Başlangıç Tarihini Buraya Yaz :) =>
Ponçik okurlarım varlığını yıldızla belirtsin:)
Kuzey Mertoğlu
Ben Kuzey Mertoğlu bu tilkilerin arasından baba parası olmadan kendi tırnaklarımla kazıyarak gelmiştim. Hırsımı herkes bilir. Bu yolda ölümü göze alırım ve zaafım olmadığı için de yenilmez derler bana. Kafes dövüşlerinin bir numaralısıyım. Benden insanlar böyle korkarken adamlarımdan biri bana ihanet ettiği ve şirketimdeki bilgileri de çalıştığı adama söylediği için sürekli ihale kaybetmeye başladım. Lodos Sezgin'e büyük bir intikam planım vardı ve kendisinin de atladığı bir nokta vardı. Ben yenilmezdim çünkü zaafım yoktu ama onun vardı. Eşi ve çocuğu. Kapım çalınca girmesini söyledim. Sağ kolum gelmişti.
"Abi istediğin bilgileri getirdik. Ne yapalım?"
Elindeki dosyayı aldığımda karısını ve çocuğunu gördüm. Bilgilerini araştırmasını istemiştim Ali'den. Kadın fazlasıyla masumdu ve eşinin işlerinden bir haber gibi görünüyordu.
"Kadını ve çocuğu en iyi şekilde ağırlayacağız."
"Anlamadım abi?" Ali'nin şaşkın bakışlarına sert bakışlarımı diktim. "Sana ne dediysem o. Kadını ve çocuğu bana getirsinler. Saç tellerine bile zarar gelmeden yapın şu işi. Unutmadan bugün onları istiyorum." Ali kafasını sallayıp çıktığında bende yanımda kahvemden yudumlar alırken dosyayı inceliyordum. Az çok fikir sahibi olmuştum onlar hakkında. Bekle beni Lodos sonun olacağım.
Asi Sezgin
Sabah dolap seslerine gözlerimi açmıştım. Karşımda Lodos vardı. Onu bir aydır görmüyordum. Boşanalım dediğimden beri hep çevremden kaçıyor o konuşmayı duymak istemiyordu. Gecelere kadar onu bekliyordum bazen şirketine aniden geliyordum ama nafile. Benden kaçmayı başarıyordu. Yanıma geldiğinde telefon ve saatini alacakken ellerinin üstüne ellerimi koydum.
"Acelem var Asi'm." Kafamı iki yana salladım. Uyku mahmuru gözlerimi kırpıştırarak onun koyu mavilerine baktım. "Benden kaçma Lodos. Eğer biraz daha kaçarsan davayı açacağım ve uzayacak. Artık bizim bir ilişkimiz kalmadı anlasana bunu."
Lodos iç çekip yanıma oturdu. Belime kollarını sararak beni göğsüne yatırdı. "Bebeğim ben seni çok seviyorum neden bunu anlamıyorsun? Seni sıkıyorum. Korumalarla ömrün geçiyor diye böyle yapıyorsun ama bu sizi korumak için. Öyle bir nedenden neden boşanalım ki?"
İç çektim. "Lodos biz bu ilişkiye başlarken hiç böyle şeyler konuşmadık. Şimdi de bunalıyorum. Görmüyor musun? Sırf bu konuşma olmasın diye eve geldiğin yok." Lodos saçlarımın arasına öpücüklerini kondurdu. "Biliyorum. Seni ve oğlumu kaybetmek istemiyorum ama biraz daha anlayışlı olamaz mısın? Sadece 2-3 ay. Sonra bu korumalar azalacak söz. Ayrıca kasaya bir belge bıraktım. Diyelim bana bir şey oldu. O belgeyi polise vermeni istiyorum." Gözlerim doldu. Ona bir şey olsun istemezdim.
"Sen nasıl konuşuyorsun Lodos? Bizim bir oğlumuz var. Kendine dikkat etmen lazım." Gülümseyerek kafasını salladı. "Sadece dediğimi unutma olur mu?" Başımı salladım. Birbirimize sarıldık.
"Bugün gitmesen mi ne şirkete?" Erkeksi bir kıkırtı sardı odayı. Bende şımarık bir kız çocuğu gibi gömleğinin düğmeleri ile oynuyordum. "Minik kedim aklımdan tam da o geçiyordu." Dudaklarıma baktı. Gülümseyerek gözlerinin içine bakarak dudaklarına yaklaşırken odanın kapısı gürültüyle çalındı. İrkilerek üzerimdeki açık geceliği yorganla örttüm. Lodos yanındaki silahını aldı. İçeriye girdiler. Bunlar kim? Ellerinde silah var. Kucağında oğlumuz var.
"O-oğlum." Ağzımdan hıçkırık kaçtı. Bize silah doğrultan adam kocamı göğsünden vurunca dudaklarımdan çığlık kaçtı. Kollarımdan iki adam beni sürükleyerek götürürken arkamdan Lodos'a bakıyordum. Ölme lütfen ölme Lodos. Beni zorla arabaya bindirdiler. Deniz neden ölü gibiydi.
"N-ne yaptınız oğluma? Konuşsanıza!" Denizi sarsıyordum ama uyanmıyordu. İçlerinden biri bana su uzattı. "Oğlun iyi korkmayın Asi hanım. Sadece uyku spreyi sıktık." Kalbime az da olsa ferahlama gelmişti. "Beni nereye götürüyorsunuz?! Lodos'u öyle bırakmayalım lütfen. Lodos'a yardım edin size yalvarıyorum." Gene benimle demin konuşan adam derin bir nefes alarak bana döndü. "Lodos, hastaneye götürüldü merak etme. Eğer uslu durur ve ağlamazsan sana durumu hakkında bilgi veririm." Burnumu çekerek kafamı salladım. Üstümdeki açık gecelik ile hiç rahat değildim. Aklımda Lodos vardı.
Birkaç saat sonra gözlerim artık acımaya başlamıştı. Vücudumun sarsılmasıyla gözlerimi araladım. Büyük bir villanın yanına gelmiştik. Benimle konuşan adam, abim beni öldürecek kızın kolları ne halde? diye mırıldandı. Evimden aşağıya zorla indirilirken oluşan izler sızlıyordu. Çırpındıkça kollarımı daha çok sıkmışlardı. Deniz'i kucağıma aldım. Arabadan aşağıya inmiştik. Etrafta bir düzine adam vardı. Hepsinin de başı yerdeydi. Göz teması kurmuyorlardı bile. Evin içine geldiğimiz de 3. kata çıktık. Benimle konuşan adam kapıyı çaldı.
"Gel." İçeriye girerken kucağımdaki oğlumu sımsıkı tutuyordum. Karşımdaki adamı ilk defa görüyordum. Gözleri karanlığın en koyu tonuydu. Beni süzdüğünde gözlerinde öfke pırıltıları geçti. Yanıma hızlıca geldiğinde geri geriye gidecekken belimden kendine çekti. Kucağımdaki bebeğimi yandaki koltuğa bıraktı. Üzerime ceketini giydirdi. Giydirirken kısa bir süreliğine tenimde elini gezdirdi. Kaşlarım çatık ne yaptığını izliyordum.
"Bunları sana kim yaptı?" Kolumu işaret ederek sormuştu sorusunu. Soru banaydı ama gözleri arkamdaki adamdaydı. "Birde soruyor musun? Senin adamların yaptı. BEN NEDEN BURADAYIM? KOCAMI NEDEN VURDU BU MANYAK?" Sinirli halimden zevk almış gibi erkeksi kıkırtısı odayı doldurdu. Midemi bulandırıyordu bu adam. Eğilip oğlumu kucağıma tekrar aldım.
"Neden buradasın? Peki cevap verelim Asi hanıma. Kocan yüzünden. Burada oğlunla kalmak istemiyorsan bana belgenin yerini söyle bende seni bırakayım. Tabii biliyorsan."
Kaşlarım çatıldı. Ne belgesinden bahsediyordu bu adam? Lodos'un bana bir şey olursa polise ver dediği belge miydi? Ne işi var ki polisle?
"Bilmiyorum ben belge falan. Beni rahat bırak ve kocamdan uzak dur." Dilini dudaklarında gezdirdi. "Sevdim. Lodos'un kadını kasırga derlerdi inanmazdım. Seninle eğleneceğiz. Sezginlerle güzelce eğleneceğim. Canın yansın istemiyorsan o günlerde bu evde sessiz sedasız oğlunla vakit geçirirsen. Tabii gerçekten senin oğlunsa? Ah unutmadan Ali, Asi hanıma gösterelim odasını." Yanımdan bana göz kırpıp geçti. Ne demekti bu şimdi?
***********************************
Lodos'u sevdiniz mi?
Kuzey'i nasıl buldunuz?
Sizce hangisiyle devam etsin?
Son cümlede ne demek istedi?
Onları neler bekliyor?
Asi suskunca duracak mı sizce?
Yorumlarınızı ve yıldızlarınızı bekliyorum. :) Ponçik okurlarım varlığını yıldızla belirtsin:)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mafya'nın Asisi
Teen FictionKuzey tilkilerle dolu insanların arasından kendini bir bir yükselterek bölge lideri olmuştu. Birçok ülkede aranan unvanı oluşmuştu. Bir gün şirketinden Lodos Sezgin bilgilerini korumasıyla anlaşarak çalmaya çalıştı ama Lodos'un unuttuğu şey sevdiği...