kırk bir

63 10 7
                                    

Yeni bölüm gençler.

Beğenmeniz ve yorum yapmayı unutmayın lütfen.

Iyi okumalar.

💜💜💜💜💜💜💜

"Oha kızım neler gelmiş başına." dedi Asel çatalına taktiği kocaman lokmayı ağzına atarken

"Biliyorum dün aşırı saçma bi gündü."

"Neyseki Min Hyuk pek bi şey dememiş."

"Ben de ona seviniyorum zaten. Beni affetmeseydi kendime çok kızardım."

"Sen bi şey yapmamışsın ki Jungkook götürmüş seni. Şu an düşünüyorum da çok romantik bence. Allahım neden benim böyle bi ilişkim yok."

"Saçmalama Asel buna ilşki mi diyorsun bu zulümden başka bi şey değil. Emin ol benim yerimde olsan beni anlardın."

"Saçma sapan konuşmayı kesin de kahvaltınızı yapın. Derse geç kalıcaz." dedi Se Ra

"Boş ver ilk defa geç kalmıyoruz."

"Biz değil sen geç kalıyorsun. Sabah iki saat seni uyandırmakla kendimi yoruyorum."

"Yormana gerek yok."

"En son seni uyandırmadığımda ne oldu hatırlatırım. O gün ki bütün dersleri kaçırmıştın."

Dışardan gelen korna sesiyle hepimiz elimizdekileri bırakıp salon camına doğru koştuk. Bu saatte hangi gereksiz korna çalıyordu.

Camı aralayıp baktığımda arabasının önünde bekleyen Jungkook'u görmemle ikinci şokunu yaşıyordum. Bahsettiğim gereksiz Jungkook'muş. Sabah sabah bizim kapının önünde ne yapmaya çalışıyor acaba.

Çalan telefonumun sesini duymamla camın başından ayrıldım ve sehpanın üzerinde ki telefonumu alıp açtım. Arayan numarayı bilmiyordum.

"Günaydın." telefondan gelen ses Jungkook'tan  başkası değildi tabi.

"Numaramı nerden buldun?" diyerek  camın önüne gittim ve tekrar Jungkook'a baktım o da aynı şekilde bana bakıyordu.

"Hiç selam sabah yok mu sende."

"Sabah sabah kapımın önünde ne arıyorsun?"

"Seni bekliyorum."

"Ne için?"

"Lütfen artık sonunda soru işareti olmayan bi cümle kurar mısın"

"Kapımın önünden gider misin"

"Sete gitmiyor musun?"

"Sanane"

"Birbirimize soru sormayı bırakıp doğru düzgün konuşsak mı artık."

"Ne yapmaya çalışıyorsun bilmiyorum ama artık gider misin? Birazdan Min Hyuk beni almaya gelicek ve ben de onunla gidicem."

"Yine mi şu çocuk"

"Kapatıyorum hadi bay bay." dedim ve telefonu kapatıp koltuğa attım.

Bu sırada Se Ra ve Asel de ellerinde çekirdek bizi izliyorlardı.

"Eee bu kadar mıydı?"dedi Asel

"Anlaşılan eski formalarını kaybetmişler."dedi Se Ra ve yüzüne hayal kırıklığı yaşamış bi ifade bürünerek elindeki kaseyi sehpanın üzerine bıraktı.

I purple you //jjk~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin