0.9

197 35 61
                                    

Yavaşça uzandığı yerden tavanı izledi bir süre. Hava kararmaya, saat geç olmaya başlamıştı. Bunu fark ettiğinde elini yastığının altına götürdü ve bugün melezin ona verdiği defteri çıkardı. Defteri birkaç saniye izlemiş, ardından derin bir nefes alıp kapağını aralamıştı. İlk sayfada gördüğü Beyaz Gül tüm kokusu tüm odayı sararken aklına gelen şey ile hızla kutusunu çıkarmış, melezin ona ilk verdiği mendili elinde alıp üstündeki ince motife bakmıştı. Aynı kağıttaki gibi beyaz bir gül çizilmişti üstüne. Aralarında ki bağlantıyı kurmaya çalışırken kızla kutudaki tüm mendilleri toplamış, yatağın üstüne bırakmıştı. İlk mendil sırasına göre gül olandı. Onu en başa koymuş, ardından bakışlarını deftere geri çevirmişti. Bakışları çiçeğin altındaki yazıya kayarken gördüğü şey güzel ve ince bir el yazısıyla yazılmış birkaç cümleydi.

'Bu odaya ilk geldiğimde ki bana bakan masum bakışların ve kalbin için.' Yazıyordu. Birkaç saniye anlamsız gözlerle izledi sayfayı. Ardından bir sonraki sayfaya çevirdi. Öbür sayfada ise kurutulmuş ve renkli yapraklı bir sterliçya vardı. Ardından tekrar mendillerin arasına bakmış, üzerinde sterliçya motifi olan mendili eline almış, hızla güllü mendilin yanına koymuştu. Ardından deftere geri bakınca onun hemen altında birkaç sözcük yazdığını fark etmişti.

'Bana her sarıldığında kalbimin en derinlerinde hissettirdiğin sıcacık sevgi için.' Gözlerinde birikmeye başlamış yaşları umursamadan hızla öbür sayfaya geçti. Beyaz bir karanfil vardı. Tüm odayı ele geçirmişti güzel kokusu ve onun hemen altındaysa;

'Sen her ne kadar öyle görmediğine inanmasan da benim bakışlarımda ki temizliğin için.' yazıyordu. Hızla kolunun tersiyle yanaklarını sildi ve buğulanan gözlerini umursamadan mendilleri tekrar sıraya dizmiş, bir sonraki sayfaya geçmişti. Anemon çiçeği vardı. Mor taç yaprakları insanın gözünü alıyordu sanki.

'Kaybettiğin ama bulmana yardım edeceğim gençliğin için.' Hiç beklemeden bir sonraki sayfaya geçti mendili koyduktan sonra. Pembe glayör tüm zarafetiyle taç yapraklarını savuruyordu etrafa.

'Bu odanın kapısını her açtığımda beyaz çarşafların içindeki bedeninin zarafeti için.' Burnunu çekti ve hızla öteki sayfaya baktı. Bu sefer sarı bir glayör karşılamıştı onu tüm güzelliğiyle.

'Bu odaya benden önce girip sana dokunan herkese hissettiğim kıskançlık ve sinir için.' İstemsizce yüzüne oturmaya başlayan masum gülümsemeyle bir sonraki sayfaya geçti. Nilüfer;

'Yanına her geldiğimde benden seneler önce alınmış, hissetmeyi bile unuttuğum mutluluk için.' Menekşe;

'Sana mükemmel olduğunu söylediğimde kızarık yüzünle gösterdiğin alçak gönüllülük için.' Frezya;

'Belki kimsenin, hatta senin bile inanamayacağın suçsuzluğun ve masumluğun için.' Sarı krizantem;

'Sana ve güzel yeşil gözlerine belki asla hissetmediğin karşılıksız sevgim için.' Altın kadeh;

'Gözlerinde ta ilk günden beri gittikçe artan umur ışığı için, ve son olarak sevdiğim.' Kırmızı bir gül aynı melezin saçı gibi;

'Yıllar sonra kalbimdeki sadece sana ait kocaman yerle hissettiğim aşkım için.

Seni seviyorum çillim sen kendinden her ne kadar nefret etsen de...'

Yanaklarından dökülen gözyaşları çarşafla buluşurken elleri son sayfanın arkasındaki küçük yırtılmış kağıda çarptı. Titreyen parmaklarıyla aldığı buruşmuş kağıdı yavaşça açtı ve dolma kalemiyle ince bir şekilde yazılmış mektuba baktı. Gözlerindeki buğunun geçmesini beklerken bakışlarını sıraya dizdiği mendillere baktı. Ardından derin bir nefes almış, hızla elindeki mektubu okumaya başlamıştı.


...

'Seni gördüğüm ilk günü hatırlıyor musun. O korkak ama aynı zamanda masum bakışlarını... Kapının başında öylece durmamın sebebi o bakışlarındı. Kaybolmuştum daha ilk görüşte. Hayatım boyunca ilk görüşte aşka asla inanmadım ama o bakışlar... Bu zamana kadar ki tüm düşüncelerimi allak bullak etmişti. Hele de dizlerine başımı yasladığım zaman. O sıcaklık ve huzur... Alışılmışlığın dışındaydı benim yaptığım. Asıl saçmalıkta benim doğruyu yapıyor oluşum. Ama biliyor musun? Dizlerine uzanır uzanmaz garip bir şekilde hissettim o sıcaklığı. Kalbindeki o saf sevgiyi... Sevdiğim iyi ki görmüşüm seni, o bakışlardaki masumluğu...

Geldiğim ikinci gün bana sorduğun soruyu hatırlıyor musun? Gerçek olup olmadığımı sormuştun bana o dudağından çıkan narin sözcüklerle. Sende ilk defa kalbinin içini gören birini gördüğün için şaşırmıştın değil mi güzelim. İlk defa öyle hissettiren, bakışları huzur içeren. Bana güzel gözlüm dediğin zaman kalbimin atışını durduramamıştım hiç. İlk defa birisi bana güzel bir şey söylemiş ve ilkim de sen olmuştun güzelim. Senin o bakışlarını hak etmiyorum.

Sana derdimi anlattığım gün hissettiğin duyguları anlayabiliyorum sevdiğim. Nefret, kin, öfke ancak en çokta korku. Titriyordun çünkü. Ama beni üzmemek için kendini tutmuştun. Oysa ben her şeyi görüyorum güzelim. Sen bana geçmişini anlattığında şimdiye kadar hiç hissetmediğim kadar sinirlenmiştim. Sana öyle acılar yaşatan kişiye beslediğim kin sayılamazdı bile. Ama hiçbir şey diyemedim. Sadece izleyebildim o narin gözlerinden dökülen yaşları.

O gün. Bana nefretle bakıp odadan kovduğun gün sanki içimdeki her şey yok olmuştu. Aynı anda daha ismini dahi bilmediğim milyonlarca duyguyu hissettim kalbim parçalanırken. Belki de gitmem gerekir dedim ama bırakamadım seni o soğuk odada tek başına ağladığın yatakta. Ve o gün kendime yemin ettim senin bir parçan olup seni bırakmayacağıma. Seni ne olursa olsun seveceğime.

O gece seni hem beynime hem de kalbime kazıdım seni unutmamak üzere. Çünkü senin gibi narin bir çiçeği asla incitemezdim güzelim. Asla kalbine öbürleri gibi zarar veremezdim kendi duygularımla.

Ben seni ilk gördüğüm gün karşılık beklemeden aşık oldum. Kalbini, ruhunu, bakışlarını, hislerini, her şeyinle sevdim. Ben seni senden bir şey istemeden sevdim.'

Ağzına dolmaya başlayan tuzlu su ile hıçkırıkları birleşmişti. Elindeki kağıdı sıktı kırıştırmamaya özen göstererek. Sessizce gözyaşı dökmeye devam ederken bedenini yatağa atmış, hızla derin soluklar almaya başlamıştı. Hayatı boyunca bu kadar iğrenç ve aynı zamanda da bu kadar güzel hissetmemişti. Hıçkırıklar eşliğinde ağlamaya devam ederken elindeki mektubu sertçe sıktı.

Şimdi ne olacaktı onlara...

Evet taslakta ki son bölümü de attım jdjndkxjd ins kısa bi süre içinde yazarım amin kdkdmxmd gerçi çok az kaldı bitmesine ilham gelirse kısa sürede biter. Umarım beğenmişsinizdir yorum yapmayı ve vote atmayı unutmayın seviliyorsunuz ♡

je vous ai trouvé- tododekuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin