Şimdiden söylüyorum saçmaladı isem kusura bakmayın iyi okumalar
Sabah olur ve koçovalıların evinde kahvaltı yapılır
Salih: Akın yürü gidiyoruz
Akın: oturalım kahvaltı yapalım daha sonra çıkarız acelemiz mi var
Salih: kahvaltıya davetliyiz Akın hadi canım
Akın: nereye
Salih: karaca'yı oldu mu hadi şimdi gidelim geç kalacağız
Akın: Emin misin Karaca beni çağırdığını
Salih: Evet dün gece beni aradı ve sabah seninle akını kahvaltıya bekliyorum dedi
Akın: Tamam son bir soru neden çağırdı
Salih: bilmiyorum oraya gidince öğreniriz
Akın: tamam (Akın ve Salih evden çıkıp Kurtuluş ların evine giderler)Karaca çoktan uyanmış ve kahvaltı hazırlıyor dur evdeki herkesi uyandırır herkes aşağıya iner ve kahvaltı yaparken kapı çalar
Azer: birinin bekliyorduk
Yılmaz: yok abiciğim yine yengemin arkadaşı Duygu gelmiştir
Karaca: Yok o bugün gelmeyecek
Yılmaz: iyi bari
Azer: iyi o zaman ben gidip kapıyı açayım
Karaca: Azer dur açma
Azer: neden
Karaca: Ben şimdi hatırladım dün gece Akın ve Salih amcam çağırdım nehir gerçekten çok özür dilerim aklımdan çıktı
Nehir: Tamam önemli değil ben yukarıda odadayım
Azer: Karaca Sabah sabah onların burada ne işi var
Karaca:dün gece sana söyledim ya kanıtlayacağım diye işte kanıtlayacağım sana şimdi (Karaca kapıyı açmaya gider nehir de o sırada odasını çıkar Çünkü nehir yamaç'ın haberi olsun istemiyor)
Karaca: hoşgeldiniz amcam
Salih: hoş bulduk Kara kızım da sabah sabah sen bizi neden çağırdın ve Sen neden bu kadar mutlusun ne oldu bir haber mi var
Azer: haber değil ta kendisi var olmaz mı
Salih: vay Azer Kurtuluş geri döndü
Azer: aynen öyle
Akın: geçmiş olsun Azer
Azer: sağ ol Akın
Karaca: siz içeriye girin bizde akın'la 2 dakika sonra geleceğiz ve lütfen sizden tek bir şey istiyorum ben gelene kadar birbirinizi öldürmeyin
Salih: vallahi karı Kızım ben yapmam da Azer pek güvenmiyorum ben
Azer: düşmanım da olsa evime gelen misafiri öldürmem ben
Salih: Tamam o zaman gidelim içeriye
Akın: Karaca Azer sana her şeyi anlattı mı
Karaca: Evet
Akın: o zaman beni affettin
Karaca: özür dilerim asıl sen beni affet
Akın: kardeşim sen o zaman iyi değildin hepsi bu özür dileyecek hiçbir şey yapmadım (karaca'yı sımsıkı sarılır Karaca aynı şekilde akın'a)
Karaca: hadi gidelim içeriye bunları biraz daha başbaşa bırakırsak birbirlerini öldürebilir
Akın: haklısın hadi girelim (akın Karaca eve girerler)
Karaca: amca istediğim adamı getirdin mi
Salih: Evet Arabanın bagajında istersen getireyim
Karaca: Sen arabanın anahtarını ver bana ben getireceğim
Salih: al o zaman (Karaca dışarıya çıkar ve arabadaki adamı eve getirir)
Azer: bunun burada ne işi var
Karaca: Azer Kurtuluş sana söyledim ya kanıtlayacağım diye konuş lan (kafasına silah dayar herkes karaca'yı şaşkın gözlerle bakar)
Azer: Karaca saçmalama o silah indir
Karaca: Azer Sen karışma ve sen de konuş lan istersen sabrımı daha fazlasın ama
Süleyman: ( timsahın en yakın adamı ve her şeyi bilir) ne anlatayım
Karaca: Savaş kurtuluşu kim öldürdü
Süleyman: Yücel
Azer: ne diyorsun lan sen siz bana gelip demediniz mi savaşa Salih koçovalı öldürdü diye
Karaca: Azer dur daha bitmedi dinle Süleyman Sen de her şeyi anlat
Süleyman: Evet bizde ilk önce savaşı Salih koçovalı öldürdü zannettik ama daha sonra Yücel abime her şeyi anlattı senle koçovalılar birbirinize düşman olun diye yapmışlar
Azer: Emin misin
Süleyman: Evet abi
Azer: O zaman neden bütün bunları bana timsah anlatmadı
Süleyman: abi sen de biliyorsun abim o zamanlar koçovalılar korkuyordu
Karaca: şimdi inandın mı Azer amcamın yapmadığını
Azer: Evet inandım gustila indir şu adamı da bana ver
Karaca: indireceğim Evet ama bu iş benim hakkım siz karışmıyor sunuz
Azer: O ne demek
Karaca: öğrenme Sen daha iyi
Yılmaz: abi öğrenme bence de miden kaldıramaz
Azer: ne diyorsunuz be Karaca adamı ne yapacaksın
Karaca: karışma Yılmaz adamı benim arabanın bagajına at
Yılmaz: Tamam yenge
Azer:sana da başlayacağım yengene de başlayacağım ne yapacaksınız lan adama
Salih: bence azercim biz karışmayalım Karaca adama ne yapacaksa yapsın
Akın: aynen öyle Çünkü karının psikopat tarafını görmek istemezsin diye düşünüyorum
Azer: psikopat derken
Karaca: abartmayın
Salih: Karaca hiç abartmıyoruz en son azerin yerini söylemeyen adama ne yaptığını çok iyi biliyoruz
Azer: ne yapmış
Karaca: yeter ya hadi kahvaltı yapalım aç değil misiniz siz
Akın: vallahi ben açım amcam kahvaltı yapmadan çıkarttı beni evden
Karaca: hadi oturun kahvaltı yapalım (herkes kahvaltı yapar kahvaltıdan sonra kapı çalar )
Yılmaz: yenge bu sefer o değil mi
Karaca: vallahi galiba bu sefer o şimdi ne yapacaksın
Yılmaz: kapıyı açmasak o kendiliğinden gitse
Karaca: Yılmaz saçmalama arkadaşımı kapıda bekle etmeyeceğiz değil mi
Yılmaz: şansımı denedim
Azer: Yılmaz kimden bu kadar korkuyor
Yılmaz: korkmuyorum
Karaca: ya benim Duygu diye bir arkadaşım var ondan
Yılmaz: korkmuyorum hatta gidip kapıyı açacağım (Yılmaz gidip kapıyı açar Duygu ile göz göze gelirler)
Duygu: bu evde senden başka kimse kapıya bakmıyor mu Yılmaz bey
Yılmaz: Hayır yok Duygu hanım
Duygu: neyse ne Karaca nerede
Yılmaz: içerde Sen de gel istersen (Duygu Yılmaz'ın suratı bakmadan içeriye girer)
Karaca: hoşgeldin Duygu
Duygu: pek hoş geldim diyemem
Karaca: yine ne oldu
Duygu: çukur
Akın: ne olmuş çukuru
Salih: anlat hemen
Duygu: şu arık Böke erdenet yok mu çukuru basmış kahveyi taramış
Karaca: ölen ya da vurulan var mı
Duygu: ölen yok ama vurulan sadece bir kişi var
Salih: kim o
Duygu: abi celasun ama sadece kolundan ağır bir şey yok
Salih: yani iyi diyorsun
Duygu: Evet
Akın: amca çukura gidelim Cumali amca mı zapt edelim yoksa gidip yine erdenetler saldıracak
Karaca: amca ben de geliyorum sizinle
Salih: gerek yok kızım gerek olursa ben seni çağırırım
Karaca: amca lütfen babamın yanına gitmek istiyorum zaten bir haftadır konuşmuyoruz biliyorsun
Salih: Tamam ben götürürüm Azer sen ne diyorsun bu işe
Azer: abi Karaca ne isterse o olur
Karaca: işte bu be benim kocam
Azer: ama
Karaca: ama derken
Azer: şöyle söyleyeyim Karaca şimdi gidip aileni görebilirsin ailenin yanında da olabilirsin ama bir daha bizim işleri burunlu sokmayacaksın
Karaca: Azer sana dün gece de söyledim şimdi de söylüyorum ben bu işlerden çekilmeye Cem intikamımı da alacağım
Azer: Yok öyle bir dünya Karaca hanım çekileceksiniz
Salih: karakız Azer haklı
Akın: abicim bence de haklı
Karaca: hepiniz birden saçmalamayın ben evde oturup acaba bugün hangi ölecek diye düşünmeyeceğim
Azer: kusura bakma Ama biz seni korumak için elimizden geleni yapacağız ve tek yolu da senin bu işlere karışmaman lazım
Karaca: Akın amca size bir sorum var Acar akşın Nedret yengem ve Sena yengem bu işin içinde miydiler Hayır ama şimdi hepsi nerede toprağın altında yani size diyeceğim o ki ben karışsam da karışma eninde sonunda ölürüm
Azer: Bana bak Karaca Kurtuluş bir daha sakın bana ölürüm ölürüm deme Ben buna izin vermem
Karaca: azercim seni düzelteyim Karaca koçovalı Kurtuluş
Azer: biz bunu seninle gece konuşalım bence
Salih: konuşmanız bittiyse karaca hadi
Karaca: 2 dakika ver bana üstümü değiştireyim hemen geleceğim
Salih: Tamam ama hızlı ol (Karaca yukarı odasına çıkar üstünü değiştirir ve hemen aşağıya iner çukura doğru gider)Evet arkadaşlar biliyorum bu bölüm çok uzun okuduysanız teşekkür ederim hoşçakalın