Şeytan'ın En Sevdiği Günah

282 33 33
                                    

Tanrısal Bakış Açısı.

"Peki neyde yetenekli olduğunu biliyor musun?" Herkes ona bakarken Tzuyu yavaşça kafasını salladı. Tzuyu'nun gelişimi için bir klübe girmesi zorunluydu. "Resim yapabilir misin?"

"Hiç resim çizmedim."

"Peki topla ilgili bir spor?"

"Top ile oynanan oyunlarda her zaman yenilirim." Herkes ona ümitsiz bir vaka gibi bakarken Tzuyu dudaklarını birbirine bastırdı. Eunwoo ise siyah saçlarını dağıttı. "Klübün olduğu bölgeye gidelim. Benimle gel."

Eunwoo kapıdan çıkarken Tzuyu ufak adımlarla yanına doğru koştu. Eunwoo onun bu tatlı haline iç çekti. Bu kız son günlerde fazla olmaya başlamıştı. Eunwoo önde Tzuyu arkasında sessizce yürürken Tzuyu yanına yetişmek için koştu. "Bayan Firmidd'e bizi neden ispiyonlamadın?"

"Ben bir liderim ve sizi korumam gerek. Ayrıca hava serindi,hava birden ısındığına göre Seulgi'de oradaydı. Kızlarda vardı yani." Tzuyu yavaşça kafasını salladı. "Moonbin ile fazla yakınsınız,hoşlanıyor musun ondan?" Eunwoo umursamaz gözükmeye çalışıp başka yere baktı sonra ise göz ucu ile Tzuyu'ya baktı. "Hayır,hayır!" Telaşla kafasını iki yana salladı.

"Neden bu kadar telaşlandın?" Eunwoo şüpheyle ona bakıp yaklaşırken Tzuyu yutkundu. "Hoşlanmıyorum işte ya." Sesi aynı bir kedi gibi mırıl mırıl çıkarken Eunwoo tükürüğünün boğazına takıldığını hissetti. Bu da neydi böyle? Öksürmeye başlarken Tzuyu ise sırtına vuruyordu. "İyi misin?"

İyiyim,iyiyim. Sadece güzelliğinden başım döndü.

Ellerini dizlerine koyup sakinleştiğinde burnunu çekip hiçbir şey olmamış gibi doğruldu. "Biraz hızlı olalım." Tzuyu ise onun bu haraketlerine kesinlikle anlam veremiyordu.

Büyük kapıyı hiç zorlanmadan açtığında Tzuyu hayranlıkla etrafını süzdü. Spor yapanlar,öylesine dans edenler,ısınanlar ve birçok şey daha. Eunwoo,Tzuyu'nun gözlerinin parıldadığına yemin edebilirdi. "Burası çok eğlenceli gözüküyor." Gülerek konuştuğunda Eunwoo gözleri kısılana kadar gülümsedi.

"Topu at topu!" Hızla ve sert bir şekilde gelen top Tzuyu'nun minik kafasını yerle bir edeceği anda Eunwoo'nun hızlı ve çevik haraketler ile tam kafasının yanında tutması bir oldu.

"Pardon kıdemli." Çocuklar özür dilercesine eğilirken Tzuyu kıstığı gözlerini ve kendini korumak için başının yanındaki ellerini indirdi. "Dikkatli olun." Topu birazcık fazla sert attığında çocuk acıyla karnını tutarak arkadaşlarının yanına döndü.

"Teşekkürler." Tzuyu mahçupça konuştuğunda Eunwoo dudaklarını yaladı. Şuan kendini o kadar havalı hissediyordu ki,bu hava ile kilometrecelerle uçabilirdi. "Seni olduğun biri gibi sevmeyecekler Tzuyu." Tzuyu kaşlarının çatılmasına engel olamazken gözünün önüne gelen perçemli eli ile kenara attı.

Tzuyu o kadar güzeldi ki. Ufak ama dolgun pembe dudakları,iri parlak gözlerine uyum sağlayan şekilli burnu,küçücük yüzü,beden ölçüleri,ince olmasına rağmen kıvrımlı hatları... Eunwoo onu izlemeye dalmışken Tzuyu ne yapacağını bilmez bir şekilde yanak içlerini ısırdı. "O ne demek?"

"Senin Weares'e girmeyi hak etmediğini düşünüyorlar." Tzuyu onlara hak verebiliyordu,daha kendisi bile gücünü bilmezken böyle kıdemli bir sınıfta olması oldukça tuhaf kaçıyordu. Eunwoo ise şüpheleniyordu. Tzuyu'nun fazla özel olmasından şüpheleniyordu. Özel olması demek Tanrı'ya herkesten çok daha yakın olması demekti.

"Sen kimsin Tzuyu?"

Düşünceli bir şekilde ona bakarken Tzuyu
gelen soru ile ona baktı. Kendisi bile kim olduğunu bilmezken buna nasıl cevap verebilirdi ki?

𝐝𝐲𝐧𝐚𝐦𝐞𝐢𝐬 | 𝐞𝐮𝐧𝐰𝐨𝐨 + 𝐭𝐳𝐮𝐲𝐮 ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin