The Spy | Gwendolyn Snape

Onuncu Bölüm : İkizlerin İlk Sohbeti

Bu bölüm için öyle hevesliydim ki başından beri. Benim için özel bölümlerden biri denebilir. Bölüm adından da belli zaten. Medyadaki şarkıyı da bir ara dinlemenizi tavsiye ederim.

Bu arada hatam olursa lütfen uyarın, bazen dikkat dağınıklığım olabiliyor.

İyi okumalar...

*

Onuncu Bölüm : İkizlerin İlk Sohbeti

"Gwen senin isminin içinden çok fazla kısaltma çıkıyor."

Gwen, her zamanki arkadaş grubuyla birlikte Giriş Salonu'nun geniş araziye açılan kapılarının önündeki taş basamaklarda oturuyordu. Aslında hava serindi. Çoğu öğrenci çıkmazdı bile dışarı. Onlar da çıkmazdı normalde. Bitkibilim dersinden içeri girerken, bir anlığına temiz hava güzel gelmişti. Ani bir kararla oturuvermişlerdi merdivenlere.

Gwen geçen yılın son maçında aşırdığı Snitch ile oynuyordu kayıtsızca. Terry cübbesine sarılmıştı sıkıca, nötr bir ifadeyle Gwen'in yakalayışlarını izliyordu. Anthony ödev olarak verilen bir kitabı okuyordu. Michael ise oldukça sıkılmış olacak ki Gwen'in saçlarını toplamaya çalışıyordu. Gwen onun eline vurarak kovaladı.

"Neymiş o kısaltmalar?"

"Bizim kullandığımız Gwen ve Gwenie var zaten. Ama Wendy, Dolie ve Lyn de olabilir." dedi ve korkuluklara oturup ayaklarını sallandırdı.

"Michael çok basit bir soru soracağım. Bu kadar mı sıkıldın?" dedi Gwen ona inanamaz bir bakış atarken.

"Evet."

Terry somurttu ve mızmızlanarak "İçeri girelim o zaman. Hazır Mike sıkılmış, ben üşüyorum. Yolda şunu da kütüphaneye atalım. Kitaplarıyla aşk yaşamaya orada devam etsin." dedi.

"Hala seni duyabiliyorum." dedi Anthony başını kitaptan kaldırmazken.

Gwen aniden ayağa kalkıp üstündeki tozları silkeledi. "Hadi, hadi!" diye Terry ve Anthony'i kollarından çekiştirdi.

Terry aynı somurtmayla ayağa kalkarken Anthony kitabını çantasına yerleştirip biraz yavaş bir şekilde kalktı. Michael oturduğu yerden yanlarına zıplayıp kolunu Gwen'in omzuna attı.

"Gidelim bakalım leydimiz."

Gwen anlam veremeyerek baktı arkadaşına.

"Ben? Leydi? Kesin öyleyimdir." Michael onun yüzündeki ifadeyi gördüğünde ufak bir kahkaha attı. Onu gülüşü sayesinde Gwen'in de yüzünde ufak bir tebessüm yer etti.

"Mike, karşıdan seninki geliyor." dedi Terry Michael'ın omzuna hafifçe omuz atarak. Michael Gwen'in omzuna sardığı kolunu indirirken etrafına bakınmaya başladı. Gwen ona 'Hain.' dercesine bir bakış attı. Ama bunu yalnızca Anthony görmüş ve hafifçe gülümsemişti. Ardından yine nötr bir yüz ifadesine bürünmüştü.

"Nerede?" dedi Michael bakınmaya devam ederken.

Terry gözlerini devirdi. "Karşıdan dedim ya aptal."

Michael yeni anladığını fazlaca belli eden sersem bir yüz ifadesiyle önüne döndü. O sırada Ginny yanlarına gelmişti bile. Dörtlünün aksine adeta neşe saçıyordu kızıl saçlı kız.

"Selam!" dedi coşkuyla ve onlara katılıp koridorda yürümeye başladı. Ama onları kısa bir süre süzdükten sonra yüzündeki ifade birazcık değişmişti. "Niye hepiniz bu kadar soluksunuz? Ruh emici saldırısına uğramış gibisiniz."

"Ben bu üçü yüzünden sıkıldım. Umbridge bile daha sevimli şu anki hallerine göre." diye surat astı Michael arkadaşını annesine şikayet eden küçük çocuk edasıyla.