ii

588 77 16
                                    

            Gördüğü kabusun etkisiyle hızla gözlerini açtı ve yatakta doğruldu Adrien. Her gece onu rahatsız eden bu duruma yıllardır alışamamıştı.

Annesinin ölümünden beri, aynı anlamsız ve can sıkıcı rüyayı görüyordu.

      Bir bardak su almak için yan tarafa dönerek lambasını yaktı. Komidinin önünde duran genç kız da ışık ile kafasını kaldırmış ve gülümsemişti. “Merhaba.”

      “Uyanamadım ben galiba…” dedi Adrien gözlerini ovuştururken. Koyu renk saçlara sahip olan kız bu sırada dizlerinin üzerinde duruyordu. “Uyanmana çok sevindim! Bana yardım eder misi-“

Genç kızın sözlerini tamamlamasına fırsat bile vermeden, Adrien yorganı kafasına çekip uyuma pozisyonuna geçmişti.
Ancak uyumaya devam etmesi mümkün değildi.

     Genç kız beyaz yorganı hızla çekti ve ellerini beline koydu. “Off, ne kadar da kaba bir insansın böyle! Sözümü dinler misin lütfen?” Bu ani hareket sonucu Adrien da yataktan kalkmış ve neler olduğunu anlamaya çalışır gibi gözlerini kırpmıştı. “Sen de kimsin?”

       Lacivert saçlarını geriye savurdu ve gülümsedi genç kız. “Sormana çok sevindim,” diyerek bir adım geri attı ve tek elini göğsüne koyarak eğildi. “Ben Marinette, harikalar diyarında yaşayan bir tavşanım. Arkadaşlarımla oynarken kayboldum ve kendimi bu garip dünyada buluverdim. Eve nasıl geri döneceğimi bilmiyorum.”

      Adrien saçlarını geriye yatırdı ve iç çekti. “Ya da şöyle söyleyelim: Sen Marinette’sin, bir arkadaşının partisine gittin ve düşünme yeteneğini kaybedecek kadar kafayı buldun, çitlerin üzerinden atlayarak evimize girdin.” Gördüğü kabustan sonra uykusuna devam etmek gibi bir önceliği yoktu. Ama bu tarz saçmalıklarla uğraşmaktansa uykuyu tercih ederdi.

       “Ama… neden bana inanmıyorsun?” dedi Marinette, sesi ağlamak üzereymiş gibi çıkmıştı. “Bu dünyada kimseyi tanımıyorum. Lütfen, bana yardım edemez misin?”

“Oradan bakınca Alice gibi mi görünüyorum?”

        “Alice’i tanıyorum! Masallarda anlatıldığının aksine asla harikalar diyarından çıkmadı o.” dedikten sonra gururla gülümsedi Marinette. Bu sırada Adrien ayaklanmış ve genç kızın yanından geçerek kapıya yönelmişti. “Nathalie! Odama gelir misin?”

      “Ah, hayır! Yetişkinlere görünemem!” diyerek bileklerindeki kurdeleleri çözdü genç kız.  Saçlarını kurdeleleri kullanarak iki at kuyruğu şeklinde bağladığında etrafında beyaz bir duman oluşmuş, Adrien elini yüzüne siper etmek zorunda kalmıştı.
Gözlerini tekrar açtığında ise karşısında bahçede gördüğü lacivert tavşan duruyordu.

      Kapının açıldığını duyunca arkasına döndü. Pijamalarının içindeki Nathalie eşikte durmuş, bir ona bir de tavşana bakıyordu. “Bahçe kapısını açık bıraktığında eve girmiş olmalı. Lütfen daha dikkatli ol Adrien.” Orta yaşlarındaki kadın iç çekerek odaya girdi ve tavşanı eline aldı. Kapıdan çıkmadan önce arkasına döndü ve hafifçe eğilerek selam verdi. “İyi geceler, Adrien.”

uranüs |adrienette|✅Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin