bad liar [bxb]

final

BUĞRA

Heyecandan ellerim tir tir titrerken kapı çaldı. Hızlıca kapıya yönelip açtığımda karşımdaki bedenin de heyecanlı olduğu yüzünden belliydi. "Kafayı yedim heyecandan, Aras."

Halime gülüp odama geçerken alt dudağımı dişledim. Birazdan üniversite için yaptığım tercih açıklanacaktı. Sınav stresim zaten yoktu ancak tercih sınavdan daha heyecan vericiydi. Tercihlerimi Aras'la beraber sıralamıştık ancak son anda onun da okulunu ekleme kararı almıştım.

Gergince gülümseyip bilgisayarımı açtım. "Nasıl da titriyorsun lan. Sakin ol biraz," diyerek beni yatıştırmaya çalıştı ancak başarısızdı. Karşılık olarak, "Sen hiç heyecan yapmadın sanki," dediğimde bilgisayar açıldı. Hızlıca siteye girdim. Arkamdan Aras, "Yoo yaşamadım, biliyordum oranın tutacağını," dedi. Nefesimi dışarıya verdiğimde haklı olduğunu düşündüm. Onunla ben aynı değildik şu an. Ben onun okuluna gitmeyi istiyordum, o ise her şeyden habersizdi.

Siteye girip gerekli bilgileri yazdıktan sonra beklemeye başladık. Kalbim her geçen saniye daha da hızlı atarken bayılmamak için Aras'ın koluna tutunuyordum. Kolu ile belimi kavramışken onun da ellerinin titrediğini fark ettim. Sayfa yavaş yavaş yüklenirken elimle gözlerimi kapattım ve "Bakamayacağım! Sen bak!" dedim abartılı bir tepkiyle.

Dudaklarımı kemirirken Aras'ın sesi ile kendime geldim. "İKÜ mü? Siktir!"

Heyecanım vücudumdan akıp giderken gözlerimi açıp Aras'ın boynuna doladım kollarımı. Yaşadığı şaşkınlığı atamazken, "S-Sen tercih listene eklememiştin onu... Nasıl ya?" diye konuştuğunda kahkaha attım. Dudaklarına yaklaşıp konuştum. "Puanımın yettiğini görünce hemen ekledim. Seninle aynı üniversitede okuma fırsatını çeviremem."

Gözleri dudaklarıma kaydığında, "İyi ki eklemişsin," dedi ve dudaklarımızı birleştirdi. Üst dudağını dilimle tadıp öpmeye başladığımda ikimizi de yürüterek yatağa götürdüm. Aras'ı oturtup kucağına yerleştiğimde ikimiz de daha rahattık.

Elini kalçama yerleştirdiğinde üst dudağını emdim. Aynı şekilde alt dudağıma karşılık verirken başım dönüyordu. İçimde sayamadığım kadar duygu vardı ve hepsini aynı anda yaşıyordum.

Aras'ın saçları arasında gezinen bir elimi ensesine sardım. Yavaş ve yumuşak başlayan öpücük giderek alevlenirken bu anın hiç bozulmamasını umdum. Fazla güzeldi her şey şu an.

Dudaklarımızı ayırıp gözlerime bakarken bakışlarım hâlâ dudaklarına takılı kalmıştı. "Hâlâ aynı okula gideceğimize inanamıyorum." Sırıtıp, "O zaman buna inan, çünkü bu her şeyden daha gerçek," dedim ve dudağına kapandım tekrardan. Alt dudağını dişleyip öperken ağzından küçük iniltiler çıkıyordu. Kucağında hareketlenirken dudaklarından ayrılıp boynuna indim ve öpücüklerle bir yol çizdim.

Derisini emerken "Buğra," diye inlemesiyle serbest bırakıp başka yerlere de aynı şeyi uyguladım. Zevkle mırıldanıp dilimle öptüğüm yerlerin üstünden geçtim. Geri çekilip yüz yüze gelmemizi sağladım. Dudaklarıma küçük bir öpücük verip, "Seni çok seviyorum," dedi. Aynı şekilde karşılık verip elini tuttum.

Parmaklarını öptüm tek tek. "Ben de seni çok seviyorum."

_____

böyle saçma bi final için herkesten özür dilerim... bunlara daha iyisi olabilirdi ve daha iyi yazabilirdim ancak yazamadım bi türlü ki bunu da 1 haftadır yazıyorum..

düzenli bir şekilde ders çalıştığım için artık fazla yazamıyordum sorry.. şu anlık sadece one more night'a yazmayı deniyorum

sizin hayal gücünüze bırakıyorum bu final olmamış gibi de yapabilirsiniz, okuduğunuz için teşekkür ederim <3