Angel İn Dream[SOPE]

1.5

İyi okumalar!

Siktir siktir siktir!

Yoongi içinden küfürlerini mırıldanırken gözleri fal taşı gibi açılmıştı. Hareket edemiyor konuşamıyordu ve tek yaptığı şey Hoseok'a bakmaktı. Hoseok'un şehvet dolu bakışları Yoongi'nin zar zor yutkunmasına sebep oluyordu.

Hoseok Yoongi'nin dudaklarına indirdi bakışlarını. Ah o şeftali rengindeki dudaklar... Birisi o dudakları Hoseok'un dudaklarına montelese iyi olurdu.

Hoseok git gide eğilerek Yoongi'nin dudakkarı ile buluşturdu dudaklarını. Yoongi farkında olmadan ellerini Hoseok'un boynuna dolarken Hoseok Yoongi'nin alt dudağını dudakları arasına hapsetmişti. Hoseok ellerini Yoongi'nin belinde gezdiriyor sonra bacaklarına indirip geri tekrar beline getiriyordu.

Hoseok'un arsız elleri Yoongi'yi daha çok hissetmek için tişörtün içine girdiğinde Yoongi Hoseok'un soğul elleri ile titremişti. Yoongi soğuk sevmezdi, şimdiye kadar.

Öpüşmeleri git gide tutkulu bir hal alıyordu. Hoseok Yoongi'nin dudağını her emip ısırdığında Yoongi'nin inlemelerini Hoseok'un dudaklarına doğru bırakıyordu. Nefes almak için dudaklarını ayırdıklarında Yoongi kısık gözlerini Hoseok'un şiş ve kızarık dudaklarından çekemiyordu.

"Hoseok... "

Yoongi kısık sesi ile mırıldandığında Hoseok hafif bir tebessüm ile Yoongi'nin alnına yapışmış saçlarını eli ile geriye iterek yastığa dağılmasını sağladı. Yoongi o kadar dağılmış bir yüz ifadesine sahipti ki Hoseok şuan kendini zor tutuyordu.

"Efendim bebeğim. "

Hoseok'un nefesi Yoongi'nin dudaklarını yalayıp geçerken Yoongi başını kaldırarak tekrar dudaklarını karşısındaki kalp şeklindeki dudaklara bastırdı. Hoseok dilini Yoongi'nin ağzına yollarken bir yandan da Yoongi'ye baskı yaparak sürtünüyordu. Yoongi de Hoseok da şuan boşalabilecek kıvama gelmişlerdi. Birbirlerinden fazlasıyla etkilendikleri gözle görülür bir biçimdeydi.

"Seokjin uyandı! Sevgilim uyandı! Bebeğim uyand- Hassiktir!! "

Taehyung heyecanla katları dolanıp kapıları açarak ikiliyi ararken açtığı son kapıda öpüşen ikiliyi- pardon yiyişen ikiliyi- görünce hızla çıkıp kapıyı arkasından çarpmıştı. Yoongi ise hızla açılan kapı ile üzerindeki Hoseok'a tekme atarak yere düşmesini sağlamış ve yorgnın altına girmişti. Tanrı aşkına çok utanıyordu!

Hoseok yere düşmesin etkisiyle inleyip poposunu okşarken Taehyung kapıyı tekrar açmış ve yerdeki Hoseok ile yorgandan görünmeyen Yoongi'ye baktıktan sonra gözünü odada gezidirmişti. "

"Şey... Seokjin uyandı. "

Hoseok sinirle karşısındaki Taehyung'a bakarken dilini yanağında gezdirip mırıldandı.

"İyi halt etmiş. "

Taehyung Hoseok'un ne dediğini anlamadan kaşlarını çatmış bir şekilde bakarken Hoseok yapmacık bir şekilde kocaman sırıttı.

"Çok çok iyi geliyoruz bizde şimdi. "

________________

"Taehyungie, turtadan da ye senin için yaptım. "

Seokjin ayıktıktan sonra bir süre Taehyung ile sarılmıl ve sonra kalkıp Taehyung için bir sürü yemek yapmıştı. Şimdi de yuvarlak masanın etrafında oturmuşlardı.

Seokjin sürekli Taehyung'un ağzına birşeyler tepiyor, Taehyung ne kadar doysada Seokjin'in bu hallerini özlediği için sessiz kalıyordu. Hoseok sinirli bakışları ile karşısındaki ikiliye bakıyordu.

Hoseok başını Yoongi'ye çevirdiğinde direğini masaya yaslamış başını da eline yaslamış tabağındaki yemeklerle oynadığını gördü. Yoongi iyice yüzünü gizlemişti ve Hoseok onun bu şirin hali ile tebessüm etmemek için dudağını ısırdı. Yoongi'nin sandalyesinin arkasına attığı kolunu Yoongi'nin beline indirip iyice belini sarmıştı. Yoongi'yi kendine çektiğinde Yoongi'nin dikkatini sonunda çekmeyi başardığı için yüzünde kocaman bir tebessüm vardı Hoseok'un.

Hoseok bakışlarını tekrar Taejin ikisiline çevirdiğinde hala Seokjin Taehyung'un ağzına yemek tepiştiriyordu. Hoseok bu duruma göz devirerek bir anda bağırı vermişti.

"Ayh yeter ne vıcık vıcıksınız! "

Seokjin sert bakışlarını Hoseok'a çevirerek masadaki çatalı Hoseok'a attı.

"Bize diyene bak öküz herif! Siktir git memnun değilsen! "

Hoseok, Seokjin'in bu haline kıs kıs gülerken Yoongi'nin elinden tutup kaldırmıştı.

"Hadi bebeğim gidelim biz. "

"Yo yo yo izin vermiyorum gidemezsiniz. Yoongi hyung bana mezarı gösterecek söz vermişti. "

Taehyung ayağa kalkıp ikilinin önüne geçerek durdurmuştu. Hoseok elı ile önündeki Taehyung'u kenara itti.

"Şimdi değil sevgilimle zaman geçirmem lazım. "

"O zaman mezarın yerini tarif etsin. "

"3. Sıra en arkadaki mezardı. "

"Teşekkürler, Yoongi hyung. "

Taehyung gülümseyerek tekrar Seokjin'in yanına oturdu. Yoongi ve Hoseok oradan ayrılırken Yoongi hala Hoseok'un yüzüne bakamıyordu. Hoseok ona seni istiyorum demişti bunu nasım unutabilirdi ki?!

Hoseok onun bu haline gülerek onu bir süre kendi haline bırakma kararı aldı. Zaten gece Yoongi'nin yanına sokulup ondan istediğini alacaktı.

"Şimdilik rahatsın bebeğim ama bu u gece tamamen benim olacaksın. "

Yoongi bu sözler ile mızmızlanarak Hoseok'un kolunun altından çıktı ve hızla merdivenlere koşup odasına gitti. Hoseok'un arkasından attığı kahkahaları gayet net bir şekilde duyuyordu.

Birazcık boş bir bölüm oldu eheheh

Uzatmaya gerek yok

İyi akşamlar!