NEFRETLE SEVİYORUM

MİNE ' NİN DEĞİŞİMİ

Evet günler günleri aylar ayları kovalamıştı. Mine git gide iyileşiyordu eskisi gibi değildi. Psikolojik tedavi görmüştü. Artık eskisi gibi sürekli ağlamıyor du Cenk onu her gün mezarlığa götürüp getiriyordu o günden sonra doğum gününü kutlamicağına yemin etmişti.

- Mine iyi misin

- İyiyim Cenk

Dedim ve önüme döndüm. Cenk aylarca benim bu halimi çekti yıllarca beni bekleyip hayatını maffetti.
Onun bu halini görünce çok üzülüyorum yorgun üzgün bitkin görünüyordu

- Cenk

- Efendim Mine

- Kötü gözüküyorsun bak aylarca bana baktın sana çok rahatsızlık verdim yarın burdan gidiyorum dedim

- Halimden memnunum ben beni de senin gibi kimsesiz bırakmak istiyorsan git canın sağ olsun yeter ki mutlu ol

Dedi ve odasına gitti. Cenk çok değişmişti eskisi gibi değil di çok olgun davranıyordu sinirlenmiyordu kendinden önce beni düşünüyordu bu cümleyi kurmam ona haksızlıktı o kadar şey yaptı benim için ben napıyorum onu yalnız bırakıp çekip gidiyorum. Böyle olmak kime ne faydası vardı hemen odasına gittim yavaşça kapıyı açtım. Beni görmemişti oturduğu yerde ağlıyordu sessizce geldiğimi görünce hemen göz yaşlarını silip gülmesedi yalandan
Onu öyle görünce içim parçalandı demek her gün ağlayıp üzülüyor bana karşı gülüyordu bu his o kadar kötü bir şey ki
Direk yanına gidip sarıldım. Ne olursa olsun onu bırakmicaktım onun yaptığı gibi

- Göz yaşlarını gizleme benden yalandan gülme kalbin çok acıyor değil mi hepsi benim yüzümden

- Yok ben iyiyim

Dedi yüzünü ellerimin içine aldım gözlerinin içine baktım yüzünden ve gözlerinden herşey belli oluyordu

- Gözlerin öyle demiyor ama

Ellerimde sıcaklık hissettim. Evet bunlar karşımda ki adamın göz yaşlarıydı. Tam bana sarılacaken durdu ve geri çekildi kızıcağımdan çekip gitceğimden çok korkuyordu oda kimsesiz di benim gibi ikimizin bizden başka kimsesi yoktu.

- Niye geri çekildin

Başını öne eğdi kalktı gitmek için adım atacakken elini tutum.

- Gitme

Bana baktı yorgun bi şekilde uyumadığını biliyordum günlerce yemek dahi yemiyordu benim yüzümden. Onu yatağa oturtup beklemesini söyledim başını tamam anlamında aşağı yukarı salladı. Hemen mutfağa indim bişeyler hazırlayıp tepsiye koyup yanına gittim.

- Yanıma gelir misin

Dedim yanıma geldi.

- Günlerdir doğru düzgün yemek yemiyorsun çok zayıfladın ağzını aç

- Ben iyiyim iştahım yok

- Lütfen benim için

Başıyla onayladı beni ellerimle yemek yedirmeye başladım. Yemek bittiğinde tepsiyi mutfağa koyup yukarı tekrar çıktım yatağa uzandım

- Yanıma uzan

Gelmedi öylece bana bakıyordu. O kadar kötüyüm ki ağlamamak için zor tutuyorum kendimi.

- Duymadın galiba yanıma gelir misin dedim

Kalkıp yanıma geldi uzanmasını söyledim. Uzandı bende onun kucağına uzandım ona sarıldım bana sarılmıyordu

- Noldu eskisi gibi sevmiyor musun beni o yüzden mi bu kadar soğuksun

- Sevgim bi gram bile azalmadı herşey senin için gitmenden yanlış bişey yapmaktan korkuyorum seni incitmek istemiyorum

- Lütfen sarılıp uyur musun
Uykusuzluktan bayılican

Kollarının arasına tekrar girdim bana bu sefer sarılmıştı. Kokumu içine çektiğini biliyordum. Daha çok sarıldım çok geçmeden Cenk uyumuştu. Kıyamam çok yorgun gözüküyor çok masum uyuyordu o uyurken onu izledim saat 8 olmuştu. Cenk hayla uyuyordu bende daha fazla durmadım biraz daha ona sokulup sarıldım. Gözlerimi kapatıp kendimi uykunun kollarına bıraktım

Sabah uyandığım da Cenk hayla uyuyordu. Yavaşça kollarının arasından çıkıp duşa girdim üstümü giyip kahvaltı hazırlamak için mutfağa geçtim. On dakika içinde hazırlayıp yukarı çıktım.

- Cenk uyan kahvaltı zamanı

Uyanmamıştı kahvaltı yı kenara koyup yanına oturdum. Saçımla burnunu gıdıklayıp duruyordum çok komikti. Birden elimi tutu beni kendine çekti yüzlerimiz çok yakındı bana bakıyor du elimi bıraktı hayla yakındık. Biraz daha yaklaştım ona dudaklarını öptüm. Bana bakıyordu şaşırmıştı baya. Sonra sağ yanağını öptüm sonra sol yanağını öptüm

- Kalk hadi kahvaltı yapalım dedim

Şaşırmış bir şekilde yatakta oturur pozisyona geldi. Tepsiyi alıp yatağa koydum ona yedirmeye başladım

- Sen niye yemiyorsun

Bende kahkaha attım o mutlu olup gülsün diye

- Yedirenim yok ki sevenim de yok

Dedim eline ekmek aldı üzerine bal ve kaymak sürüp ağzıma doğru tutu ısırmam için biraz endişeli duruyordu ısırdığım da rahatlamış gibiydi kahvaltımızı yaptıktan sonra tepsiyi aşağı götürdüm mutfağı hallettikten sonra yukarı çıktım odaya kapıyı açtım içeri girdim yatağı topladım etrafıda topladım kıyafetleri katlarken banyo dan çıkan Cenk ' i gördüm çıplaktı havlu sadece belden aşağısını kapatıyordu. Zayıflamasına rağmen kasları hayla çok dikkat çekiyordu. Dolaptan üstünü alıp banyoya gireceken onu durdum

- Burda giyin ben çıkarım

- Yok rahatına bak ben banyo da giyerim

Dedi ve gitti çıkınca çok yakışıklı olmuştu. Siyah tişört siyah kot pantolon siyah saat saçları dağınık çok tatlı olmuştu.

- Nereye

- Biraz işim var

- Ne işi

- Şirketten çağırdılar dosyalar karışmış bende ki dosyayı vermem gerekiyor

- Tamam geç kalma olur mu

- kalmam hemen döncem zaten

Cenk : Mine dünden beri bana iyi davranıyordu ama gitmesin den çok korkuyorum sabah beni dudaktan öptü ne kadar karşılık vermek istesem de veremedim ya giderse diye korktum bu hayatta zaten kimsem kalmamıştı onun gibi benim ondan başka kimsem yoktu bana gitceğinden bahsedince ister istemez üzüldüm göz yaşlarımı görmesin diye odama çıktım ağlıyordum sessizce o duymasın diye arkamda onu görünce aynadan hemen göz yaşlarıımı sildim gizlice. Ama görmüştü gelip sarıldı bana yemek yedirdi kollarımın arasına girdi onun kokusuyla uyumuştum sanki günlerdir yaşamıyor gibiydim taki o gece den sonra yeni den hayat buldum ilk defa huzurla uyumuştum bu gün şirkette bi sorun olduğu için meleğimi yalnız bıraktım. Dosyayla beraber yola koyuldum.