Meeting

431 32 72
                                    

Bence önceki bölümü okuyup ya da kitabı baştan okuyup bu bölümü okuyun çünkü unutmuş olabilirsiniz! Ben unutmuşum çünkü yeniden okuyup bölüm yazdım.

Tony eve geri döndüğünde Stephen da Peter da evde yoktu. Eve yeni geldiği için çıkmaya üşeniyordu bu yüzden odasına gidip hemen üstünü değiştirdi ve bir süre çalıştıktan sonra Stephen'ın geçen gün okuduğu kitabı buldu.

Üçlü koltuğa uzanıp kitabı açtı ve okumaya başladı. Neredeyse hiçbir şey anlamadığı için bir süre sonra sadece kitaptaki renksiz resimleri inceledi.

Kitaba bakmak bile gözlerini yormuştu ki çok fazla da uyumadığı için de daha çabuk yorulmuştu.

Telefonundaki mesajlara bakıp hiçbirini cevaplamadan telefonunu yandan kapatmıştı. Ardından gözlerini kapattı, yorgunlukla kısa bir sürede uykuya dalmıştı.

İki ya da üç saat sonra telefonunun çalmasıyla irkilerek uyanmıştı. Arayan Natasha'ydı.

İsteksizce telefonu açmıştı.

"Buyur Nat?"

"Tony, ne zamandır birlikte vakit geçirmiyoruz biliyorum pek gruplarla takılmayı sevmiyorsun özellikle bizim grubun yarısından fazlası ile sorunların var ama yine de sen bizim takımın bir parçasısın. Gelirsen çok memnun olurum."

"Nat hiç yalım yok biliyor musun?"

"Sadece ilk başta yaptığımız gibi 6 kişi olarak döner yemeye gitsek? Lütfen senin gelmeni çok istiyoruz."

"Eminim öyledir, neyse pekala ne zaman?"

"Bir saate aynı dönercide buluşalım! Herkese haber veriyorum ve teşekkür ederim."

"Hm her neyse."

Telefonu kapatıp kafasını geriye attı ve bıkkınca nefes verdi.

Üstüne rahat bir şeyler giymiş hemen sonrasında Stephen'ı aramak için telefonuna uzanmıştı ki aramasına gerek kalmadan Stephen kapıyı çalmıştı.

Tony koşarak kapıyı açtı.

"Hoş geldin!"

Stephen kaşlarını ne olduğunu anlamaya çalışırcasına çattı.

"Hoş buldum, sen nereye böyle?"

"Natashalarla buluşmaya gidiyordum, tam da seni arayıp sana haber verecektim."

"Gitmek istiyor musun?"

"Pek değil ama..."

"Onlar için kendi istemediğin şeyleri yapmak zorunda değilsin Tony."

"Biliyorum..."

"Pekala bu seferlik git ama bir dahakine istemediğin bir şeyi yapmana izin vermeyeceğim. Gerekirse evde kalıp senin basında oturur beklerim."

"Pekala!" diyip gülmüştü Tony. Ardından cebinden çıkardığı anahtarı Stephen'a uzattı.

"Anahtarı yaptırmışsın."

"Evet gelirken yolda aklıma geldi ve hemen yaptırdım. Artık resmen bu evde yaşamaya başladın! Yani önemli şeyleri ev arkadaşın olan bana bildirmelisin."

Stephen gülmüş ve kafa sallamıştı. Gitmeden önce Tony'e sarılmış ardından kapıyı kapatmıştı.

Tony aynı dönerciye geldiğinde Natasha ve Clint oradaydı. Onlara doğru ilerleyip Clint'in karşısındaki sandalyeye oturmuştu.

Stephen evde kitabını oturma odasının sehpasının üzerinde görünce Tony'nin onu okuduğunu, okumaya çalıştığını, anlamıştı. Gülerek kitabı eline aldı ve kaldığı odaya giderek kitaplığına koydu. Üstünü de değiştirip aşağıya geri inmişti.

Kendine bir şeyler hazırlayıp yemiş ardından oturma odasına gidip bir tekli koltuğa oturup televizyonu açmıştı.

Sürekli bir şeyler yapıyordu çünkü yapmazsa Tony'i düşünüyordu. Onu orada üzerlerse diye düşünüyordu ve içi içini yiyordu.

Peter da May'den izin aldığı için artık onlarla birlikte kalacaktı, Peter gelene kadar Stephen bunu unutmuştu. Kapı çalınca hızla kapıyı açmıştı. Tony olmadığını tahmin etmişti çünkü Tony'de anahtar vardı.

Peter içeri girdiğinde Tony' e bakınıp görememişti, Stephen kısaca açıklamış onu oturma odasına çekmişti. Oturup sohbet etmeye ve Tony'nin gelmesini beklemeye başlamışlardı.

Bu süre içinde birbirleri hakkında birçok şey öğrenmişlerdi. Uzun, güzel ve arada gülünç olan şeylerden bahsetmişlerdi.

Stephen, Peter'a yemesi için bir şeyler de hazırlamıştı.

Tony ise hala gelecek olanları bekliyordu herkes gelince döner sipariş ettiler ve gelmesini beklemeye başladılar. Bu sırada da biraz eskileri yad etmişlerdi.

Tekrar böyle bir şeyler yapmaları gerektiklerini konuştular.

"Aslında bir dahaki sefere ben büyük ihtimalle gelmeyeceğim."

"Neden?" diye sordu üzgünce Bruce.

Steve göz devirerek Tony konuşmadan onun yerine konuştu.

"O büyücü izin vermiyordur, Tony de onu dinlemek zorunda hissediyordur kendini."

Tont sinirlenmişti ama kavga etmek istemediği için derin bir nefes alıp verdi, ellerini yumruk yaptı.

"İlk olarak seni tam olarak affetmediğimi hatırlatırım yani saçmalamadan konuş. İkincisi onun bir adı olduğunu daha kaç kere söylemem gerekiyor? Büyücü dediğin kişinin adı Stephen Strange."

"Peki, kusura bakma." demiş ve omuz silkmişti Steve.

Tony göz devirmiş ve kalkmıştı. Herkes dağıldığında Tony hesabı ödeyip eve doğru yorgunca, yavaşça yürümeye başladı.

Ne diyeceğinizi biliyorum. Bu çok şok edici bir şey onu da biliyorum zjskkslsls. Kırk yılda bir yazıyorum bir de bu kitaba neredeyse hiç yazmıyorum ya hani ama şimdi yeni bölüm atıyorum ksksksks. Neden bilmiyorum ama yazasım geldi ve bir şeyler yazdım işte öyle.

Yazım yanlışım varsa özür dilerim canlarım. 💕

İyi okumalar! 💜🌌

When I Close My Eyes || •Ironstrange•Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin