Akşama kadar eglencesine gezdik en önemlisi lunaparka falan gittik. Eglendigim gibi yoruldum da şimdi nerde miyiz ? Bir avm'nin içinde marketdeyiz. Ben reyonlara göz atarken cihat peşimden geliyordu.
Taki abur cubur bölümünde durana kadar.
" Bitanem canın ne istiyorsa alacak mısın ? Yoksa komple eve taşıttırayım mı ? "
Sepeti kendime dogru çekerek çogu çikolata agırlıklı sevdiğim yada canımın çektigi herşeyi aldım.
" Yeterli mi ? " başımla onaylayarak " evet " dedim. Reyondan ayrılıyorken cihatın sepete caremio ( karemio ) ekledigini gördüm. Gülümseyerek koluna girdim.
Markette gözler cihata çevrilmişti benimle aynı yaştaki kızlar kocama çevirmişlerdi şeytan gözlerini. Cihat ise bana bakmakla meşguldü.
Bende yanına daha çok yaklaşarak sahibi oldugunu açıga çıkarmak istedim. Elini omzuma atarak " başka birşey var mı çıkalım mı ? " dedi. " Hayır , yok " dedim bende. Sepeti köşedeki adamına dogru iterek benimle beraber kapıya yöneldi.
Kıyafet magazasına girerken sinirle kaşlarımı çattım.
" Neden herkes sana bakıyor ? " parmagıyla burnuma vurarak
" Kocan manken çünkü " diyerek gözlerime bakmaya devam etti.
" Anlamadım " sinirle magazaya daldım direk. Peşimden söylenerek geliyordu umursamayarak kıyafetlere odaklandım.
Burda gördüğüm kıyafetler dikkatimi çekince ilk olarak kot tulumu aldım elime boldu ve gayet güzel bir modele sahipti. Evde giymek için sade tşört denedim. Hepsi de çok hoştu da bir dakika cihat ortalıkta yok.
Neyse onu kovsan da gitmez zaten . Şort tulumları görünce gözüme çarpanı tabi ki de aldım. Kasaya doğru giderken cihatın sesini duydum.
Arkamı döndügümde köşede oturuyor oldugunu anladım. Gel işareti yapınca yavaş adımlarla yanına yaklaştım.
Ayakta dikiliyorken birden kucagında otururken buldum kedimi. " Ne yapıyorsun çekil ya ayıp " ayıptan anlayan kimdi ki. Tam agzımı aralamışken küçük bir öpücügün hedefi oldum.
Adamlara aldıklarımı işaret edince hemen ödemesini yaptılar. Biz ise kapıya yöneldik başımın dönmesiyle kolumdan tutuldum.
Arabaya kadar cihatın kolları arasında gelmek zorunda kaldım. İnsanların içinde nasıl utandıgımı anlatamam size.
Arabda sessizlik hakimdi tabi bunu cihat bozaba kadar.
" Gidecegin yer kalmadı değil mi ? " direk ' hayır ' dedim.
Aklıma kuaför gelince hemen devreye girdim.
" Dur bir yer kaldı "
" Neresi ? "
" Kuaföre bırak beni sen git "
" Hayır beklerim "
" Peki "
Yakınlarda büyük bir yerde durduk.
....... Kuaför
Ben inerek hızla kuaföre girdim.
Uzun süredir kuaförüm önünden bile geçmedim. İçeri girerek ilk olarak kolay gelsin dedim.
" Ne olacaktı arzu hanım "
" Kaş bıyık agda "
" Anladım kaş bıyıkla başlayalım o zaman gelin şöyle "
Sandalyeye oturarak rahatca yerleştim. Çok acıyordu ama yapacak birşey yok artık.
Cihatın Ağzından :
Arabada sıkılarak aşağı indim. Kuaförün önünde yürümeye başladım. İçeriden gelen çıglık sesi arzuya aitti. Buraya kadar sesi geldigine göre canı fazlasıyla acıyordu.
Neyse dedikçe bagrış sesleri daha da artıyordu. Daha fazla kendimi tutamayarak içeri girdim. Daha dogrusu bildiginiz daldım. Şaşkınlıkla bana döndü herkes. Arzu ise kızarık yüzüyle bana bakarken birden kalkarak bana doğru koşmaya başladı. Sımsıkı sarıldım canı yanmıştı belli ki.
" Cihat bey buraya böyle giremezsiniz çıkın lütfen " içeride ne kadar kadın varsa nize bakıyordu.
" Canım gidelim mi ? Boşver kuaförü ben seni her halinle seviyorum "
" Hayır sen çık " belimden beni itmesiyle çıkmaktan başka birşey yapamadım.
