6.BÖLÜM: "Leyla"

788 70 5
                                    


Yarın Mucize Doktor başladığı için sınır dolmadan yeni bölüm geldi hadi yine iyisiniz.
Ama oy sayıları düşüyor ve bu beni üzüyor 😔

İyi okumalar.

Ali'yle birlikte asistan odasına girdik.

DEMİR: Neredeydiniz? Hastanın odasından apar topar çıktınız. Hocalar baya sinirlendi.

NAZLI: Sinirlendikleri zaten belli bize patladılar.

LEYLA: Ne söylediniz de size patladılar?

NAZLI: Size de söylemenin zamanı geldi.

ALİ: Evet bencede söyleyelim birde bunlardan trip yemeyelim .

DEMİR: Ne olduğunu söylemeyi düşünüyor musunuz yoksa çatlayalım mı?

NAZLI: Biz sevgiliyiz!

HERKES: Ne ?!

Nazlı'yı sarılıp tebrik ederler Ali'yi ise dokunmadan tebrik ederler.

GÜNEŞ: Vayy Ali demek sevgili yaptın. Düğün listesine bir çift daha eklendi. Şimdi ben ile sultanım sevgiliyiz, Ali Nazlı'yla, Açi Demir'le, Ferman hoca ile Beliz Hanımı da unutmayalım.

LEYLA: Öhöm öhöm konuşmanız güzelde burada saplar da var.

DAMLA: Aynen.

AÇİ: Hadi Damla tamam sevgili yapmak istemiyor, gönlü aşka kapalı da sen niye sevgili yapmıyorsun? Güzel kızsın.

NAZLI: Çöpçatan Açi iş başında.

AÇİ: Pediatriden Pars olur mu? Yakışıklı,dürüst, anlayışlı.

LEYLA: Hayır!

AÇİ: Onkolojiden Cem? Sana nasıl baktığını da gördük. Çocuk senden hoşlanıyor.

LEYLA: Hayır!

AÇİ: Dermatolojiden Ha-

Diyecekken Leyla kapıyı sertçe kapatarak odadan çıktı. Leyla çok iyi bir kızdı. Anlayışlı, merhametli yani iyi kalpli biri. Aynı zamanda da işinde başarılı. Onun mutlu olmasını çok isterim. Leyla çıktıktan bir kaç saniye sonra,

DAMLA: Pars hoş çocuktur aslıda.

Dediğinde hepimiz ona baktık.

AÇİ: Yoksa... Sen ona...

DAMLA: Hayır tabiki de. Ben Leyla için demiştim.

Leyla'dan...

Odadan kapıyı setçe kapatarak çıktım. Açi'ye kızamıyordum hatta onun bu halini seviyordum.

Daha önce sevgilim olmuştu. İsmi Cihan'dı. Salak... Beni aldattı.

Flashback (bir buçuk yıl önce)

Çok mutluyum. Bugün Cihan'la sevgililik yıl dönümümüz. Ona şehir dışında annemin yanında olduğumu söyledim. Cihan'ın evinin bende yedek anahtarı vardı. Bugün işten izin almıştım. Onun çıkış saatine iki saat kala eve gelmiştim. Şimdi son kontrollerimi yapıyordum. Mumlar tamam, yemekler tamam,

 Mumlar tamam, yemekler tamam,

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(üstüme de bunu giydim)

Kapıdan anahtar sesi geldi. Kapıyı baktığımda ise tam o an dünyam başıma yıkıldı. Elimdeki hediye yere düşünce çıkan sesle bana baktılar. Yanında başka bir kadın vardı. Gözümden yaşlar süzülmeye başlamıştı bile.

CİHAN: Leyla!? Senin burada ne işin var?

LEYLA: Benim ne işim var öyle mi?

O anki sinirle masanın örtüsünü çektim. Her şey yere serildi.

LEYLA: Bunları yapmıştım. Senin için! Üzüldüm, sinirlendim ama iyiki gördüm senin gerçek yüzünü. Eğer görmeseydim...

Yaşlar daha hızlı akmaya başlamıştı.

LEYLA: Eğer görmeseydim sen hala benimle oynamaya devam edecektin. İyi ki görmüşüm.

KADIN: Cihan bu kadın neler söylüyor?

LEYLA: Sen sus be!

Deyip tezgahın üstünde duran pastayı aldım, kadına doğru ilerledim ve pastayı yüzüne yapıştırdım.

LEYLA: Hah! Böyle daha güzel en azından o olmayan yüzün gözükmüyor.

Çantamı aldım telefonu içine atıp kapıya doğru yürümeye başladım.

CİHAN: Leyla öz-

Lafını tamalamadan ona orta parmağımı gösterdim. Ve evden çıkıyordum ki, aklıma gelen fikirle alayla sırıttım.Evin kapısına yöneldim. Komidinin üstünde ikisinin telefonları vardı. Telefonları elime aldım.Anahtar kapının ağzındaydı. Kapıyı dışarıdan kapatıp kitledim. Evin yedek anahtarı zaten bendeydi. İki anahtarı da elime aldım. Kapının yanında küçük çöp kutusu vardı. Telefonları ve anahtarı çöpe attım. Evin elektrik şarteli dairenin dışındaydı. Hangi akıllı böyle bir şey yaptı acaba? Ama benim işime geldi. Düğmeye basıp evin elektriğini kestim. Uğraşsınlar bana ne.

Flashback son...

Aklıma gelince üzülmek yerine sırıttım. Ne deliymişim ben ya. Ama asla pişman değildim. Hatta imkanım olsa da daha fazla yapsaymışım. O günün geri kalanını hatırlamamla yüzüm düştü.
Her şey üst üste gelmişti.

Flashback(aldatıldığını öğrendiği geceden sonraki gün)...

Eve gidememiştim. O yüzden otelde kalmıştım. Şimdi ise staj yaptığım Gazi hastanesine gelmiştim. Ne kadar modum düşük olsada çalışmam lazımdı.

ESMA: Leyla!

LEYLA: Efendim Esma Hocam.

ESMA: Kızım bir benimle gelebilir misin?

LEYLA: Tabikii.

Esma Hoca'nın sesi değişik çıkmıştı ve biraz ügün ve tedirgin gibiydi. Esma Hoca'nın odasına girdik.

LEYLA: Hocam ne oldu? Önemli bir şey mi?

ESMA: Leyla bu nasıl söylenir bilmiyorum ama... Annen Funda Hanım... Kanser.

Ne diyeceğimi bilemedim. Dün dünya başıma yıkıldı sanıyordum ama asıl şimdi yıkıldı. Bir kaç dakika hiç bir tepki veremedim. İlk tepkim sol gözümden akan yaş oldu.

ESMA: Leyla gel otur. Su ister misin?

LEYLA: Benim annem ölecek mi?

Esma hoca bir an sorduğum soru karşısında afalladı.

ESMA: B-Ben onun kontrollerini yaptım şu anlık risk yok. Kemoterapi ve ilaç tedavisi uygulayacağız. Bu hastanede tedavi olacak. Sen de destek olursun.

Başımı sallayabildim sadece. Cevap verecek gücüm yoktu.

Flashback son...

Annem çok şükür hayatta ama kanseri ilerliyor. Babamla birlikte Ankara'da yaşıyorlar. O olayları yaşadıktan bir ay sonra bile tam toparlanamamıştım.

Başka olayla nasıl bağlayacağımı bilemediğim için bölüm biraz kısa oldu kusara bakmayın. Bu bölüm Leyla'yı daha yakından tanımanızı sağladı.

İNSTAGRAM: minikbirsudamlasi_

Sınır: 22vote_ 25yorum

Görüşürüz 🌺

AŞKIN MUCİZESİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin