bölüm, 2.

123 18 23
                                    

İlk dört gün boyunca Yukhei yan taraftan ihtiyaçları dışında çıkmamıştı. Sesi soluğu çıkmıyor ve bazen yaşadığı bile hissedilmiyordu. Orada hep ışığı açık oluyordu.

Jungwoo merak etse de burnunu sokmaktan yana değildi. Bu gece geç saatlerde yatıp geç kalkacaktı.

"Korktum."

Zavallı Yukhei, mutfakta dolabı karıştıran Jungwoo ile karşılaşınca gerçekten çok korkmuş olmalıydı. Bu saatlerde Jungwoo uyuyor diye biliyordu. Ve pek kafasını kapıya doğru kaldırmıyordu.

"Su içmeye gelmiştim ben de..."

Jungwoo gülümseyip dolabın kapağını kapattı ve elindeki sütü bir kupaya döktü.

"Sakıncası yoksa, neden dışarı çıkıp sosyalleşmiyorsun? Böylelikle daha kolay olur senin için dile hakim olmak."

Sütünden bir yudum alıp tezgaha koydu.

"Böyle iyiyim."

Yukhei'nin dağılmış saçları ve tuhaf gözleri Jungwoo'yu korkuturken Yukhei suyu içip evyenin içine koydu bardağını.

"Yarın okulun yok mu?"

"Evet, yok..."

"Benimle bir gün geçirmek ister misin?"

Jungwoo'nun aklına Yukhei'nin kötü biri olduğu, belki de uyuşturucu satıcısı gibi bir şey olduğu geldi. Ya gizliden kaçak bir şeyler yaptıysa...

"Yani... neden olmasın?"

"O zaman iyi geceler. Hemen uyu ki dinç olarak kalk."

"Sana..."

Cümlesinin sonunu getiremeden Yukhei kendi kısmına girdi. Onun karanlık bir insan olduğunu düşünse de belki de amacı farklıydı diyerek kendini rahatlattı. Amacı farklı olmasa neden yasal olmayan bir şekilde onunla kalırdı ki? Gittikçe saçma düşünüyordu. Ona bakmadan yatağına geçerek erkenden uyudu.

***

Yukhei'nin giyim tarzı oldukça farklı ve göz alıcıydı. Odada kokusunu almaya doyamadığı bir parfüm kokusu hâkimdi.

Aslında Jungwoo her parfüm kokusuna karşı böyleydi. Burnu hassas olduğu için her kokuyu kolayca alabiliyordu. Yukhei koku konusunda gerçekten kat kat seviye atlamıştı. Jungwoo ev kokan birisine benzetmişti onun kokusunu.

Birlikte bir metroya binerken bile Jungwoo, Yukhei'nin dibinden ayrılmadan kokuyu içine çekiyordu. Sarhoş olmuştu neredeyse bu kokuyla.

Sabah kahvaltısı için ünlü sokak yemeklerinin yapıldığı sokağa girerlerken "Ailen var mı?" diye sordu Yukhei. Jungwoo ise neredeyse başını omzuna doğru yaslayarak yürüyor ve koku sarhoşu gülümsüyordu.

"Sana bu parfümü verebilirim çok sevdiysen."

"Evet?"

Kendisine geldiğinde Yukhei'den uzağa doğru kaydı ve sokağa utanarak bakındı.

"Ailen var mı?"

"Var. Başka şehirdeler. Burada okumak istedim. Senin var mı?"

"Var."

Bir dükkanın içine girip yere oturdular. Siparişlerini tamamladıktan sonra Jungwoo oturacağı pozisyonu sürekli değiştiriyordu. Karşısında pek yayılmak istemiyordu.

Tuhaf bir gün olmuştu Jungwoo için çünkü Yukhei pek konuşmuyordu. Yaptığı her hareket yüzünden terliyordu. Konuşmaktan çekindiği için susmayı ve bir an önce eve gitmeyi diledi. Gün uzun sürmüştü. Ve yaptıkları da boş boş dolaşmak olmuştu.

Yukhei ile bir daha asla dışarı çıkmak istemedi. Konuşmayı da.

bir kitabı ziyaret ettim. luwooHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin