üç

356 27 7
                                    





Nayoung'un ağzından...

İki saattir mutfakta annemin yanında uykulu gözlerle İntegral sorularına bakıyordum evet sadece bakıyordum çünkü konuyla uzaktan yakından alakam yok. Annem dün kavgaya karıştığım için ceza olarak Cumartesi Cumartesi beni erkenden kaldırmış mutfakta gözünün önünde ders çalışmam için zorluyordu. Benim şu an sıcak yatağımın içinde uyuyor olmam lazımdı. Bu gün çocuklarla Kai'nin yanına gidecektik ama büyük ihtimal ona da izin vermezdi. O yüzden tek çarem evden gizlice kaçmak olacak.
Abim uzun zamandır eve gelmediği için dün yurda gitmeyip burda kalmıştı o yüzden annem ve babam da abimle zaman geçirmek için bu gün evdeydiler. Tabi olan yine bana oluyordu.
Abim bu gün evde olduğu için aynı zamanda annem mutfakta şu an harika bir kahvaltı hazırlıyordu. Başka zaman olsa asla yapmaz. Sonra bana neden çocuk gibi abini kıskanıyorsun diyorlar.

"Anne daha kargalar bokunu yemedi Allah aşkına neden bu saatte ayaktayız."

"Ben her gün bu saatte kalkıyorum Nayoung sen de alış."

"Ben de bundan bahsediyorum ne gerek var bu kadar erken kalkmana git yatağına uyu zaten kendi iş yeriniz değil mi her gün erkenden gitmeseniz kim ne diyebilir."

"Biz her gün şirkete gitmesek o şirket batar Nayoung. Bu bizim sorumluluğumuz keşke sen de biraz olsa sorumluluklarının farkında olsan."

Her seferinde konuyu nasıl oluyordu da benim sorumluluklarıma getiriyordu. Ben gayet sorumluluklarının farkında olan bir insandım sadece onları yerine getirmiyordum orası ayrı bir konu.
İki saattir baktığım test kitabımın her yerini resimle doldurmuştum. Soru çözmek yerine kitabı karalıyordum çünkü çözemiyorum zavallı annem de beni ders çalışıyor sanıyordu.

"Anne çok çalıştım biraz ara vermeliyim bence."

"Kimi kandırdığını sanıyordun Nayoung iki saattir kitabına sadece resim çizdiğini görmediğimi mi sanıyorsun?"
Tamam annem o kadar da zavallı değilmiş kabul ediyorum. Burda zavallı durumunda olan benmişim. İki saattir annemi değil kendimi kandırıyormuşum meğerse.

"Anne maalesef büyük bir sorunumuz var. Soruları çözemiyorum."

"İstersen abin sana anlatabilir."

"Anne abim üst düzey birine anlatır gibi anlatıyor hiç bir şey anlamıyorum. Biraz daha mala anlatır gibi anlatması lazım."

"Söyleseydin mala anlatır gibi anlatırdım."diyerek mutfağa girdi abim.

"Sana da günaydın abi."

"Mutfaktan harika kokular geliyordu dayanamadım kalktım. Yine döktürmüşsün annecim."diyerek yanımda ki sandalyeyi çekti ve oturdu.

"Bu hazırlıkların hepsi senin için. Beni bile erkenden kaldırdı."dedim

"Yine kıskançlık yapıyor."dedi annem

"Ama bana gerçekten hiç böyle kahvaltı yapmıyorsun. Bu kıskançlık değil ki."

"Aslında her sabah sana da kahvaltı hazırlıyorum ama her gün son beş dakika kala kalkıp hızla koşarak evden çıktığın için yiyemiyorsun."

"Napabilirim öğrenci olmak zor."
Aslında eğer erkenden kalkıp inek öğrenciler gibi herkesten önce okula gidersem karizmam çizilebilir. Ben okulun bad girlüyüm herkesin yerini bilip ona göre davranması lazım. Annemin de dediği gibi bu da benim sorumluluğum.
Haftasonu neden yapmıyorsun da diyemezdim annemle çünkü genellikle bütün gün uyuyordum. Bu konuda annem haklı olduğu için bir şey diyemiyorum şu an da.

"Tamam annecim sen kazandın."dedim
Her şeye anında cevap veren hazır cevap kişiliğim annemin yanında her zaman kaybediyordu.

.....

I purple you //jjk~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin