ÖNCELİKLE:D BEN NORMALDE HİÇ CİDDİ BİR İNSAN DEĞİLİM AMA BU ROMANI YAZARKEN FAZLA CİDDİ OLUYORUM:D :) NEYSE AZ LAF ÇOK İŞ :))))EĞER ROMANI SEVEREK OKUDUYSANIZ NE MUTLU BANA SEVEREK OKUMADIYSANIZ OKUMAYIN ABİ :D HE BU ARADA HİKAYEYE KAPAK YAPAN BİRİ FALAN ÇIKARSA ÇOK MUTLU OLURUM D..D.D.HADİ HEPİNİZE BAŞARILAR Gece yine parlıyordu bütün benliğiyle rüzgar savrulurken sadece yaprakları değil anılarıda götürüyordu arkasından.En acı şeyde gecenin değil anılarımızın kapkara olmasıydı aslında.
O anılar gün gelecek silinecek hafızalardan.Ama silinmeyecek tek şey içinizdeki kin ve nefret kalbinize saplanmış bir ok misali canınızı acıtsada neden yaşadığınızı anlatır aslında.
Bu şehre hiç istemeyerek gelmiştim ama günler geçtikçe daha fazla alıştım.Teksas bilindiği üzere olaysız geçmeyen bir şehirdir.Silah sesleri,molotoflar ve katliamlar iste insanların canını sıkan bu üç sey.Bunlar size uzak olabilr ama bana değil,bugun de benim için sıradan bir gündü.Odamda boş boş karalamalar yapmakla meşguldüm.Masamın üstü o kadar dağılmıştı ki,günlüğümü o dağınıklığın içinde bulamıyordum.O kadar sinirlenmiştim ki masaya vurduğum gibi bütün kağıtlar yerlere savruldu.Daha fazla sinirlenmiştim,bir hışımla kağıtları toplamaya çalışırken dikkatimi sarı bir kağıt çekti.Kağıdın üzerinde "Suçlu Dosyası" yazıyordu.Tam yedi senedir beni Charlıe sahiplendi.Beverly Hillste general idi benide profesyonel bir asker gibi yetiştirerek bugünlere getirmişti.Ona fazlasıya borçluydum.
Ama ondan nefret ediyordum,çünkü hayat senaryomu o yazmıştı hiç istemediğim bir hayata sürüklemişti beni.O beni almaya geldiğinde onbeş yaşındaydım çok mutluydum,çünkü artık benimde bir ailem olacaktı.Less Teyze "Haydi tatlım hazırlan" dediği an kalbimin hızı o kadar yükselmişti ki her an yerinden çıkabilirdi.Charlıe bana yaklaşarak; -"Haydi,küçük hazırlan seninle harika maceralara atılacağız"demişti başımı sallayarak uzaklasştım onların yanından kafamda "Acaba nasıl bir macera?Benimde kitaplarım olur mu?Beni sever mi?"diye sorular dönüyordu.Üsütmü giyip hemen aşağı inmiştim Charlıe elimden tutmuştu ve yetiştirme yurdundan çıkmıştık.Son kez yurda bakmıştım tek evimdi orası anılarım canlanmıştı gözümde yaramazlıklarım,haylazlıklarım,hepsi bir manzara gibi gelmişti gözümün önüne.Charlıe bana bakarak;
-"Arabaya binmeye ne dersin ?"demişti nazik bir tavırla.Sorusuna cevap bile verememiştim,araba o kadar dikkatimi çekmişti ki ona odaklanmıştım.Farları ışıl ışıl parlıyordu,bembeyazdı,önünde bir şoför bizi bekliyordu.Charlıe aynı soruyu tekrarladı.Dikkatim aniden bozuldu ve ;
-"Ah!Tabi üzgünüm dalmışım"dedim basını salladı ve arabanın içine bindi.Onun ardından bende arabaya bindim.İlk defa böyle lüks bir arabanın içindeydim ve bunun sevinci bütün vücudumu sarmıştı.Yaklaşık yarım saat sonra Beverly Hillse vardık.Yemyeşil ağaçları yüksek binaları vardı.Baya modern bir şehirdi,insanları fazla havalı gelmişti değişiklerdi Charlıe gibi.
Yaklaşık yarım saattir arabada olmamıza rağmen Charlıe hiç konuşmamıştı ve fazlasıyla ciddiydi.Üzerinde değişik bir forma vardı o an onun bir general olduğunu öğrendim.Araba durdu ve Charlıe arabadan indi,bende onun ardından indim ve etrafı gözlemeye başladım.Karakola gelmiştik eve geliriz diye düşünmüştüm.Beni değişik bir korku sarmıştı,bu yüzden soru bile soramamıştım.Karakola giridk ve o an benim için Charlıenın yazdığı senaryo başlamıştı.Senaryoyu onun istediği şekilde oynuyordum boynumdaki elmasın sırrını soranlara verecek bir cevabım yoktu tek söylediğim şey;
-"Annem beni yurdun önüne bıraktığında bu kızıl elmasıda boynuma takmış."diyor sırrını ben bile merak ediyordum.Şimdi yirmi iki yaşındayım ve Charlıeden başka hiç kimsem yok.Charlıe beni kendisi gibi ciddi bir asker yapmıştı kafamda uyguladığı o robotik sözler beni fazlasıyla etkilemişti.Ben eski beni yani eski Jessie'yi istiyorum,o eğlenceli dünyamı geri istiyorum ama artık geri gelmiyeceğini biliyorum.Sadece anılarımı hatırlayarak sevinebiliyorum,aniden kapı çaldı bu Charlıe olmalıydı hemen aşağı indim.
-"Jess " diye bağırdı.Somurtkandı yine ilk defa sivil bir şekilde gördüm onu.
-"Charlıeee"diye sesine karşılık verdim.
-"Sarı bir dosyam vardı,götürdüm sandım fakat yanımda yoktu.Gördüysen onu verir misin?
Bu benim gördüğüm sarı kağıt olmalıydı.
-"Ne yazıyordu içinde?"
-"Bir takım suçlu dosyalarından biri sabıkası kabarık olanlar anlarsın!"
-"Bekle bekle!geliyorum hemen."diyerek odama çıktım.O dosyayı elime aldım ve incelemeye başladım,birinci sayfasında büyük harflerle "JACKSON THOMAS"yazıyordu.Gözlerime inanamadım,küçüklük arkadaşımyetimhaneden hızla dosyasına baktım kağıtta şunlar yazıyordu;
Jackson Thomas
24/Hırsızlık suçundan yedi yıl isteniyor.
Yoo hayır olamaz Jack böyle biri değil dosyayıda elime aldığım gibi hemen aşağı indim.
-"Charlıe bende gelmeliyim!"
-"Neden?"
-"Bu dosyayı incelemek isterim."
-"Peki."dedi ve evden ayrılarak arabaya bindik.Karakola vardığımızda kalabalık bir kabile gördüm.Her zaman kalabalıktır ama bugün bir başkaydı.Charlıe'ye dönüp;
-"Sen git,birazdan gelirim."dedim kalabalığa göz atmak için yanlarına gittim.Buradan olmadıklarını rahatça anlayabiliyordum Üstleri yırtık genç delikanlılardı,onların gözlerindeki umudu şimdiden görebiliyordum.Çünkü onlarla aynı kaderi paylaşmıştım.Jacksonda onlardan biri,yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmezdi.Bütün haylazlıkları birlikte yapardık,kader arkadaşımı yanlız bırakamazdım.Olayı en ince ayrıntısına kadar öğrenmeliydim bu yüzden karakola girdim.Neden hırsızlık yaptı bilmiyorum ama bildiğim tek şey bu olayın peşini bırakmayacağım.Onunla harika bir geçmişimiz vardı ama şunu asla unutmam geçmişte bir zamanlar gelecekti...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KIZIL ELMAS
FantasíaAŞKA KARŞI SAVAŞMAK DELİLİK OLMALI. AŞKA AŞIK OLMAK VE GERÇEKTEN İLK AŞK... BAZEN HİÇ VAR OLMAMIŞIZ GİBİ HİSSETMEK SANKİ DÜNYA YOKMUŞ GİBİ SANKİ DÜNYADAN KAÇABİLİRMİŞİZ GİBİ KÖR BİR NOKTAYA TUTULMAK HİÇ BU KADAR ACI OLMAMIŞTI. Tüm hakları saklıdır