tamam.’’ Zırhlı aracın içinde yankılanan sesle kendine gelen Çavuş Brain , elindeki telsize ‘’ Evet Alfa 1 sizi duyuyoruz.’’ ‘’İstikametiniz üzerindeki yerleşim alanlarında çok sayıda silahlı direnişçi olduğu haberi geldi . Derhal saldırıya hazır olun. Hepsini öldürün , canlı kimse kalmayacak anlaşıldı mı ?Tamam. ‘’ ‘’Evet efendim anlaşıldı , saldırı pozisyonuna geçiyoruz .Tamam’’ ‘’Evet kızlar ! Emri duydunuz canlı kimse kalmayacak .Hadi bitirelim şu işi ! Hep bir ağızdan; ‘’ Evet efendim !’’ Aracın içindeki askerler aniden silahlarına sarıldı ve son kontrollerini yapmaya başladılar..’’Jack , Edie ,Kurt ve Luis siz benimle geliyorsunuz.’’ Dedi sert bir ifadeyle. ‘’ Evet efendim !’’O sırada Çavuş Brain ile göz göze gelen Chris, ‘’Efendim peki ya biz ? ‘’ diye öne atıldı. ‘’ Sen , İssac ,Kevin ve Adam arka taraftan dolaşıp düşmanı etkisiz hale getirdikten sonra bizde ön taraftan içeri gireceğiz. Fark edilmeden içeri sızın . Susturucularınızı kontrol edin buna gerçekten ihtiyacınız olacak . Bu gizli bir operasyon sakın bir hata yapmayın. Anlaşıldı mı ! . ‘’ Askerler hep bir ağızdan ; ‘’Emredersiniz efendim .‘’ dedikten sonra araç bir süreliğine sessizliğe büründü.Dakikalar sonra ani bir fren sesiyle sarsılan askerler , bir anda ayağa kalkıp Çavuş Brain’ın emrini beklediler.’’Şimdi ! ‘’ emrini aldıktan sonra zırhlı aracın yirmi beş santim genişliğindeki çelik kapısını hızla açıp dışarıya atladılar.İki gruba ayrıldıktan sonra Chris ve ekibi bahçe duvarından atlayarak binanın arka tarafına koşmaya başladı.Güneş nerdeyse batmak üzereydi.Etrafta eli silahlı nöbet tutan direnişçiler kol geziyordu.Binanın bombardıman sonrası çatlayan duvarları arasından gözüken , elleri silahlı insan silüet ve içeriden gelen bağırışmalar durumun ne kadar da ciddi olduğunu gösteriyordu. En ufak bir hata bile hayatlarına mal olabilirdi o yüzden son derece temkinli olmalıydılar. Çalılıkların arasında kurumaya yüz tutmuş çamurlu toprağın üzerinde sürünürken ; ‘’Şşştt sessiz , sakın hareket etmeyin . Çalılığın öbür tarafında biri var.’’ Dedi Chris huzursuz bir şekilde.Bir anda herkes olduğu yerde dona kaldı.Çalılıkların arasından azda olsa gözüken adam son sigarasını içiyor , elindeki telsizle de Arapça bir şeyler söylüyordu. Ak-47 model silahını sırtına astıktan sonra pantolonunun fermuarını açıp , büyük bir keyifle çalılıkların dibine işemeye başladı.’’Aşşağılık herif ! koluma işiyor , Lanet olsun ! ‘’ dedi Kevin ,sessiz ama bir o kadarda öfkeli bir şekilde. Chris kendini tutamadı ve kıkırdamaya başladı olayın ciddiyetini hatırlayan Chris’in yüzündeki ifade sertleşti ve ‘’ Şimdi beni iyi dinleyin , anlaşılan etrafta başka birisi yok ama siz yinede gözünü dört açın.’’dedi. Çamura bulanmış pantolonunun kemerine takılı olan kasaturayı kılıfından çıkardı . Kendini hazır hissettiğinde, süründüğü çamur birikintisinden aniden ayağı fırlayan Chris , hala işemekte olan adamı tek bir hamlede çalılıkların içine çekti ve kasaturayla , adam daha ağzını açmaya fırsat bulamadan boğazını kesti ve kanlar içinde olduğu yere yığdı. Boğazından akan kanlar dakikalar içinde çamura karışmıştı bile.’’Adamı çalılıkların içine sakladıktan sonra ‘’ İşte şimdi başlıyoruz.’’dedi Chris .’’Pislik herif şimdi nasılmış ha ! ‘.dedi Kevin yüzündeki çamuru sildikten sonra.’’ ‘’ Kesin sesinizi ve beni dinleyin . Arka kapı şurada beni takip edin , bir aksilik istemiyorum .Önce Chris kapının olduğu yere koştu .Etrafta kimsenin olmadığını gördükten sonra el işaretiyle diğerlerini de çağırdı.Eliyle kapının kolunu yavaşça çevirdiğinde kilitli olduğunu fark etti ‘’Görünüşe bakılırsa kapı sağlam duruyor , patlayıcı kullanamayız .’’ dedi düşünceli bir tavırla.O sırada telsizden Çavuş Brain’in sesi duyuldu.’’Chris , bir aksilik var mı rapor ver . Tanrı aşkına acele edin fazla vaktimiz yok.’’ ‘’Bahçedeki bir direnişçiyi etkisiz hale getirdik şimdi arka kapıdayız efendim ama ufak bir sorunumuz var.’’ ‘’Sorun ne ? ‘’ ‘’Kapı içeriden kilitli. Fark edilmeden kapıyı açmamız imkansız efendim.’’ ‘’Lanet olsun Chris , bir yolunu bulun hem de hemen ! ‘’ ‘’ Anlaşıldı efendim.’’ Gözlerini binanın üzerinde gezdirdikten sonra yerden dört metre yükseklikte bir odanın açık camını fark etti.’’ Pekala şimdi beni iyi dinleyin . Şu pencereden içeri girmemiz gerek .’’ Sırtındaki kancalı halatı eline alıp kavradıktan sonra bir kaç denemenin ardından kancayı, hedefine ulaştırtırdı.Neyse ki çıkan sesi fark eden olmamıştı.Halatı kendine doğru çekip sağlamlığını kontrol etti ve tırmanmaya başladı.O sırada İssac , binanın köşesinden etrafı kontrol ediyordu.Chris birkaç dakika içerisinde pencereden içeri girmeyi başarmıştı .’’Sıra sende Adam , hadi elini çabuk tutsan iyi olur fazla vaktimiz yok.’’ Ardından Eric ve İssac de tırmandı. Karanlık odanın içindeki kapının altından süzülen ışıktan başka bir şey görülmüyordu.’’Gece görüş gözlüklerinizi takın .‘’ Birkaç saniye sonra hepsi hazırdı.Kapının altına eğilen Chris , dışarıda olabilecek tehlikeleri bir nebze olsun görmeye çalıştı.Etrafta bir hareketlilik yoktu. Kapıyı yavaşça yarıladıktan sonra elindeki silahı sıkıca tutarak koridoru kontrol etmeye başladı.’’Temiz .’’ dedikten sonra İssac , Adam ve Kevin , Chris’in yanına geldiler.İssac , sen koridorun başındaki odayı , Adam sende sağdaki odayı , Kevin sen giriş kapısını kolla .Bende şu saksının orda ki odaya gireceğim. ‘’ ‘’ Anlaşıldı.’’
ŞİMDİ OKUDUĞUN
''KAÇIŞ''
AcciónDüşen uçak sadece bir başlangıçtı . Peki ya cennetin içinde cehennemi yaşamak .